foxmuld3r adlı üyeden alıntı
Aşama aşama gitmenizde fayda var, en azından ilk 2 yıllık planınızı yapmalısınız. Bu süreçten sonra değiştirebilirsiniz. Aşağıda bu konuda başlangıç aşamasında kullanabileceğiniz sık sorulan sorulara cevaplar bulunuyor.
Proticaret ve E-Ticaret Sistemleri
Bilindiği üzere E-ticaret Türkiye’de de hızla yaygınlaşmaya başlayan bir sektör. Ve bir ticari fırsat alanı. Hal böyle olunca fırsatı değerlendirmek adına pek çok farklı türde girişimlere şahit oluyoruz. Henüz yurtdışındaki standartları yakalayabilmiş değiliz. Ancak dünyadan çok geride de değiliz. Pek çok başarılı girişim sonucu yalnızca bir kaç portalın elinde bulunduğu e-ticaret sektörü, ülkenin tüm noktalarına dağılmış durumda. E-ticaret için tedarik ve yazılım gibi altyapı geliştirmeleri hız kazanmış, geçmişte e-ticareti dışlayan büyük firmalar dahi bu sektöre girme mecburiyetini hissetmiştir. Bu yazımızda E-Ticaret hakkında önemli bir kaç konuya ve paralelinde Proticaret yazımı hakkında detaylara yer veriyoruz.
Büyük firmaların pazar payı, tedarik gücü, reklam ağı etkileriyle sektöre daha sağlam başladığı düşünülse de küçük girişimlerin etkisi de yadırganamaz. Ticareti kısıtlı coğrafi alanlardan çıkarıp tüm ülkeye yayılmasını sağlayan elektronik ticaret, yolunu ve yordamını bilen sayısız küçük işletmeyi de önemli başarılar elde etmek üzere omuzladı.
2013 sonu itibariyle firmalar mutlak suretle bu pazarda yer almaları gerektiğini öğrendi. Artık kimse e-ticaretin gerekliliği ve önemi hakkında sürüp giden gereksiz tartışmalarla ilgilenmiyor. Yaşadığımız son dönem itibariyle asıl tartışma e-ticaret sektörüne nasıl girilebileceği, nelerin yapılacağı ve nelerin asla yapılmayacağı etrafında dönüyor. Bu noktada özellikle kendi müşteri kitlemize hitab edecek bir dizi öneride bulunmak üzere bu makaleyi yazmayı uygun buldum.
Vergi mükellefiyeti, meslek grubu, bağlı buluğunuz NACE kodları, oda kaydınız olmalı. Öncelikle bir işletme sahibi olmalısınız. Burda dikkat etmeniz gereken bağlı bulunduğunuz sektörü vergi – işletme düzenine kayıt ettirmiş olmanızdır. Örnek:
NACE kodu 104101 olan Ayçiçek yağı imalatı alanında vergi dairesinde mükellefsiniz. Ama siz tüketici elektroniği satıyorsunuz. Bu durumda faaliyet alanınız dışında bir ticaret yapıyorsunuz ki bu kati suretle olmaz. Başkaca ne tür sektörlerde alım satım yaparak çalışacaksanız bunu beyan etmek ve kaydetmek zorundasınız. Çalışacağınız sektöre en yakın genel faaliyet alanlarını belirlemelisiniz.
Ayrıca daha sonra tekrar değinilecek olan “ticari sicil” konusunda bir probleminiz olmamalıdır.
Bir işletmeniz var ancak ticari faaliyetlerinize başlamadınız ya da yeni başladınız. Geçmişe sahip olmayan firmanın yaşayabileceği bir takım kısıtlamalar ve sorunlar olabilir:
Örneğin; bankadan kredi desteği almanız gerekiyor. Ama bankadaki müşteri ilişkileri personeli sizin firma adına ticari, kayda değer bir geçmişiniz olmadığını görüyor. İstediğiniz oranda veya hiç kredi alamayabilirsiniz.
Bir başka örnek; e-ticaret yapacaksınız, doğal olarak bankalardan sanalpos hizmeti almalısınız. Bu sayede kullanıcılar kredi kartıyla ödeme yapacak. Eğer yeni bir firma iseniz yukardaki sebeplerden ötürü banka sizin sanalpos ile yapacağınız belirsiz ciroyu riskli hizmet olarak görüp vereceği sanalpos hizmetini sınırlandırabilir veya ek kullanım ücreti talep eder. Pek çok yüksek ciroya sahip firma sanalpos hizmeti için ek bir ücret ödemez (komisyon oranları – kesintiler hariç) Yine yeterli görülmeyen ticari geçmişiniz size kredi komisyon oranları olarak geri yansıyabilir. Bu sebeplerle ivme kazanmış bir ticaret hane olmak avantaj sağlayacaktır. Diğer şekilde de üzülmemelisiniz. Bu uzun bir süreç değildir. Sanalpostan çekilen kartların ödemesini peşin almak yerine 30 gün blokede tutabilirsiniz. Kapıda ödeme, paypal gibi alternatif yollar da sizi yarı yolda bırakmaz.
