Aylık 5000 TL Maaşlı Seo Uzmanı Aranıyor

Yazı bana ait değildir internette dolaşırken bu güzel yazıyı buldum sizinde okumanızı isterim daha önce paylaşıldıysa lütfen söyleyin.

Başlığa bakıp da bunun bir iş ilanı olduğunu düşünebilirsiniz. Öyle değil. Daha birkaç gün önce başımdan geçen bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Özellikle SEO Uzmanı olmak isteyenlere fikir vermek açısından faydalı olacağını düşünüyorum.

En iyi öğrenme yöntemi yaşayarak öğrenme olduğunu bir kere daha anlamış olduğum bir deneyim oldu bu benim için. Ben SEO Uzmanı olarak çalışmak istiyorum. Son zamanlarda da ofis ortamı da görmek adına SEO Uzmanı pozisyonlarına internet üzerinden iş başvuruları yapıyorum. 4 tane firma ile görüştüm bile. Bu 4 firmadan ikisi ile enteresan denilebilecek iş görüşmelerim oldu. Bunlardan ilkini aşağıda okuyacaksınız. Diğerini de ilerleyen zamanlarda sizlerle paylaşacağım.

Dedim ya, iş başvuruları yapıyorum. Birkaç gün önce telefonum çaldı, telefondaki bayan SEO Uzmanlığı pozisyonu için yarın beni Şirinevler'de bulununan ofislerine davet etti ve adresi de telefona göndereceğini söyledi. Ben de iş görüşmesine gelebileceğimi söyleyip, teşekkür ederek telefonu kapattım. Aşağı yukarı 1 saat sonra adres telefona geldi.

Firmanın internet sitesine baktığımda profesyonel hazırlanmış, web tasarım, grafik tasarım, sosyal medya, SEO hizmetleri veren bir firma olduğunu gördüm. Siteleri profesyonel olduğu gibi kendi işlerinde de profesyonele benziyorlar. Hadi hayırlısı bakalım.

Ertesi gün.

İş görüşmesi 15:00'da, yol aşağı yukarı 1 saat sürdü. Önce Üsküdar'dan metrobüse, sonra metrobüs ile Şirinevler. Metrobüs genellikle çok kalabalık olmasına rağmen bu saatlerde epey seyrekti. Şoför de sağolsun hızlı getirdi.

Metrobüsten indim, üst geçitten Şirinevler tarafına geçtim. Şirinevler meydanda bulunan şirketi bulmak için yine meydanda bulunan seyyar simitçiye adresi sordum :) Simitçi ahanda orası der gibi parmağı ile iş merkezini gösterdi.

İş merkezinin önü.

Telefona gelen adres mesajından ofisin kaçıncı katta olduğuna tekrar bakıp, iş merkezinden içeri girdim. 4. Kata çıktım. Asansörden indikten sonra, sol tarafta kapının üzerinde şirketin adını gördüm. Kapının sağ tarafında duvarın üzerinde led aydınlatma yapılmış bir panel bulunuyor, panelin üzerinde 2 tane website ismi yazıyor. Siteler sağlık sektörü ile ilgili ama bilindik siteler değil.

Kapıdaki zili çaldım.

Birkaç saniye sonra kapı açıldı. Kapıyı 50'li yaşlarda olduğu her halinden belli olan bir beyefendi açtı.

- Merhaba, ben iş görüşmesi için gelmiştim.
- Hangi bölüm.
- (Bölüm ne la, üniversite sınavına mı giriyoruz.) SEO Uzmanı.

Arka taraftan bir bayan geldi (galiba sekreter). Ona da SEO Uzmanlığı için iş görüşmesine geldiğimi söyledim. Beni arka tarafta bulunan, Yönetim Kurulu Başkanının odası olduğunu sonradan anladığım odaya buyur etti.

