ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Onur Tolga Şehitoğlu, hızla bilgiye ulaşım imkanı sağlayan internetin, herkese ifade özgürlüğü verdiğini belirterek, “Suçla savaşmanın en önemli unsuru suçluyu bulup cezalandırmaktır. Suçluyu görmezden gelmek suçu engellemez. Özellikle çocuk istismarı, terör ve uyuşturucu suçlarında interneti yasaklamanın bir yararı yoktur. İnternette kapatılan bir site birkaç saat içinde başka bir isim ve adreste karşımıza çıkabilmektedir” dedi.

Şehitoğlu AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’de internetin 2007 yılında yürürlüğe giren 5651 numaralı Kanun’a dayanarak “sansürlenmeye” başladığını savunarak, erişimin kapatılma yetkisinin yurt dışı siteler, çocuk istismarı ve müstehcenlikle ilgili olarak TİB’e verildiğini söyledi.
Kanun’un çıkmasıyla uygulamanın derinleştirildiğini ileri süren Şehitoğlu, geçen ay uygulamaya giren çocuk ve aile profilleriyle kapsamın isteğe bağlı olarak genişletildiğini bildirdi.
Şehitoğlu, “İnternet erişimi bu profillerden bağımsız olarak, tercih edilmediği halde kısıtlanmaktadır. Sayısı bilinmeyen 6 bin ila 10 bin arası tahmin edilen internet sitesi TİB tarafından bütün Türkiye’de bloke edilmektedir.
Bu sitelerin hangilerinin hangi katalog suç kapsamında kapandığı, içeriğin gerçekten kapsama girip girmediği konusunda bir bilgi edinme şansı yoktur. Dolayısıyla halen seçmediğimiz bir sansüre maruz kalmaktayız ve içeriğini bilmiyoruz” diye konuştu.
-”Bilgiye erişme ve ifade özgürlüğü en temel özgürlük”-
Bilgiye erişme ve ifade özgürlüğünün en temel özgürlüklerden olduğunu anlatan Şehitoğlu, “İnternet herkese hızla bilgiye ulaşma şansı veriyor ve daha önemlisi kendini ifade özgürlüğü veriyor. Bugün iyi niyetle uygulandığını farzetsek bile yarın kötü niyetli ellerde bu gücün nasıl kullanacağını kestirmek çok güç değil. Bugün Türkiye İnternet özgürlükleri açısından ikinci lige düşmüştür. Politik kapatmalar uygulamaya konursa internet düşmanı kategorisinde anti-demokratik ülkelerle aynı ligde yer almamız çok uzak gözükmemektedir. Suçla savaşmanın en önemli unsuru suçluyu bulup cezalandırmaktır. Suçluyu görmezden gelmek suçu engellemez. Özellikle çocuk istismarı, terör ve uyuşturucu suçlarında İnternet yasaklamanın bir yararı yoktur. İnternette kapatılan bir site birkaç saat içinde başka bir isim ve adreste karşımıza çıkabilmektedir” dedi.
Erişim kısıtlamasında şeffaflığın olmadığını iddia eden Şehitoğlu, TİB bünyesinde istihdam edilen bir ekibin ihbarları değerlendirerek bazen de kendi inisiyatifleriyle katalog suç kapsamındaki siteleri ve profil içeriklerini belirlediğini öne sürdü.
-”Çocuklar, genel filtreyle korunamaz”-
İnternette özellikle müstehcenlik konusunda onbinlerce web sayfasının bulunması nedeniyle çocukların genel filtreyle korunamayacağını ifade eden Şehitoğlu, her kapatılan sayfanın yanına birkaç tanesinin yeniden açılabildiğini söyledi. Yine proxy servisler sayesinde filtrelemeyi geçmenin zor olmadığını belirten Şehitoğlu, gizli web sayfalarının yanı sıra sohbet (chat) gibi servislerle ya da birebir değiş tokuşla her tür içeriğe erişmenin mümkün olduğunu anlattı.
Uygulanan filtreler ebeveynlere yanlış bir “çocuğum güvende” yanılgısı yaşattığını savunan Şehitoğlu, çocukların korunmasının başıboş bırakılmamasıyla sağlanabileceğini, sorumlu ebebeynliğin yaygınlaştırılması gerektiğini söyledi.
5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un düzeltilerek özgürlükçü hale getirilmesini isteyen Şehitoğlu, “Yasaklama mecbur olmadıkça yapılmamalıdır. Özgür ülkelerde nefret suçları ve terör dışında yasaklama yapılmamakta, süreç mahkemelerce yürütülmektedir. Suç varsa suçlunun cezalandırılması esas olarak amaçlanmalıdır” diye konuştu.

Kaynak: Cnn