Tüm bu “her işletme için gerekli” ayrıntılardan sonra e-ticaret konusunda asıl kritik aşamalar başlıyor.
Tedarik sistemini 2 şekilde çözebilirsiniz.
1) Tedarikçi XML Kaynağı
2) Stok – depo sistemi ile muhasebe yazılımları
E-ticaret portalınızda yayınlanacak ve satışa sunulacak ürünler için bir tedarik yönetimine ihtiyaç duyacaksınız. Tüm ürünleriniz yalnızca bir tedarikçiden geliyorsa işiniz bir nebze daha kolay. Ancak birden fazla tedarikçiniz varsa; yeni ürünleri, artan ve azalan stokları, ürün alt değerlerini (beden, renk, numara v.b) çok dikkatli takip etmeniz gerekiyor. Bu noktada XML entegrasyonları tabiki sektörün olmazsa olmazı konumundadır. Tedarik hizmetini aldığınız firmanın kendi e-ticaret veya dijital ürün katalog sistemi düzgün bir XML çıktısı veriyorsa bunu kendi sisteminize entegre edebilirsiniz. Her ürün değişikliğinde tedarikçi XML dosyasını güncelleyecektir, her değişiklik sonrası siz de kendi portalınız üzerinden ilgili tedarikçinin XML kaynağından verileri tekrar çekebilirsiniz.
Tedarik konusunda depolama – stokta tutma şansınız varsa, ofis içinde kullandığınız muhasebe – stok programı ile e-ticaret sisteminizi entegre çalıştırabilirsiniz. Örneğin firma olarak Vega yazılım kullandığınızı varsayalım. Pek çok e-ticaret yazılımı artık sektörel yazılımlarla entegre çalışabilmektedir. Ofis yazılımına girdiğiniz stok kartları ve ürünler, belirlediğiniz özel kodlara göre e-ticaret sisteminize otomatik olarak kaydolmaktadır. Bu noktadan sonra yapmanız gereken ürün resimlerinizi güncellemek olacaktır. Örnek olarak Proticaret muhasebe yazılım entegrasyonlarını inceleyebilirsiniz. Vega yazılım, Mikro, Logo, Nebim, Netsis gibi sektörde öncü yazılımlarla entegrasyonu bulunmaktadır. Aynı zamanda bu yazılımlar, e-ticaret portalınız üzerinden yapılan satışları muhasebe programınızdan düşerek stokları koordine etmenizi, faturalandırmanızı da sağlamaktadır.
Faaliyetini sürdüreceğiniz ürün grubu hakkında tedarik yönetimi alanındaki planlamanızı yaptıktan sonra ilk araştıracağınız şey hangi E-Ticaret sistemini kullanmanız gerektiğidir. En kritik tercihi bu noktada yapmaktasınız.
E-ticaret yazılımlarını 2 ana kategoriye ayırabiliriz:
1) Kiralık e-ticaret portalları (scriptleri)
Kiralik e-ticaret yazılımları, ilgili yazılım firmasının belirlediği sunucularda, kaynak kodlara erişimizin olmadan sunulan yazılımlardır. Farklı özelliklerde paketler, her paket için ödemeniz gereken bir tutar ve yıllık kiralama bedelleri vardır.
Örneğin; X yazılımına ait Pro paketi 1400 TL, ikinci yıl ve sonraki yıllar, 500 TL + KDV kiralama masrafınız bulunmaktadır. Fiyatlar paket özelliklerine göre değişmektedir. Yazılım firmasının sizin ihtiyaç duyabileceğinizi düşündüğü tüm gereksinimleri hazır tutan bir yazılımla satış yapacaksınız. Sitenizle ilgili soru veya sorunlarda ilgili firmayı doğrudan muhatab alıyorsunuz. Çeşitli teknik destek sözleşmeleri ile sorunlarınıza müdahil olmaktadırlar. Kiralık sistemlerde en çok dikkat edilmesi gereken husus bu noktada başlıyor. E-ticaretin kompleks bir sistem olduğunu ve belirsiz gereksinimlere ihtiyaç duyabileceğinizi unutmamalısınız. Teknik destek bu aşamada büyük önem arz ediyor. Ne gibi ihtiyaçlarınız olabileceğiniz basit bir dille anlatalım:
Tekstil sektöründe bir e-ticaret portalını kiralık yazılımınızla yayınlıyorsunuz. Tekstil sektöründe iç giyim üzerine faaliyet gösterdiğinizi farzedelim. E-ticaret portalınız kiralık yazılım firmasının sağladığı klasik görünüme (tema – arayüze) sahip. Siz iç giyim için daha büyük boyutlarda ürün resminin vitrinde görünmesini istiyorsunuz. Böyle bir durumda yazılım firması size yeniden arayüz yapmak durumunda kalacaktır. Kaynak dosyalara bağlanarak ciddi tipografik değişiklikleri kendiniz yapamazsınız. Bu durum yatırım maaliyetlerinizi artıracaktır. İstediğiniz basitte olsa her değişiklikliği istediğiniz zaman yaptıramazsınız. Yazılım firması haklı olarak size sunduğu paket dışında plansız özelleştirme yapmayacaktır. Yaptığı özelleştirmelerse size göre yüksek fiyatlar olabilir. Pek çok e-ticaret portalı işleten kişi ya da firma, sıklıkla sitesinize müdahaleler isteyebilir. (header alanlarında sosyal ağlar, modüller dışında kalan kısımlarda resim, video v.b.) Kiralık sistem kullanan pek çok kullanıcı bu tür sorunları dile getirmektedir. Bu noktada yazılım firması “her küçük değişikliğe müdahale edemeyeceğini” haklı olarak beyan eder. Anlık kişiselleştirme yapmak istiyorsanız kendinize ait bir yazılım veya kaynak dosyaları görebileceğiniz bir script kullanmalısınız. Özetlemek gerekirse; kiralık e-ticaret portallarında mutlak suretle talep edeceğiniz küçük değişiklikleri yapma imkanını bulmanız zordur.