Odaya girdim, içeride kimse yok. İlerde geniş, kahverengi mobilyadan yapılmış, artık eskimeye yüz tutmuş bir masa. Hani şöyle patron masaları olur ya ondan. Masanın tam ortasında önde Yönetim Kurulu Başkanının isminin yazıldığı bir isimlik. Masanın sol tarafında geniş ekranlı bir masaüstü bilgisayar, onun yanında bir dizüstü bilgisayar ve onun yanında da bir kahve fincanı. Sağda üst üste konmuş CV'ler, yaklaşık 10 tane vardı galiba, onun yanında da piyasada çok iyi bilinen bir SEO firmasının dosyası (üzerinde SEO firmasının logosu ve ismi yazıyor), galiba teklif dosyası. Elimi teklif dosyasına götürmemek için zor tutuyorum. Ama dokunmadım. Masanın oldukça dağınık bir görüntüsü var. Duvarlara manzara temalı resimler asılmış. Resimlerden bir tanesinde Kız Kulesi resmedilmiş. Uzaktan bir silüet şeklinde, sulu boya tekniği ile yapıldığını düşünüyorum. Sağda ve solda masanın rengi ile uyumlu 2 tane 3'lü koltuk. Ortada bir sehpa. Sehpa biraz büyük olduğu için koltuğa rahatça geçip oturması sıkıntılı. Sağ tarafta bulunan koltuğa oturdum ve beklemeye başladım. Oda biraz kasvetli bir hava verdi bana. Eskiden devlet dairelerindeki makam odaları olur ya öyle.

5 dakika sonra.

Odanın kapısı açıldı, 30 yaşlarında, 1,80 boylarında, saçları hafif dalgalı ve uzun, zayıf hatta baya zayıf, altta kot pantolon üstte gömlek olduğu halde genel müdür içeri girdi. Tam karşımda olan diğer 3'lü koltuğun sağ tarafına oturdu. Hoşbeşten, nereden geldin, nasıl geldin, kaç dakikada geldin gibi sorularından sonra asıl konuya geçtik: SEO.

Şimdi sıkı durun.

Görüştüğüm kişinin görüşme boyunca bana sorduğu sorular;

Soru 1: Description'a kaç karakter yazarsın?
Soru 2: Title'a kaç karakter yazarsın?
Soru 3: Kaç senelik deneyimin var?
Soru 4: İçeriği nasıl hazırlarsın?
Soru 5: Daha önce hangi siteler ile çalıştın?
Soru 6: Üst sıralarda çıkmak için neler yaparsın?
Soru 7: Siteye gelen ziyaretçileri nasıl artırırsın?
Soru 8: Backlink almak için yaptığın çalışmalar neler?
Soru 9: Hangi programları kullanıyorsun?

Sorular gelmeye başlayınca, tabi ben de işi almak amacıyla detaylı cevaplar vermeye çalışıyorum. özellikle 4. ve 5. sorulara baya detaylı cevaplar verdim. Bir de Title'a kaç karakter yazarsın diye bir dünya kaldı mı arkadaş. Olay Mobil SEO'ya gelmiş, kullanıcı deneyimine gelmiş, biz hala Title'dan bahsediyoruz. Fakat adam 6. soruyu sorunca birden kafamda bir ampül yandı. Ya arkadaş ben ne yapıyorum, diye kendi kendime sordum. Fark ettim ki yıllardır öğrendiğim, deneyimlediğim bütün bilgi birikimimi (gavurlar buna knowhow diyor) iş görüşmesini gerçekleştirdiğim sayın yönetim kurulu başkanına aktarıyorum. 6. soru da dahil olmak üzere diğer bütün sorulara genel ve yuvarlak cevaplar vermeye çalıştım. Benim için zor oldu açıkçası. Sorulara yüzeysel cevaplar vermeye başlayınca zaten görüşme de çok fazla uzamadı.

Benim sorduğum sorulara da yuvarlak cevaplar almam da belki de beni de böyle yüzeysel cevaplar vermeye itti. Adama hangi sektörlerde siteleriniz var diye soruyorum. Çok site var, bizde çok site var diye cevap veriyor. Siz içeriği nasıl üretiyorsunuz diye soruyorum. Bizde çok SEO uzmanı ve editörler var onlar yazıyor diye cevap veriyor. Özellikle kullandığınız SEO programları neler diye soruyorum. Hepsini kullanıyoruz diye cevap veriyor. Yani arkadaş, sen anlat ben seni dinleyeyim, muhabbet yahşi demek istiyor. Anlayacağınız, ayar oldum.

Sona geliyoruz.

Görüşmenin sonunda görüştüğüm beyefendi en can alıcı cümleyi kurdu: Biz 9:00-18:00 saatleri arasında çalışıyoruz, SEO Uzmanı maaşı: 5000 TL (Yazı ile: Beşbin Türk Lirası), sizi bugün saat 18:00'e kadar arayacağız. Bana sormak isteğiniz başka soru var mı?

