Ermenistan-Azerbaycan cephe hattında çatışma

@LikeSend Uydurma hadis + man kafa ordusu.

Bende böyle düşünüyorum dostum.

Gel gelelim biriler böyle düşünmüyor işte. İnsaları kutsallaştırıp eteklerini öpenlerin ayaklarına kapananların olduğu bir coğrafyada yaşıyoruz ve bu uyduruk söylemler bile karşılık buluyor destek görüyor.

Zaten beni en çok korkutan konu da man kafalardan oluşan bir ordu olması, bunları frenleyebilecek bir akla mantığa sahip değiller. Diğer illerde ne durumda bilmiyorum ama İstanbul içinde ciddi yapılanmaları var, diğer selefi cemaatlerle de karıştırılabiliyorlar fakat olası saldırıda hepsinin birlik olacağından şüphem yok. Irak da gördük aşiretlerin de desteğini alarak bir anda koca bir alanda hakimiyet sağladılar. İstihbaratımızın ülke içinde bunlara nefes aldırmaması lazımdı, diğer selefi cemaatlarin de takip edilmesi sorgulanması kayıt altında tutulması gerekirdi bunların hiç biri yapılmış değil.

Bir dönem benzer bir oluşumun içindeydim çok insancıl mantıklı gericilikten uzak bir görünümde idik fakat söylemlere derslerimize çalışmalarımıza baktığımda nasıl aldatıldığımı görüyorum şimdi. Hocalarımızın abilerimizin tamamı çeçenistanda savaşmış insanlardı kendi içlerinde ekonomik modeller uygulayarak gençlerden oluşan geniş bir ağ kurmaya çalışıyorlardı. Pek mal biriktirme peşinde de değillerdi bu bizi onlara çekiyordu fakat uyuyan hücrenin tanımı da zaten tam olarak bu bir şeyin hazırlığında bir gün bekleniyor. Uzun süredir bu insanlar ile görüşmüyorum ne yaptıklarını bilmiyorum fakat bir çoğunun adreslerini iş yerlerini yaşadıkları yerleri biliyorum. Umursayacaklarını bilsem emniyete gidip yaptığımız derslerin içeriğini çalışmalarımızı adreslerini paylaşmak istiyorum şimdi. Terör amaçlı bir söylem hiç yoktu fakat yine de emniyette kayıtları olmalı takip edilmeliler. Bize eylem paylaşacak kadar güven sunmamıştık bu yüzden o evreye gelmemiş olabiliriz.
Birlikte katıldığımız arkadaşlarımın tamamı bir tarikata mensuptu ve tarikatları kötüleyen söylemler yüzünden ayrılmışlardı ben ise devam etmiştim tarikatlara bende karşı gözle bakıyordum. Yapılanma dersler ekonomik ayakta kalma modelleri, geleceğe yönelik maddi çaba içinde bulunmaktan öte kendini gizleyici iş modelleri falan bende aşırı şüphe uyandırıyor şimdi. Bu olaylar 2000-2004 arası falan yaşanmıştı sonrasında 2007 gibi tekrar bir bağlantım oldu bir süre görüştüm beraber çalıştık sonra bir daha kopardım en son 2011 gibi kısa süreli bir görüşmem oldu bu kez çok daha kısa sürdü kendi menfaatim için görüşmüştüm sonrasında da hiç görüşmedim.

Bunları anlatıyorum çünkü hiç bir kez bile polisle alakalı bizi araştıran soran olmadı, dönemin kapatılan partisinin içindeydik bu dersleri herkes biliyordu fakat hiç kimse içeriğini tam olarak araştırmıyordu gençlere ders veriyor diye bu adamlara küçük çaplı evini geçindirecek kadar ihale falan bile ayarladılar . Şimdi de bu tür adamlar rahatça partilerin halkın arasında böyle görülerek müsade ediliyorsa ışid benzeri yapılanmalara sandığımızdan çok daha fazla insan kazandırılmış olabilir.

Çok acayip şeyler dönüyor da konuşmak istemiyorum. Sadece tarikatlara, şeyhlere v.s. ihtiyacımız yok. Kendi aklımızla kitabımızı anlar ve peygamberimizin sünnetine bağlı kalırsak bir sıkıntı kalmayacak inşallah.
Alakasız gibi görünen ancak bizim durumumuzu da anlatan bir örnek vermek istiyorum...

Bir gün köprüde yürüyordum ve köprünün kenarında kendisini aşağı atmak üzere olan bir adam gördüm. Yanına gidip bağırdım: “Dur! Yapma! “Neden yapmayayım?” dedi “Çünkü yaşanacak çok şey var”. “Mesela ne?” dedi. “Peki, sen ateist misin yoksa inançlı mısın?” “İnançlıyım” dedi. “Ben de” dedim. “Hristiyan mısın, Müslüman mısın, Musevi misin, Budist misin, Hindu musun?” “Hıristiyanım” dedi. “Ben de” dedim. “Katolik misin Protestan mısın?” “Protestanım dedi. “Ben de” dedim. “Anglikan mısın, Baptist misin?” “Baptistim” dedi. “Woow ben de” dedim. “Tanrının Baptist Kilisesine mi yoksa Efendimizin Baptist Kilisesine mi üyesin?” “Tanrının Baptist Kilisesine üyeyim” dedi. “Ben de” dedim. “Orijinal Tanrının Baptist Kilisesine mi yoksa Reformcu Tanrının Baptist Kilisesine mi üyesin?”. “Reformcu Tanrının Baptist Kilisesine üyeyim” dedi. “Ben de” dedim. “Reformcu Baptist Kilisesi, 1879 Reformuna mı yoksa Reformcu Baptist Kilisesi, 1915 Reformuna mı üyesin?” “Reformcu Baptist Kilisesi, 1915 Reformuna üyeyim” dedi. “O zaman geber, seni dinsiz kafir” dedim ve onu aşağı ittim!”
Emo Philips

"Zorbalık ve hilekarlık; dindarlık ve takva giysisini kuşanırsa, tarihin en büyük facialarından birisi ve tarihi etkileyen en büyük güçlerden birisi meydana gelmiş olur..."
Ali Şeriati