2) Açık kaynak kodlu – ücretsiz yazılımlar
Örnekleri; Proticaret, Opencart, Magento v.b. yazılımlardır. Proticaret yerli, magento ve opencart gibi yazılımlar yabancı menşeyli scriptlerdir. Açık kaynak koddan kasıt, lisans bilgilerini de içine alan çekirdek kodlar değildir elbet. Sistemin özelleştirilebilir, geliştirmeler için ihtiyaç duyulan veritabanı ve kaynak dosyalarıdır. Yeni katmanlar, dosyalar için javascript, ajax uygulamaları kullanabileceğiniz, veritabanı bağlantılarıyla uygulama geliştirebileceğiniz, kendi sunucunuzda veya istediğiniz hostingte barındırma ve yedekleme işlemlerini yapabileceğiniz sistemlerdir. Bu işletmenize daha çok esneklik katar. Teknik açıdan yeterli bir personel bu tür özelleştirmeleri üretici yazılım firmasına ihtiyaç duymadan yapabilir.
Kiralık e-ticaret portalları gibi bu sistemlerin de belli başlı açmazları olabilir.
Örneğin teknik destek; kullandığınız ücretsiz yazılım, yerli bir yazılım değilse, geliştirici ve üretici desteğinde olmayan bu yazılım için uygulama geliştirmeniz ya da bir takım konularda açıklama, destek bulmanız zorlaşır. En kritik konu ise sanalposlarda yaşanır. Yabancı bir ücretsiz yazılım doğal olarak Türkiye’de bulunan bankalar için entegrasyon yapmaz. Sanalpos entegrasyonlarınızı ilgili yazılım üzerine çalışan firma ya da freelance yazılımcılardan temin etme yoluna gitmeniz gerekir. Kurumsal destek almakta zorlanacağınız bu belirsiz durum, bankaların sanalposlarını değiştirmesi veya yazılımın güncellenmesi ile kritik soruna dönüşür.
Eğer ücretsiz ve/veya açık kaynak kodlu yazılımınız, yerli bir yazılım ise sanalpos gibi kritik hizmetler yazılım firması tarafından güncellemelere otomatik dahil edilir. (Örneğim; Proticaret) Özelleştirmenin de üzerinde çekirdek kodları ilgilendiren kritik uygulama ve modüller yine geliştirici tarafından sağlandığı için yabancı yazılımlarda yaşadığınız sıkıntıları büyük oranda yaşamazsınız.
Yani Türk kaynaklı bir e-ticaret yazılımı; kiralık yazılımların sunduğu kurumsal destek ile ücretsiz yazılımların sunduğu özelleştirme opsiyonunu size sağlamış olur. Yine kiralık sistemlerde bulunan özelleştirme maaliyetlerinizi büyük oranda düşürerek teknik desteğin yanında maaliyet desteği de sunmuş olur.
Gelinen bu noktada yerli – özelleştirilebilir yazılım kullanmanız gerek maaliyet, gerekse de kullanım açısından büyük kolaylık sağlamaktadır. Tabiki bu sizin “değerlendirebilme” yeteneğinize bağlı bir durum olarak artar. Bunun içinse planlama gerekir. Proticaret bu kriterlerde projeniz için idealdir. Şimdi de planlamamıza göz atalım.
Tedarik yönetimizi ve e-ticaret yazılımızı belirlediğinizi düşünerek üçüncü aşamaya geçiyoruz. Bu aşamada “özelleştirilebilir yerli yazılım” kullandığınızı, somut olarak da Promist. A.Ş tarafından hazırlanan Proticare yazılımını kullandığımızı farzedelim. Bu sayede sınırlara çok takılmadan portalımızı stratejimize göre özelleştirip kendimize yol haritası belirleyebiliriz.
