Son zamanlarda yoğun şekilde konuşulan bir konu hakkında değerlendirmelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. PageRank değerini önemseyen/önemsemeyen her insanın yorumunun bulunabileceği bir konu.
Basit bir mantık kuralım;
Özgün içerik ile mükemmel şekilde yayın yapan bir site, doğal yollardan binlerce ziyaretçi kaldırıyorsa normal olarak o sitenin diğer kriterleri de zamanla artacaktır. Kendini kanıtlamışsa, zaten her değerinden bunu gayet açıkça anlayabiliriz.
Eskiden sitelerin PageRank değerlerinin 3-4 olmasından değil, PageRank var mı yok mu diye bahsederdik. Son 4-5 güncellemedir artık algoritma olağan değişimlerin dışında çok büyük şekilde değişti. Ve daha açıklanabilir halde, Google arama sonuçlarında, PageRank etkisini belirli bir oranda çekti. Eskiden istisnasız PR 5 aldığınız anahtar kelime linkler, garanti olarak ilk sayfadaydı. Hadi çok rekabeti olan bir kelime olursa başka işlemleri de uygulayarak belirli yerlere gelmeniz çok kolay ve rahattı. Arama motorlarına sorun, spam sitelerden insanlar nasıl milyarlar kazanmışlar. :) Ama şimdi öyle değil, çünkü artık Web 2.0 ile birlikte kullanıcılar web siteleri etkileyebilecek şekilde davranışlar sergileyebiliyorlar. Sitenize yorum yapan birisi, sitenizi başka ücretsiz bloglar da yeren birisi, sosyal medyada sitenizden link paylaşan bir kullanıcı bunların sadece birkaç bariz örneğidir.
Peki bu şekilde PR değerini ne için kullanacağız derseniz, bu konu içerisinde anahtar kelimemiz kendini kanıtlamadır. Yani kendini kanıtlamış siteler her türlü yönden kendini ispat etmiş ve değerleriyle de bunu insanlara sunmuştur.
Günlük 3-5 kişinin aradığı, 100-200 tane sonucu bulunan bir yerel köy sitesi kurduğunuzda, ilk sıraya gelmek çok basit olacaktır. Peki bu kendini kanıtlamak mıdır? Elbette hayır.
Arama kelimesi bittiğinde aynı sistemi kullanan diğer sitelerle yarış haline gelirsiniz, onlar bittiğinde diğer köy siteleri ile birlikte yarışırsınız. Geleceğiniz yer bellidir, çok üstün performansla çalışırsanız, ilçenizin aramalarında da üst sıralara çıkarsınız. Sonra sonra sonra bir bakmışsınız inanılmaz değerlere sahipsiniz. İşte bu şekilde bir web siteniz varsa gerçekten kendinizi ispat etmişsiniz demektir.
Şimdi kendini ispatlama konusunu biraz daha iyi kavramak gerekir.
- PR'ı 5 olan site kendini kanıtlamış mıdır?
- Alexa değeri ilk 100k içine giren site başarılı mıdır?
- Şu backlink bulma sitesine göre şu kadar backlinke sahibim, iyi midir?
Bu tür sorular insanların merakından ve aceleciliğinden doğar. Siz internette en basit şekilde bir blog yazarıysanız bile adım adım hedefler koyun. Küçükten büyüğe doğru. İşte o zaman katedilen yollar belli olur, başarınız üzerinde bir şeyler konuşulabilir.
Siz günde bir makale yazarak sitenizde bir yıl sonra en az 365 özgün içerik olmasını istiyorsanız, günlük olarak kendinizi buna motive edersiniz. Sonra gün gelir 3-4 tane yazarsınız, gün gelir hiç yazamazsınız. 2-3 ay sonra gelip başarıdan bahsetmek olanaksızdır, önemli olan koyduğunuz hedefleri çerçevelendirebilmektir.
