'Atatürk keşke olmasaydı diye bir gerçek var' diyen AK Partili Baki'ye beraat

onun bunun çocukluğu... böyle kırmalar neden türkiyede yaşıyor hala anlamış değilim..


Mahkeme, Atatürk'e hakaret ettiği iddiasıyla hakkında dava açılan eski AK Parti Anamur Gençlik Kolları Başkanı Hasan Baki'nin sözlerinin 'düşünce özgürlüğü' olduğuna hükmederek beraat kararı verdi.

Eski AK Parti Anamur Gençlik Kolları Başkanı Hasan Baki, Atatürk'e yönelik "Keşke olmasaydı. Türk değil, orijinal Yunan" sözlerinden dolayı aralarında CHP, STK'lar ve özel kişilerin de olduğu 7 kurum ve şahıs tarafından 'Atatürk'e hakaret' iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Başsavcılık, Baki'nin sözlerinin 'Atatürk'e hakaret olduğunu' kabul ederek dava açtı.

Sözcü'den Ali Ekber Ertürk'ün haberine göre, mahkeme kararını 27 Şubat 2018'de verdi ve AİHM'in 'Stalin kararına' dayanarak, Baki'nin sözlerinin 'düşünce özgürlüğü' olduğuna hükmetti ve beraat kararı verdi.
İddiaya göre verilen karar 'kamuoyu haberdar olmasın ve şikayetçi taraflar üst mahkemeye itirazda bulunamasın' diye, suç duyurusunda bulunan 7 kişiden gizlendi, davayla ilgili kayıtları da UYAP'tan silindi, karar şikayetçilere tebliğ edilmedi.

Kararı veren hakim hakkında CHP Mersin 24. Dönem Milletvekili Adayı olan Soner Yıldırım tarafından görevi ihmal gerekçesiyle suç duyurusunda bulunuldu. Beraat kararına karşı da istinaf mahkemesine temyize gidildi.

'AİHM'İN STALİN KARARINA ATIFTA BULUNULDU'

Baki'ye beraat kararı veren mahkeme, AİHM'in 'Stalin kararı'na atıfta bulundu. Stalin için bir makalede, "Kana susamış yamyam" ifadesi üzerine Stalin'in torununu yaptığı başvurunun reddedildiğini gerekçe gösteren mahkemenin değerlendirmesi şöyle:

"Stalin'in torunu tarafından dedesi hakkında yazılan bir makalede 'kana susamış yamyam' ifadeleri nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiği iddiasının yerel mahkemelerce kabul görmemesi üzerine AİHM'ye başvuru yapıldığı, özel hayata saygı hakkının ihlalinin ileri sürüldüğü görülmektedir. AİHM, ölen aile bireyleri söz konu olduğunda sağ kalanların da korunması gereken haklarının bulunduğu teyit edilmekle beraber, herhangi bir kişinin aşağılanması ile kamusal bir figür olan başvuranın dedesinin eleştirilmesi hususlarını birbirinden ayırmakta ve başvuru konusu makaleyi kamusal bir tartışmaya katı sağladığı ve yazının bağlamı da değerlendirildiğinde, ifadelerin kabul edilebilir eleştiri sınırları içinde olduğuna hükmetmekte başvuruyu açıkça dayanaktan yoksun bularak, kabul edilmez bulmuştur."
Stalin örneğini veren 2. Asliye Ceza Hakimi kararında, 'Sanık yorum yazmıştır' dedi ve şikayetçiler için de "Bu sözler, onur, şeref ve saygınlıklarını rencide edici boyutta değildir" hükmüne vardı.

AK Partili Baki'nin beraatına karar veren hakim, "Sanığa atılı eylem bakımından, dava konusu sözlerinin hakaret niteliğinde olmadığı, bu haliyle atılı suçun unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla, yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle sanığın beraatına" dedi.

bir twetten bile köpek gibi korkan hükümet ve yandaşlarının, düşünce özgürlüğü diyerek sıyrılmaya çalıştıkları bilmem kaçıncı cumhuriyet ve türkiye düşmanlığı. şaşırmıyoruz, başlarındaki imamları düşman değil ki cemaatleri olmayacak..

Düzenleyeyim de Silivri'ye gitmeyeyim bari.

Ülkemizin kurucu önderine yönelik kanunlar çok açıktır ancak böyle bir karar alınması şaşırtıcı ayrıca ODTÜ töreninde ülkemizin devletin başına yapılanlar da kanunen bellidir ancak oradaki hakaret pankartlarını taşıyanların hepsi cezalandırılmadı mahkemelerin insiyatif kullandığını düşünüyorum keskin olsa kimse cesaret edemez

Lenin'in kurduğu ve günümüzde Rusya'ya evrilmiş olan Sovyetler'in önemli yöneticilerinden Stalin'e söylenen sözün atfı yapılmış.
Atatürk'ün kurduğu ve günümüzde halen devam ettiğini düşündüğüm Türkiye Cumhuriyeti'nin direkt olarak kurucusuna söylenen "Türk değil Yunan" sözünün beraatle sonuçlanması "halen devam ettiğini düşündüğüm" kısmını bir kez daha gözden geçirmeme neden oldu.