Artık e-ticaret pazarına girmek istiyorsunuz. Tedarik ettiğiniz ürünleri hangi şartlarda, hangi yollarla ülke genelinde satışa sunacağınıza karar veriyorsunuz. Öncelikle satacağınız ürünlerin pazar payı, rekabet kriterlerine bakmanız gerekir. Rakiplerinizle karşılaştırma, sektörün gereksinimleri gibi konularda bir iş planına ihtiyacınız var. Bunu temel gereksinimlerden üst düzeyde raporlara kadar geniş ölçüde farklı yöntemlerle yapabilir, yaptırabilirsiniz.
Öncelikle SWOT analizi yaptırmanız ve yapmanız önerilir. Peki, SWOT analizi nedir?
Strengths (Güçlü yönler) Weaknesses (Zayıflıklar), Opportunities (Fırsatlar), Threats (Tehditler)
Swot Analizi
Yani yapacağınız işe göre işletmenizin güçlü olduğunu düşündüğünüz yönler ve rakiplarinizle aranızdaki güç farkıdır. Rakiplerinize karşı zayıflıklarınız – işletme olarak eksiklikleriniz ve piyasanın rekabet koşulları içindeki fırsat – tehdit kriterlerinden oluşan bir dizi kriterin analizdir. Bunu kendiniz mümkün olan en objektif şekilde hazırlayabilirsiniz veya işinde uzmanlaşmış bir danışmanlık şirketine mevcut pozisyonunuzu açıklayarak rapor hazırlamasını isteyebilirsiniz. Detaylı bir çalışma yapmanız önerilir. İlerleyen süreçlerde önüne çıkacak zorlukları önceden kurgulamış olacaksınız. Sürprizlerle karşılaşma şansınız azalır.
Piyasa şartları ve rakiplerine karşı oluşturacağınız analizler sonrasında bir iş planı ve stratejiye ihtiyaç duyacaksınız. Genel hatlarıyla şu konularda ne şekilde hareket etmeniz gerektiğini hesaplamalısınız:
- Portalınıza erişilebilirlik, kullanım kolaylıkları (Portalınızın hiyerarşisi, sayfa düzeni)
- Hitab edilecek kullanıcı – müşteri kitlesi için içerik yönetimi
- Maaliyetine göre reklam kampanyaları (Adwords, portal reklamları, tv , gazete v.b.)
- Arama motoru optimizasyonları (SEO)
- Ziyaretçi , kullanıcı – müşteri döngüsü (Sitenizin daimi ziyaretçi ve bilinirliği)
Bu genel hatlar mutlak suretle üzerinde düşünmeniz gereken esaslardır. Ticari hesaplarınız, karlılık ve zarar durumu gibi kritik alanlarınızı elbette ayrıca hesaplamalısınız.
İlgili kriterler için belirli zaman aralıkları ile planlı şekilde çalışmalarınızı tamamlamalısınız. Örneğin personel yapılanması için üç ay, e-ticaret portalınızın erişilebilirlik kriterlerini tamamlamak için iki ay, içerik yönetimi için bir ay gibi.
Strateji için firmanızın rekabet koşullarındaki zayıflıklarınızı avantaja çevirebilirsiniz. Böyle söyleyince kolay, ancak nasıl olabilir?
Örneğin “alternatif pazarlar” olarak adlandırdığımız e-ticaret portalınız dışında başkaca portallarda ürünlerinizi satabilirsiniz. Bilindik ve kolay hesap edilir stratejiler dışında yazıyı anlamlandırmak adına strateji konusuna artık girebiliriz.
ALTERNATİF STRATEJİLER – ALTERNATİF PAZARLAR
Alternatif pazarlar elektronik ticarette dropshopping üzerine faaliyet gösteren, birden çok tedarikçi ve mağazaya sahip genel e-ticaret portallarıdır. (Ör; gittigidiyor, N11 v.b.) Bu e-ticaret portalları ülkenin farklı yerlerinden ürünlerini internet üzerinden satmak isteyen tedarikçilere bir alan tahsis ederek ürünlerini sergilemelerini sağlar. Ülke genelinde yaygın olarak kullanılan bu portallar, ürünlerinizi satmak için hazır ve geniş kitleler sunuyor.
Gitti Gidiyor Entegrasyonu
Gitti Gidiyor Entegrasyonu
Yalnızca Alternatif Pazar Üzerinden Çalışabilir miyim?
Ürünlerinizi kendinize ait bir e-ticaret portalı olmadan bu siteler üzerinden yayınlayarak satabilirsiniz. Ancak marka, bilinirlik adına hareket etmemiş olursunuz. Ve en önemlisi bu portallar üzerinde ürünlerinizi tek tek ekleyerek takip etmek durumunda kalacaksınız. Bizim amacımız e-ticaret portallarımızı tedarik portallarına entegre ederek pazar payını artırmaktır.
