Her ne kadar hem film serisi hem de kitapları çok başarılı olsa da Lord of the Rings ya da Türkçe adıyla Yüzüklerin Efendisi serisinin oyun dünyasındaki başarısı pek de sürekli olmamıştır. Zaman zaman iyi oyunlar çıkmasına rağmen, “Lord of The Rings Battle for the Middle-Earth” serisi gibi, çoğunlukla çıkan oyunlar oyuncuların isteklerini karşılayamamış orta düzeyli yapımlardı. Hal böyle olunca da insanlar, bu gruba ben de dahilim, ne kadar Shadow of Mordor için heyecanlı olsalar da içlerinde her zaman bir tedirginlik vardı. Neyse ki Shadow of Mordor’un çıkışıyla beraber bu tedirginliğin yerini genel bir memnunluk aldı.
Oyunun Tanıtımı
Shadow of Mordor oyunu “Yüzüklerin Efendisi” üçlemesinin geçtiği zamandan önceyi konu alıyor. Talion, bizim oynadığımız karakter, kendi halinde ailesiyle geçinen bir korucu. Fakat bir gece Sauron’un orduları tarafından orada yaşayan tüm halk saldırıya uğrayınca Talion hem eşini hem de biricik çocuğunu gözleri önünde kaybediyor. Tam kendi canını da kaybedecekken ne olduğu belirsiz bir tayf, ya da oyunda geçen adıyla “Wraith” karakterimizin bedenini ele geçiriyor ve böylece hayata tutunmuş oluyoruz. İşte bizim hikayemiz de burada başlıyor. Bu “Wraith”in de bize verdiği özel güçlerle hem ailemizin öcünü almak için hem de bu bize yardım eden gizemli varlığın geçmişini ortaya çıkarmak için olan yolculuğumuz başlamış oluyor.
Grafikler
Grafikler normalde yapması gereken işten çok daha fazlasını yapıyor. Öyle ki Orta Dünya’nın güzelliklerini bize bayağı iyi bir şekilde yansıtmayı başarıyor. Birkaç yerlerde ve ara sahnelerde biraz aceleye gelmiş hissi verse de “Dishonored”daki o baştan savmalığı bu oyunda genellikle görmüyoruz. Demek istediğim şudur ki; grafikler konusunda müthiş takıntılı biri de olsanız Shadow of Mordor sizi tatmin etmeye yetecektir.
Sesler ve Müzikler
Benim Shadow of Mordor oyununda en çok zevk aldığım şey karakter seslendirmeleri ve oyundaki genel sesler oldu. Gerçekten de başarılı olmuş seslendirmeler. Seslerin karakterlere uyması ve tonlamalar tam anlamıyla usta işi. Fakat beni bundan da çok etkileyen şey oyunda bulunan sesler oldu. Özellikle kılıçların öyle güzel bir tınlaması var ki sanki gerçekten de bir orku ikiye bölüyormuşsunuz gibi geliyor arada sırada. Oyunun müzikleri de genel anlamda iyi, hatta ortalamanın bayağı üstünde de denebilir. Fakat ne yazık ki bu oyundaki müzikler ne “Battle for Middle-Earth 2”deki ne de normal film serisindekiler ile yarışabilecek kapasitede değil. Yine de müzikler, yaptıkları işte oldukça başarılı.
Hikaye
Hikaye konusunda ise, Shadow of Mordor’ın en çok eleştirilen kısımlarından biri demem pek de abartıya kaçmaz. Hikaye hem bu bizim gizemli tayfımızı hem de onun güç yüzükleri ile olan bağlantısını açıklıyor. Ben her ne kadar hikayeden zevk almış olsam da, Yüzüklerin Efendisi serisinin fanatiği olan arkadaşlar bu hikayeden pek de hazzetmeye bilir. Yine de kendi düşünceme göre ortalama bir hikayenin üstünde olduğunu düşünüyorum. Tabi bunu söylememde hikayenin Yüzüklerin Efendisi evrenini işlemesinin payı da büyük.
