Bu konuyu daha önce http://picardes.com/banner-reklam-periferal-gorus-viral-reklam adresinde yazmıştım. Fakat oradaki ile buraya yazacaklarım aynı olmayacağı için her ikisini de okuyup fikir sahibi olabilirsiniz.
Konumuzun SEO ile uzaktan yakından alakası yoktur. Fakat sıralamalarda yükselmek istiyor, belki bunlardan çok daha ilerisini düşünüyor ve marka olma yolunda fikir sahibi olmak istiyorsanız doğru yerdesiniz.
Sitemize banner reklam alırız. Sitelere banner reklam veririz.
Peki banner kelimesinin "afiş" gibi basit bir Türkçe karşılığa sahip olması yapılan yüzlerce deney ve bilimsel araştırmaya saygısızlık olmaz mıydı?
Hangi deney ve bilimsel araştırma dediğinizi duyar gibiyim?
Çokta meraklandırmadan söylemek istiyorum; "Periferal Reklam"
Aslında "Banner Reklam" kelimesinin tam olarak karşılığı bu olmalı.
Kafalarda yine bir soru:
"Peki periferal ne demek?"
İşte bu saniyelerden sonra söylediklerimi duyduğunuzda sizde benim gibi şu düşüncelere dalacaksınız;
"Aslında hayatta hiçbir şey basit değil, sadece biz daha az biliyoruz."
O, çok yüzeysel baktığımız banner reklamlar var ya.
İşte o reklamlar yıllar önce gazeteler için tasarlanmış olup deneyler sonucu geliştirilmiş ve günümüz internet sitelerine kadar kullanılır hale getirilmiş.
Bu reklamlar bizim odak noktamız dışında olurlar.
Yani periferal görüş alanımızda olurlar. Bu reklamlara genellikle direk olarak bakmayız. Bir içeriğe odaklandığımızda, odak noktamız dışında olurlar.Fakat bu reklam türünün zaten asıl amacı bu olduğundan bakmasak bile o reklamlar hakkında fikir sahibi olabiliyoruz.
Bu konuyu daha fazla uzatmak yerine viral reklama geçmek istiyorum.
Meraklananlar üstteki verdiğim linkten detaylı bir şekilde devam edip meraklarını giderebilir.
Önceki satırlarda anlattıklarım biraz beyin jimnastiği, birazda ufuk açıcı nitelikteydi. Bunun sebebi de sizi viral reklam gibi önemli bir konuya hazırlamaktı.
Çoğunuza bu terimin yabancı gelmediğini düşünüyorum. Çünkü filmlerde insanlara yapıldığını gördüğünüz hipnozun ta kendisi!
[I]Viral[/I]; beyninizdeki sorgulama filtresini bir an devre dışı bırakır ve sizin farketmeden bir düşünceyi kabul etmenize neden olur.
Çok güçlü viraller hipnoz etkisindedir. Sizi bir işi yaptırmak için harekete bile geçirebilir.
Yani viral tam anlamıyla siz farketmeden bilinçaltınıza mesaj vermektir.
Size bu konu üzerine yüzlerce örnek sayabilirim fakat sadece şu 3 örneği saymayı yeterli buluyorum:
1) Renklerin Etkisi
Kimi renk vardır gördüğünüzde karnınıza açlık hissi uyandırır.
(Turuncu ve kırmızı.Mcdonalds, Burgerking)
Kimi renk vardır kararlarınıza yön verir.
(Bir deneyde binden fazla deneğe farklı renk kalem verilmiş ve anket yapılmış.Bu deney sonucu deneklerin aldıkları kalemlerin rengine göre bile karar verdikleri gözlenmiş.)
2) Müziğin Gücü
Bu konu aynı zamanda benim alanımda olduğu için çok fazla bilgi sahibiyim açıkcası.
Müzik sektöründe duyduğunuz ve beğendiğiniz çoğu müziği hazırlayan ses mühendisleri hangi notanın ve hangi nota kombinasyonunun beğenileceğini çok iyi biliyorlar.
Viral müzik her konusu açıldığında 118 80 reklamlarını örnek gösteririm.
Ambulans ve itfaiyenin numarasını bilmeyen insanlar 118 80 'i ezbere biliyor. Hatta ilginçtir ki 118 80 'i ambulans-polis-itfaiye gibi numaralar için arayanlar bile varmış :D
3) Simgeler, Semboller
Bunun en iyi örneği Nike 'dır. Dünyada birçok ünlü reklam araştırmacısı Nike ambleminin tamamen viral bir simge olduğunu savunuyorlar.Sitede bunun hakkında da birçok detay mevcut.
Şu kadarını söyleyebilirim. Eğer çok gelişmiş bir viral zekanız varsa, tanınır marka olma yolunda fazlasıyla yeterli bir özelliğe sahipsinizdir.
Benim kendimce geliştirdiğim birkaç viral yol var. Gerçekten de çok işe yarıyor.
Sadece size şu soruyu yönlendirip yazıyı bitirmek istiyorum:
İnsanların sosyal medya ve tüm mecralarda sizin hakkınızda konuşulmasıyla kalmayıp, reel hayattaki ilişkilerinde de markanız hakkında konuşulmasını istemez misiniz? ve bunun bir domino taşı misali, belki bir çığ gibi büyüyerek yayılmasını?
Önümüzdeki süreç size viral reklamı vaad ediyor.
Şimdiden tarlanıza viral tohumlarını ekin ve yetiştirin.
Tabi hedefleriniz çığ gibi büyüyerek gelecek talepleri karşılayacak kadar büyükse!