E-Ticaret Portalım ile Nasıl Kullanabilirim?
Proticaret E-ticaret sistemi üzerinde geliştirdiğimiz alternatif pazar entegrasyonları ile sitenize eklediğiniz ürünler otomatik olarak alternatif pazarlarda bulunan mağazalarınıza aktarılıyor. Bu alanlarda satılan ürünleriniz Proticaret sipariş sistemine düşerek stok – sipariş bilgilerini aktarıyor. Muhasebe entegrasyonlarıyla ürünlerinizi aynı anda tüm mağazalarınıza ekleyebilirsiniz.
Ne Elde Etmiş Olurum?
Proticaret sistemi üzerinde hazırlamış olduğumuz web servis api entegrasyon yazılımları ve geliştirmiş olduğumuz xml entegrasyonları sayesinde e-ticaret sitenizde bulunan ürünleri zahmetsiz bir şekilde alternatif pazarlara aktarabilirsiniz. Ürün satmak adına şimdiye dek geliştirilen klasik yöntemleri biliyorsunuz, google reklamları, SEO optimizasyonları ile arama motorları üzerinden müşteri kitlesi oluşturmak en bilinen yöntemdir. E-ticaret portalınız ne kadar kaliteli ve ürün portföyü ne kadar geniş olursa olsun müşterilerinize ulaşmanız için belli bir takım stratejiler edinmelisiniz. Bu stratejiler şimdiye dek yatırım maaliyeti yüksek, idaresi zor ve ciddi ekip yapılanması ihtiyacı olan yöntemlerdi. Bilişim dünyasındaki sektörel gelişmeler, e-ticaret sektörünün yaygınlaşması ve Proticaret gibi geliştirilebilir yazılımların yaygınlaşması artık bu yöntemleri daha kolay hale getirdi.
Alternatif pazarlardaki amacımız TV, internet reklamlarıyla ulusal ve uluslararası alanda popüler hale gelen e-ticaret platformlarından yararlanmaktır. Bunu yaparken firmanıza ait e-ticaret portalı için sermaye, yapılanma ve bilinirlik konularında önemli bir adım atmış olacaksınız.
Proticaret
Proticaret 2011 sonu 2012 yılının ilk günleri itibariyle ücretsiz dağıtımı yapılan bir e-ticaret (scripti) yazılımıdır. Bu tarihten önce diğer e-ticaret portalları gibi farklı paket özellikleriyle kiralık yazılım hizmeti vermekteydi.
Daha önceki benzer girişimler olan ve başarıya ulaşan Opencart, Magento gibi asıl yazılımı ücretli, kendilerine ait veya başkaca geliştiriciler tarafından hazırlanan içerikleri ücretli olmak üzere dağıtan bir yazılım haline geldi. Proje Promist A.Ş‘ye ait olup resmi web sayfası proticaret.org‘da ilgili projeye ait detaylar yayınlanmaktadır.
Proticaretin genel kullanımıyla ilgili açıklama, yönergelerin bulunduğu bir bilgi bankasına sahiptir. Bilgi bankası için tıklayınız
Yalnızca yazılı ve resim dokumanları değil, video dokumanlarla da içerikler hakkında geniş anlatım bulabilir, geliştirici olmak adına gereksinim duyulacak bilgilere video sayfalarından ulaşabilirsiniz. Proticaret video dokuman bankası için tıklayınız.
Bu proje dahilinde bir e-ticaret sitenin gereksinimleri tüm yönleriyle sağlanmaktadır. Geliştirici Proticaret (Promist A.Ş) yazılımla ilgili eklentiler, banka sanalposları, kurumsal destek gibi hizmetleri de aktif olarak vermektedir. Bu özellikleriyle Türkiye’de ilk yapılanma özelliğini taşıyor.
Yazının başlangıcında da bahsettiğimiz üzere kiralık ve ücretsiz e-ticaret yazılımlarının kendilerine göre bir takım açmazları bulunmaktadır. Proticaret projesinin en büyük özelliği iki farklı sistemin de eksik kısımlarını bünyesinde barındırarak düşük maaliyetli ve yüksek verimli, özelleştirilebilir bir yapı oluşturuyor olması. Üzerini kalın harflerle çizdiğimiz üzere “potansiyeli değerlendirme” gücüne sahip işletmeler Proticaret ile gerçek avantaj sağlayabilirler.
Proticaret her geçen gün kendini geliştiren, yazılım ekibiyle çözüm arayışları içinde bulunan ve Türkiye genelinde çözüm ortakları ile çalışan bir yazılım. Proticaret, yazılım geliştiriciler için gerektiğinde yapılacak eklenti adına gerekli “web servis” kodlarını da paylaşarak en üst düzeyde özelleştirmelere de olanak sağlıyor. Yılda en az 2 kez olmak üzere toplantı ve seminerler düzenlenmektedir.