Oynanış
Oynanış ise kesinlikle bu oyunu almanızın nedeni olacaktır. Kişisel olarak ne kadar seslerden daha fazla etkilenmiş olsam da yapımcılarının oyunu yaparken neyi öne çıkarmak istedikleri bayağı açık bence. Batman oyunlarını oynamış kişilerin aşina olduğu bir mekanik kullanılıyor dövüş sisteminde. Yani birkaç kombo vuruşu yaptıktan sonra özel bir ölüm vuruşu yapabiliyorsunuz. Bunun yanında çeşitlilik olsun diye kılıç, hançer (aslında önceki kılıcınızın kırık parçası) ve yay da kullanabiliyorsunuz oyunda. Ben her ne kadar kılıçla gitmiş olsam da üç şekilde de oyunu zevk alarak oynamanız mümkün. Birçok oyunda olduğu gibi de bu oyunda da bu silahların özelliklerini ve güçlerini zaman içinde artırabiliyorsunuz.
Shadow of Mordor’da oynanışı asıl nokta kılan bu bahsettiğim şeyler değil ama. Oynanışı asıl zevkli kılan oyunda bulunan “Ork General Hiyerarşisi”. Türkçeleştirince kulağa biraz yavan gelse de bu sistem oyunda en büyük zevk almanızı sağlayacak şeylerden biri bana kalırsa. Basitçe açıklamak gerekirsek, oyunda bulunan normal orklar dışında bir de rütbeli orklar bulunuyor. En alt basamaklarda bu orklar her ne kadar çok güçlü olmasa da basamak atladıkça karşınıza daha haşin rakipler geliyor. Bu arada, unutmadan söyleyeyim bu her generalin de kendine göre özellikleri var. Mesela bir tanesi warg denen yaratıkları görünce dümdüz topuk yaparken bir diğeri bu yaratıklardan biri karşısına çıkınca daha da çetinleşebiliyor. Aynı şekilde bazı generaller de kılıç saldırılarına karşı zayıfken oklara karşı inanılmaz bir dirence sahip olabiliyor. Bu özellikler her general yaratılırken otomatik olarak atanıyor. O yüzden bazen karşınıza çantada keklik denebilecek düşmanlar gelirken bazen de “Nasıl yeneceğim ben bunu!” dediğiniz düşmanlar gelebiliyor. Bir de, normal generallerin üstünde de Warchief’ler var. Bu Warchief’ler diğer generalleri kendi yanlarına bodyguard olarak alabiliyor ve onlarla dövüşmeniz için özel bir görevi tamamlamanız gerekiyor. Bu da çoğunlukla hem görev tamamlama hem de handikaplı bir dövüşe çıkma anlamına gelebiliyor.
Bu ork sistemi hakkındaki bombaları ise şimdi vereceğim. Bu ork sistemi tamamen kendi başına çalışıyor ve her orkun kendine özgü hareketleri olabiliyor. Mesela, bazı ork generalleri birbirleriyle bir kavgaya girişebiliyorlar. Bu düellodan da kazanan diğerini öldürüyor ve kendi gücüne güç katıyor. Ya da bazen av partileri de düzenleyebiliyorlar yine kendilerini güçlendirmek için. Benim en sevdiğim özellik ise hem generalleri hem de Warchief’leri savaşta yenip de öldürmeden önce zihnini ele geçirirseniz kendi köleniz yapabilmeniz. Bodyguard’larına güvenen bir Warchief’i bir anda bodyguard’larını ona karşı çevirerek allak bullak etmek kadar zevk veren bir şey yok şu oyunda. Tamam belki de hala o kılıç sesi daha tatmin edici olabilir ama, ne dediğimi anladınız siz. :)
Fiyat
Shadow of Mordor’u bu tarih itibariyle Steam’den 75,00 TL gibi bir fiyata almanız mümkün. Benim oyunu bitirmem 40 saatimi aldı ve her ne kadar biraz tuzlu gözükse de bence bu fiyatın hakkını sonuna kadar veren bir yapım olmuş Shadow of Mordor. Yine de sezonluk Steam indirimlerini beklemeniz ve %66 gibi bir indirim kollamanız en akıllıca yol olur. DLC’ler hakkında ise söyleyebileceğim pek bir şey yok. Bu konudaki kararı tamamen size bırakıyorum.
Kendi görüşümce, Yüzüklerin Efendisi adına yakışan bir oyun olmayı başarabilmiş Shadow of Mordor. Her ne kadar dövüş mekaniği bir yerden sonra kendini tekrar etmeye başlasa da çok büyük bir sıkıntı oluşturacağını düşünmüyorum bunun. Gerçekten de çok memnun kaldığım oyunlardan biri oldu Shadow of Mordor benim için, umarım siz de benim yaşadığım tecrübeyi yaşayabilirsiniz. Başka bir incelemeye kadar görüşmek üzere..
Kaynak: Middle-Earth: Shadow of Mordor İncelemesi - Yazarbaz.com
