Hasta ve halsiz olduğumuzda çoğunlukla o hastalığı nasıl sona erdireceğimizi düşünürüz. sayrılık geçince de unuturuz. Nedir sayrı olmamızın sebebi, sebep sayrı oluruz?

İlmi olarak ispatlanmıştır ki maddenin yüzde 99.9’u boşluktur, kuantum alanıdır. Biz de gerçekte boşluktan oluşuyoruz. Arka kalan 0,01’lik partikül alanı. başka bir deyişle biz gerçekte ihtizaz enerjisiyiz. Düşünceler ise, enerjinin en ince titreşimi olduğu için erk bedenimizin Hariç bölgelerindedir. Bu nedenle Menfi düşünceler sürek ettikçe en Hariç katmandaki erk akış bozukluğu her seferinde bir kat alta geçer. Bunu elmanın üzerindeki çürük gibi düşünebilirsiniz. Zamanla elmanın içine doğru yayılır. yalnızca his ve düşünceler değil, Hariç faktörler, kimyasallar, katkı maddeleri, teknoloji ve gıdalar da bedenimizin yaydığı titreşimleri bozabiliyor. Her organ, her doku gerçekte sıhhatli olduğunda belli bir frekansta titreşiyor. Bu titreşimlerin bozulması sonucu hastalıklar oluşuyor. Bu titreşimleri olması şart olan standart frekansına getirdiğimizde iyileşme süreci başlıyor.

Biyofizikçi Alman hekim Fritz Albert Popp, Tüm diri hücrelerin Fer saçtığı ve ışığın kaynağının DNA olduğuna değin, üzerine bir makale yayınlamıştı. Makaleye göre DNA Aniden çok frekans yayınlıyordu. Raymond Rife adında ki bir doktor frekansları kullanarak bakterileri yok etmenin formülünü bulmuştu.Nikola Tesla insan vücudunun yaydığı frekansları, Hariç frekanslardan yalıtabildiğimizde hastalıklara karşı büyük bir direnç geliştireceğimizi savunuyordu.Bjorn Nordenstrom adında ki isviçreli bir radyolog ise bir tümörün içine bir elektrot yerleştirip doğru akım verildiğinde tümörün eridiğini test etmişti.Bir doktorun kitabında ise “The Body Electric” adlı kitabında insan vücudunda ki elektriksel frekanslarını ortaya koydu. Yapılan araştırmaların çoğunda her yaşayan varlığın bir frekansa sahip olduğunu ve dahası hepimizin çevremizdeki frekanslardan etkilendiğini gösteriyor. Amerikalı hekim Bruce Tainio insanların ve gıdaların biyofrekanslarını ölçmüştü. Buna göre sıhhatli bir insan vücudunun 62-68 MHz’lik bir frekans aralığı Mevcut. sayrılık ve rahatsızlıklar 58 MHz’de kafa gösteriyor.

Bir araştırıcının son kitabı “Anormal Kitap”ta Tüm hastalıklara his ve düşüncelerimizin sebep olduğunu belirtiyor. Hangi his ve düşünceler hangi hastalıkları tetikliyor. Özetle, Kurban hissetme, sevilmeye layık olmadığını düşünme ve değersiz hissetme gibi his ve düşünceler pek çok zaman aşılamadığında bedenselleşerek sayrılık haline geliyor.Bu halsizliğide aşmak zordur.ama hastalıklara iyi gelen yiyecekler ile bu Mesele aşılabilir. Örneğin kendini Anlatım etme meselesi yaşayan, kendini yeterince dışa vuramayan insanlarda tiroid hastalıkları sık görülür. Hayata değin, üzerine Menfi kodları çok olan insanlarda migren görülür. Sevildiğine inanmayanlarda, sevilmeye layık olmadığını düşünenlerde, sevgi açlığı olanlarda yürek hastalıkları yaygındır. Hayatta kendini kurban rolünde hisseden, hayatından hoşnutsuz olanlarda mide ve barsak sorunları görülür, öfkesini içine atanlarda duygulu barsak sendromu, geleceğe değin güvensiz hisseden ve ilerleme korkusu duyanlarda Devinim sistemi hastalıkları olur. başka bir deyişle bel, bacak, diz ve kalça ağrıları yaşar. Toksik duygular, Keder veren duygular böbrek sorunlarına yol açar. örneğin iyi insanlar çabuk ölür diyoruz ya, bunun nedeni iyi insanların kendilerini yeteri kadar Anlatım edememeleridir. henüz Ayrıntılı bilgi için anılan kitabı okumakta Fayda Mevcut.