Çözüm ortağı olarak Proticaret’in bize kattığı avantajları şöyle sıralayabiliriz.
- Düşük maaliyetle e-ticaret yazılımı
- Geliştirilebilir yapı, geliştirilebilir arayüz, proticaret tema özelliği
- Kendi sunucuzda barındırabilme
- Kurumsal destek alabilme
- Sanalposlarla otomatik ve ücretsiz entegrasyon
- Alternatif pazarlarda ürün satışı adına çalışabilen tek yazılım
- Bilinen üst düzey tüm ticari programlarla entegrasyon imkanı
- Yaygın kullanımı sayesinde doğrudan Proticaret kullanan tedarikçilerden ürün tedariği yapabilme
- Sektörel çözüm imkanı; çiçek, tekstil, yemek servisi, tablo, promosyon v.b sektör uygulamaları
- Birden fazla e-ticaret portalınızı tek çatıda yönetebilme (multi admin – tedarikçi yönetimi)
- B2B, b2C, fırsat sitesi gibi farklı konseptlerde çalışabilme özelliği
Başlıca bu özellikler firmaları çok çeşitli durumlarda personel, geliştirme, destek gibi konularda genel giderlerden büyük oranda kurtarmaktadır. Strateji olarak muadili yabancı e-ticaret portallarından en büyük farkı oluşturan bu özellikler yıllara yayıldığında ilerde geleceği parlak, güven veren bir yazılım izlenimi oluşturmaktadır.
Ayrıca Proticaret orta vadedeki planlarıyla yurt dışına açılma planları yapmaktadır. Bu aşamaya kadar farklı para birimleri, dil destekleri gibi opsiyonların temelini attı. Çözüm ortaklıkları, yaygın kullanım ve ilerleyen teknik destek gereksinimlerini artırdıktan sonra uluslararası üne kavuşması muhtemeldir.
Yaygınlaştıkta destek ağı ve çözüm kriterleri artan, daha sektörel ve esnek bir yazılım olacaktır. Rekabeti ve kaliteyi artıran bu durum, yazılımı kullanan e-ticaret portallarına orta ve uzun vadede de büyük kolaylıklar sağlayacaktır.
KaynakHocam hep merak ettiğim bir konudur. Atiyorum y firmaniz var. Sizin firmadan sipariş gecildi. Tedarikçi x firmasi doğrudan sizin paketinizle ürünü satin alana mi gönderiyor, yoksa size gönderiyor da siz mi satin alana gönderiyorsunuz. Bu tedarikçi XML entegrasyonun maliyeti var midir?
foxmuld3r adlı üyeden alıntı
Aşama aşama gitmenizde fayda var, en azından ilk 2 yıllık planınızı yapmalısınız. Bu süreçten sonra değiştirebilirsiniz. Aşağıda bu konuda başlangıç aşamasında kullanabileceğiniz sık sorulan sorulara cevaplar bulunuyor.
Proticaret ve E-Ticaret Sistemleri
Bilindiği üzere E-ticaret Türkiye’de de hızla yaygınlaşmaya başlayan bir sektör. Ve bir ticari fırsat alanı. Hal böyle olunca fırsatı değerlendirmek adına pek çok farklı türde girişimlere şahit oluyoruz. Henüz yurtdışındaki standartları yakalayabilmiş değiliz. Ancak dünyadan çok geride de değiliz. Pek çok başarılı girişim sonucu yalnızca bir kaç portalın elinde bulunduğu e-ticaret sektörü, ülkenin tüm noktalarına dağılmış durumda. E-ticaret için tedarik ve yazılım gibi altyapı geliştirmeleri hız kazanmış, geçmişte e-ticareti dışlayan büyük firmalar dahi bu sektöre girme mecburiyetini hissetmiştir. Bu yazımızda E-Ticaret hakkında önemli bir kaç konuya ve paralelinde Proticaret yazımı hakkında detaylara yer veriyoruz.
Büyük firmaların pazar payı, tedarik gücü, reklam ağı etkileriyle sektöre daha sağlam başladığı düşünülse de küçük girişimlerin etkisi de yadırganamaz. Ticareti kısıtlı coğrafi alanlardan çıkarıp tüm ülkeye yayılmasını sağlayan elektronik ticaret, yolunu ve yordamını bilen sayısız küçük işletmeyi de önemli başarılar elde etmek üzere omuzladı.
2013 sonu itibariyle firmalar mutlak suretle bu pazarda yer almaları gerektiğini öğrendi. Artık kimse e-ticaretin gerekliliği ve önemi hakkında sürüp giden gereksiz tartışmalarla ilgilenmiyor. Yaşadığımız son dönem itibariyle asıl tartışma e-ticaret sektörüne nasıl girilebileceği, nelerin yapılacağı ve nelerin asla yapılmayacağı etrafında dönüyor. Bu noktada özellikle kendi müşteri kitlemize hitab edecek bir dizi öneride bulunmak üzere bu makaleyi yazmayı uygun buldum.
