SEO uyumlu içerik üretme konusunda hepimizin kendimizce edindiği geniş yelpazeli deneyim portföyü var. Birçoğumuzun zihnindeki “uzun içerik = zengin ve kaliteli içerik” formülü ise yıllardır yerini koruyor. Oysa John Mueller’ın Twitter üzerinden yaptığı açıklamaya göre uzun içerikler her zaman kısa içeriklerden daha iyi sıralamaları elde etmeyi başaramıyor.
John Mueller: “Bazı sayfalar hiçbir şey söylemeyen çok fazla kelimeye sahip” diyerek, kullanıcının ve konunun ihtiyacı kadar detaya değinmenin, sıralama açısından ne kadar kritik olduğuna dikkat çekiyor. Dolayısıyla kullanıcıya istediğinden uzak bilgiler sunan uzun içerikler Google karşısında kısa içeriklere oranla daha yüksek performans göstermeyi başarmıyor.
Uzun içeriklere ilişkin soru geçtiğimiz gün, bir Twitter kullanıcısı tarafından John Mueller’a soruldu. John Mueller’ın cevabı ise “Kelime sayısı içeriğin kalitesine denk değildir.” şeklinde oldu. Ayrıca Mueller, webmaster olarak içeriklerimizi iyi analiz etmemiz ve kendimizce yargılamamız gerektiğine de değiniyor:
“Sana katılıyorum Mihai :) Kelime sayısı içeriğin kalitesine denk değildir. Bazı sayfalar hiçbir şey söylemeyen çok fazla sözcüğe sahip. Bazı sayfalar ise çok az kelimeyle çok önemli ve ilgili aramalara yanıt verebiliyor. İçeriğiniz için en iyisinin neyin olduğunu bilmeli ve detay kararını (tahmin ederek) kendiniz vermelisiniz.”
Google namına bir sayfanın kaliteli olduğunu belirlemek için “amacına ulaşmak” kriteri ciddi bir esas olarak kabul görüyor. Dolayısıyla basit soru içeriklerinin cevabı kısa olması gerekirken, bir ürün incelemesi veya “nasıl” içeriklerinin daha açıklayıcı olması bekleniyor.
Google’ın sıralamaları oluştururken her içeriğin uzunluk dışında 200’ün üzerinde farklı faktörü değerlendirdiğini unutmamak gerekiyor. Uzun lafın kısası, bazen 100 kelimeyle vermeniz gerekeni 300 kelimeyle vermek fayda sağlamadığı gibi, 300 kelimeyle vermeniz gerekeni 100 kelimeyle sunmanız da fayda sağlamayabiliyor.
Şahsen ben bunun için deneyimlerimden yola çıkarak özel bir orantı kullanıyorum ve Google’ın da buna gerçekten dikkat ettiğini düşünüyorum. İçeriklerin kelime sayısı hakkında sizin düşünceleriniz nedir?