Zuckerberg Eşcinsel Yürüşüne Destek Veriyor

senin dinine göre eşcinsellik günah
onların düşüncesine göre eşcinsellik bir tercih

bu da demek oluyor ki diğer düşüncelere saygı duymalısın, islamiyet hoşgörü dinidir (!)

Hah işte bak abi ne diyorum tutup da sayıp sövecek değilim. Benim burada eleştirdiğim nokta arkadaşın konuşması.

Hz. Muhammed (SAV) sözü ve Kur'anı Kerim de birçok sure içerisinde bu durumla ilgili hadisi şerifler mevcut lütfen ben müslümanım ama bunu destekliyorum demeyin müslümanım demekle müslüman olunmuyor bunun farkına varın HAZIRA KONMAYIN Bakın araştırın her haltı google'den bakarsınız dini hükümlere gelince nerede geçiyor söyle dersiniz. AÇıp bakmaya üşenirsiniz.


Kısaca Sure Özetleri Ve Peygamberin Sözünün Özeti Şöyledir.

Kadına Analdan yaklaşan kimse ya da bir erkeğin bir erkekle ilişkiye girmesi. Giren yapan kimseler Peygamber ve Allah c.c tarafından lanetlenmiş kimselerdir. Cehennem onların en güzel ve ebedi yeridir.


Geçen cumada hoca hutbede bu konudan konuştu ve şunları ekledi.

Gay önceden çok ayıplanan ve hoşlanılmayan bir cümle bir topluluktu. Gitgide yozlaştık ve normal şeylermiş gibi geliyor. Ama unutulmasın ki dini hükümlere karşı gelenlerin karşısında susulması yani dilsiz şeytan olunması dinimizce haramdır ve günahtır. Bizim de diğer helak edilen kavimlerden farkımız yoktu Eğer Hz. Muhammed (SAV)'in kavmi ve onun duası olmasa.
Allah c.c Bizide Helak etmişti.

Diyerek Ekledi

Türkiye'nin dini yoktur. Laik bir ülkedir. Ayrıca eşcinsel insanlara hastalıklı gözüyle bakan insanlar cahil ve gerçek hayatta karşıma çıksa 2 lafına bakmayacağım adamlardır...

Türkiye'nin dini yoktur diyorsan senden cahili art niyetlisi yoktur sende dışarıda 2 laf etsen dönüp bakmam ne diyorsun diye :)

Anayasa maddelerinde açık bir şekilde yazıyor :) Ülkelerin dini yoktur...

10 Nisan 1928 tarihinde yapılan değişiklikle Anayasa’nın 2 maddesinde yer alan “Türkiye Devleti’nin dini İslâm’dır” hükmü çıkarılmıştır. Ayrıca milletvekillerinin yeminlerindeki vallahi kelimesi “namusum üzerine söz veririm” ifadesiyle değiştirilmiştir. Yine Meclisin görevleri arasında yer alan “ahkam-ı şer’iye’nin tenfizi” (dinsel hükümlerin yerine getirilmesi) hükmü anayasadan çıkartılmıştır.

Bu değişikliklerle Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin çağdaş ve laik bir devlet olması amaçlanmış ve laik devlet anlayışına yönelinmiştir.

5 Aralık 1934’de yapılan değişikliklerle kadınlara milletvekili seçme ve seçilebilme hakkı verilmiş ve seçmen yaşı 18’den 22’ye çıkartılmıştır.

5 şubat 1937’de aslında Cumhuriyet Halk Partisi’nin ilkeleri olan “Cumhuriyetçilik, milliyetçilik, halkçılık, devletçilik, laiklik ve inkılâpçılık” Anayasanın 2. maddesine dahil edilerek Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel nitelikleri olarak belirtilmiştir.

10 Ocak 1945’de ve 24 Aralık 1952’de yapılan değişikliklerle Anayasa’nın dili üzerinde değişikliklere gidilmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin en uzun süre yürürlükte kalan Anayasası niteliğindeki 1924 Anayasası, 27 Mayıs 1960 hareketine kadar yürürlükte kalmış ve bu hareketle birlikte yürürlükten kalkmıştır.

Modern hukuk kurallarını benimsemek durumunda olan genç Cumhuriyet, aynı zamanda laiklik ilkesini hukuk alanına da uygulamak ve kanun koyarken dini esaslara bağlı kalmadan, kanunları, modern çağın gereklerine dayandırmak zorundaydı.

Herkes her konuda özgürdür din, dil, ırk, cinsiyet seçimi. Hiç kimsenin buna karışma veya laf söyleme gibi bir hakkı yok, olamaz. Sevmiyor olabilirsiniz bu sizin düşünceniz.

Bunlar kağıt üzerinde yazan şeyler bu ülkede camiilerde ezan okundukça dini bayramlarımız oldukça bu ülkenin bir dini vardır. Anayasalar değişebilir ama bu gerçek değişmez :)

Ülkelerin dini olmaz. Bireylerin dini olur.

Bir ülkenin çoğunluğu Müslüman veya Hristiyansa toplumun değerleri ona göre şekillenir. Yazılı olmayan değerler vardır. Ahlak gibi.