Vergi mükellefiyeti, meslek grubu, bağlı buluğunuz NACE kodları, oda kaydınız olmalı. Öncelikle bir işletme sahibi olmalısınız. Burda dikkat etmeniz gereken bağlı bulunduğunuz sektörü vergi – işletme düzenine kayıt ettirmiş olmanızdır. Örnek:
NACE kodu 104101 olan Ayçiçek yağı imalatı alanında vergi dairesinde mükellefsiniz. Ama siz tüketici elektroniği satıyorsunuz. Bu durumda faaliyet alanınız dışında bir ticaret yapıyorsunuz ki bu kati suretle olmaz. Başkaca ne tür sektörlerde alım satım yaparak çalışacaksanız bunu beyan etmek ve kaydetmek zorundasınız. Çalışacağınız sektöre en yakın genel faaliyet alanlarını belirlemelisiniz.
Ayrıca daha sonra tekrar değinilecek olan “ticari sicil” konusunda bir probleminiz olmamalıdır.
Bir işletmeniz var ancak ticari faaliyetlerinize başlamadınız ya da yeni başladınız. Geçmişe sahip olmayan firmanın yaşayabileceği bir takım kısıtlamalar ve sorunlar olabilir:
Örneğin; bankadan kredi desteği almanız gerekiyor. Ama bankadaki müşteri ilişkileri personeli sizin firma adına ticari, kayda değer bir geçmişiniz olmadığını görüyor. İstediğiniz oranda veya hiç kredi alamayabilirsiniz.
Bir başka örnek; e-ticaret yapacaksınız, doğal olarak bankalardan sanalpos hizmeti almalısınız. Bu sayede kullanıcılar kredi kartıyla ödeme yapacak. Eğer yeni bir firma iseniz yukardaki sebeplerden ötürü banka sizin sanalpos ile yapacağınız belirsiz ciroyu riskli hizmet olarak görüp vereceği sanalpos hizmetini sınırlandırabilir veya ek kullanım ücreti talep eder. Pek çok yüksek ciroya sahip firma sanalpos hizmeti için ek bir ücret ödemez (komisyon oranları – kesintiler hariç) Yine yeterli görülmeyen ticari geçmişiniz size kredi komisyon oranları olarak geri yansıyabilir. Bu sebeplerle ivme kazanmış bir ticaret hane olmak avantaj sağlayacaktır. Diğer şekilde de üzülmemelisiniz. Bu uzun bir süreç değildir. Sanalpostan çekilen kartların ödemesini peşin almak yerine 30 gün blokede tutabilirsiniz. Kapıda ödeme, paypal gibi alternatif yollar da sizi yarı yolda bırakmaz.
Tüm bu “her işletme için gerekli” ayrıntılardan sonra e-ticaret konusunda asıl kritik aşamalar başlıyor.
Tedarik sistemini 2 şekilde çözebilirsiniz.
1) Tedarikçi XML Kaynağı
2) Stok – depo sistemi ile muhasebe yazılımları
E-ticaret portalınızda yayınlanacak ve satışa sunulacak ürünler için bir tedarik yönetimine ihtiyaç duyacaksınız. Tüm ürünleriniz yalnızca bir tedarikçiden geliyorsa işiniz bir nebze daha kolay. Ancak birden fazla tedarikçiniz varsa; yeni ürünleri, artan ve azalan stokları, ürün alt değerlerini (beden, renk, numara v.b) çok dikkatli takip etmeniz gerekiyor. Bu noktada XML entegrasyonları tabiki sektörün olmazsa olmazı konumundadır. Tedarik hizmetini aldığınız firmanın kendi e-ticaret veya dijital ürün katalog sistemi düzgün bir XML çıktısı veriyorsa bunu kendi sisteminize entegre edebilirsiniz. Her ürün değişikliğinde tedarikçi XML dosyasını güncelleyecektir, her değişiklik sonrası siz de kendi portalınız üzerinden ilgili tedarikçinin XML kaynağından verileri tekrar çekebilirsiniz.
Tedarik konusunda depolama – stokta tutma şansınız varsa, ofis içinde kullandığınız muhasebe – stok programı ile e-ticaret sisteminizi entegre çalıştırabilirsiniz. Örneğin firma olarak Vega yazılım kullandığınızı varsayalım. Pek çok e-ticaret yazılımı artık sektörel yazılımlarla entegre çalışabilmektedir. Ofis yazılımına girdiğiniz stok kartları ve ürünler, belirlediğiniz özel kodlara göre e-ticaret sisteminize otomatik olarak kaydolmaktadır. Bu noktadan sonra yapmanız gereken ürün resimlerinizi güncellemek olacaktır. Örnek olarak Proticaret muhasebe yazılım entegrasyonlarını inceleyebilirsiniz. Vega yazılım, Mikro, Logo, Nebim, Netsis gibi sektörde öncü yazılımlarla entegrasyonu bulunmaktadır. Aynı zamanda bu yazılımlar, e-ticaret portalınız üzerinden yapılan satışları muhasebe programınızdan düşerek stokları koordine etmenizi, faturalandırmanızı da sağlamaktadır.