".. Günlük 1 yazıdan, bir ay sonra benim sitemde 30 özgün yazı olmalı, sonrasında ise bu 3 özgün yazıdan birisini başka bloglarla çarpraz değişimle değiştirmek iyi olur. Sosyal medya araçlarınca yazdığım her yazıyı imledikten sonra, her yazının kendi alanında paylaşılacağı sitelerle görüşüp anlaşmalar yaparsam bir şeyler elde edebilirim. .."
İşte bu tür kısa vadeli hedefler, sizin uzun vadeli hedefleriniz hakkında ilk zamanlardan bilgi edinmenizi sağlar. Zarara uğrayacağınız bir iş olacaksa bile erkenden bunu farkedebilirsiniz. Burada anlattığım hedef belirleme olayı ise tamamen kendini kanıtlama konusuyla orantılıdır. Kendinizi kanıtlamak demek, o alanda belirli yerlere gelmek demektir. Bir siteyi açarken, bir siteye yazı yazarken durum muhakemesi yapıp diğer siteleri değerlendirin. Aşağı yukarı basit çapta dahi olsa hedefler koyun. Sonra onlara ulaşmak için operasyonlar uygulayın. İşte o zaman sitenizin başarısından, hedeflerinden, kendini ispatlamasından bahsedebiliriz.
PageRank konusu üzerinden gittik, ama bu bir web sitenin tüm özellikleri için geçerlidir. Ne olursa olsun bu bir zaman işi ve sabretmek altın anahtar. Arama motorları, insanlar, büyük küçük şirketler, sitenizi takip eden kitle, arkadaşlarınız, kısacası çevrenizdeki herkes yaptığınız şeylerle alakalı bir istikrarı değerlendirirler. Sürerli bir webmaster olmaya çalışın, anlık değişimler uygulayan bir kimse kesinlikle acemidir. Çünkü profesyonel webmaster arkadaşlar önlerine çok basit şekilde de olsa hedefler koyar. Ama ben acemiyim diye de sağa sola atmayın kendinizi, araştırın araştırmalar yapın.
O kadar araştırma yaptınız, en kolay yönden para kazanma sistemi internette dediniz veya hobi olarak bu işle uğraşıyorsunuz, baktınız olmadı mı?
O zaman dönün ve geçmişi "gerçek" anlamla bir değerlendirin. Ben ne hedefler koydum nerelerde hata yaptım ve kendimi kanıtlayamadım diye. Siz belirli bir yere geldikten sonra tüm insanlar ve tüm istatistikler gerçek sonucu gösterecektir.
Alexa değeri dünya sıralamasında ilk 10'da olan, günlük binlerce trafik kaldıran, saniyeler boyunca televizyonda reklamları dönen, insanların sürekli ağzında olan bir site için PR sizce önemli midir? İki cevabı vardır, ya bu kadar güzelliğin içinde önemsizdir diye umursamazsınız, ya da PageRank değeri siz gerçekten bir şeyleri başardığınız için tatmin edici değerdedir. Sonuçta günlük milyonlara hitap eden bir sitenin PageRank değerinin 0 olduğunu görmek imkansızdır. (Çok istisna durumlar hariç.)
Uzun lafın kısası, siz sitenizin sadece bir değeri için site yapıyorsanız bırakın gitsin. Uğraşlarınız boşadır. Hedefleriniz günlük hayatla paralel, gerçekçi ve genele hitap edecek şekilde tüm ihtimalleri kapsayacak nitelikte olsun.
Bu oyunda sadece bu şekilde başarılı olabilirsiniz. Siz gerçekten hedefleriniz uğrunda çaba sarfedin, gerisi zaten kendiliğinden gelecektir.
Herkese tamamlanmış hedeflerin vermiş olduğu mutlulukların, huzurun dolu dolu yaşandığı günler diliyorum.
Yazar: Metin YILMAZ
Web: http://lokuf.com/