Bence siz beni 1 ay deneyin. Bir deneme süresi olsun. Ben sizi beğenirsem, siz beni beğenirseniz devam ederiz, şeklinde cevap vererek ve teşekkür ederek ofisten ayrıldım.

Beni saat 18:00'e kadar aramayacaklarından adım gibi emindim. Ne o gün, ne ondan sonraki gün, ne de o günden bu güne kadar bu firma tarafından saat 18:00'e kadar arandım. SEO Uzmanı arayan bu firma ile ilgili burnuma kötü kokular geliyor açıkçası ama burada bahsetmeyeceğim.

Şimdi,

Eğer insan kaynakları departmanlarında çalışan arkadaşlar bu yazıyı okuyorsalar, lütfen şu soruma cevap verebilirler mi; Bir iş görüşmesinde maaş konuşuluyorsa ya o işe kabul edilmişsinizdir yada kabul edilme aşamasına gelmişsinizdir. Genelde ilk görüşmede maaş konuşulmaz, bir kaç görüşme olur ve maaş 2. yada 3. görüşme de konuşulur.

Ayrıca bu devirde kaç yıllık deneyiminiz olursa olsun kimse kimseye ilk girişte 5000 TL maaş vermez. Ben böyle düşünüyorum. Keşke verseler, ben yok demem. Yani bir işe girersiniz, belli bir süre çalışırsınız ondan sonra belki bu maaşlar konuşulabilir. Yada Google gibi kurumsallaşmış bir firmaya girersiniz o zaman tamam, olabilir belki. Dışarıdan bakıldığında öyle ahım şahım paralar kazanan bir firma görüntüsü de vermiyor hani. Yanlışsam beni düzeltin, lütfen.

Açıkçası enteresan bir iş görüşmesi oldu. Bu da bir deneyim oldu benim için. Bundan sonraki görüşmelerimde bilgi birikimimi ilk etapta daha dikkatli aktarmaya çalışacağım, o kesin. (Knowhowuma dokanma). Buna benzer bir iş görüşmem daha var, onu da yakın zamanda sizlerle paylaşacağım.

Sonuç: Hala iş arıyorum. Yılmak yok, yola devam.

Sizlerin de buna benzer deneyimleriniz varsa, paylaşırsanız seviniriz. Bir sonraki yazımızda görüşmek üzere.

Yazara Saygı Açısından Kaynağı: http://seoanalitik.blogspot.com.tr/2015/04/seo-uzmani-maas-5000-tl.html

eyvallah teşekkür ederiz

İyi güzel anlatmışta direk ana fikri anlatsaydı iyi olurdu. Kişinin seocu olduğu yazıdaki boş kalabalıktan belli. Bu yazıyı okuyan insanların yazarın nerden hangi otobüse bindiği, masanın rengi, kapıdaki tabelanın şekli ... vs gibi durumlarla ilgilendiğini sanmıyorum. Tamamen laf kalabalığı. Arkadaşın amacı sonucu merak ettirip sonuna kadar okunmasını sağlayıp sitede kalma süresini uzatmak gibi duruyor. Seocunun makalesi böyle olmamalı bence. Okurken sıkıntıdan patladım.


Kendi fikrimdir seo uzmanı değilim.

mert50356 Kişiye göre değişir hocam ben yazıda detayların olmasını severim tartışılır bir konu bu bende seo uzmanı değilim.

Dediğin yere :D bende gittim aynısını bana sordular çok mantıksız sorular sordular şaşırıp kaldım adam ara ara mal mal gülüyor açık ve net çok saçma sapan sorular soruyor yok title kaç karakter açıklama vs 2 YIL ÖNCEDE ARIYOR ŞİMDİDE sanki sınava giriyoruz

güzel bir yazı olmuş hocam,
iş görüşmesine gideceklere tecrübe olmuş

Çok akıcı ve eğlenceli bir makale olmuş tebrik ederim kardeşim.

hocam olaya şöyle bakmak lazım
adam kendi sitesine makale yazıyor

Aynen rekabet için tabikide seo uyumlu yazacak

Yazıyı yazana atfen; SEO uyumlu makale örneğinden başka birşey değil bu yazı. Paylaşan arkadaşın eline sağlık