Faaliyetini sürdüreceğiniz ürün grubu hakkında tedarik yönetimi alanındaki planlamanızı yaptıktan sonra ilk araştıracağınız şey hangi E-Ticaret sistemini kullanmanız gerektiğidir. En kritik tercihi bu noktada yapmaktasınız.
E-ticaret yazılımlarını 2 ana kategoriye ayırabiliriz:
1) Kiralık e-ticaret portalları (scriptleri)
Kiralik e-ticaret yazılımları, ilgili yazılım firmasının belirlediği sunucularda, kaynak kodlara erişimizin olmadan sunulan yazılımlardır. Farklı özelliklerde paketler, her paket için ödemeniz gereken bir tutar ve yıllık kiralama bedelleri vardır.
Örneğin; X yazılımına ait Pro paketi 1400 TL, ikinci yıl ve sonraki yıllar, 500 TL + KDV kiralama masrafınız bulunmaktadır. Fiyatlar paket özelliklerine göre değişmektedir. Yazılım firmasının sizin ihtiyaç duyabileceğinizi düşündüğü tüm gereksinimleri hazır tutan bir yazılımla satış yapacaksınız. Sitenizle ilgili soru veya sorunlarda ilgili firmayı doğrudan muhatab alıyorsunuz. Çeşitli teknik destek sözleşmeleri ile sorunlarınıza müdahil olmaktadırlar. Kiralık sistemlerde en çok dikkat edilmesi gereken husus bu noktada başlıyor. E-ticaretin kompleks bir sistem olduğunu ve belirsiz gereksinimlere ihtiyaç duyabileceğinizi unutmamalısınız. Teknik destek bu aşamada büyük önem arz ediyor. Ne gibi ihtiyaçlarınız olabileceğiniz basit bir dille anlatalım:
Tekstil sektöründe bir e-ticaret portalını kiralık yazılımınızla yayınlıyorsunuz. Tekstil sektöründe iç giyim üzerine faaliyet gösterdiğinizi farzedelim. E-ticaret portalınız kiralık yazılım firmasının sağladığı klasik görünüme (tema – arayüze) sahip. Siz iç giyim için daha büyük boyutlarda ürün resminin vitrinde görünmesini istiyorsunuz. Böyle bir durumda yazılım firması size yeniden arayüz yapmak durumunda kalacaktır. Kaynak dosyalara bağlanarak ciddi tipografik değişiklikleri kendiniz yapamazsınız. Bu durum yatırım maaliyetlerinizi artıracaktır. İstediğiniz basitte olsa her değişiklikliği istediğiniz zaman yaptıramazsınız. Yazılım firması haklı olarak size sunduğu paket dışında plansız özelleştirme yapmayacaktır. Yaptığı özelleştirmelerse size göre yüksek fiyatlar olabilir. Pek çok e-ticaret portalı işleten kişi ya da firma, sıklıkla sitesinize müdahaleler isteyebilir. (header alanlarında sosyal ağlar, modüller dışında kalan kısımlarda resim, video v.b.) Kiralık sistem kullanan pek çok kullanıcı bu tür sorunları dile getirmektedir. Bu noktada yazılım firması “her küçük değişikliğe müdahale edemeyeceğini” haklı olarak beyan eder. Anlık kişiselleştirme yapmak istiyorsanız kendinize ait bir yazılım veya kaynak dosyaları görebileceğiniz bir script kullanmalısınız. Özetlemek gerekirse; kiralık e-ticaret portallarında mutlak suretle talep edeceğiniz küçük değişiklikleri yapma imkanını bulmanız zordur.
2) Açık kaynak kodlu – ücretsiz yazılımlar
Örnekleri; Proticaret, Opencart, Magento v.b. yazılımlardır. Proticaret yerli, magento ve opencart gibi yazılımlar yabancı menşeyli scriptlerdir. Açık kaynak koddan kasıt, lisans bilgilerini de içine alan çekirdek kodlar değildir elbet. Sistemin özelleştirilebilir, geliştirmeler için ihtiyaç duyulan veritabanı ve kaynak dosyalarıdır. Yeni katmanlar, dosyalar için javascript, ajax uygulamaları kullanabileceğiniz, veritabanı bağlantılarıyla uygulama geliştirebileceğiniz, kendi sunucunuzda veya istediğiniz hostingte barındırma ve yedekleme işlemlerini yapabileceğiniz sistemlerdir. Bu işletmenize daha çok esneklik katar. Teknik açıdan yeterli bir personel bu tür özelleştirmeleri üretici yazılım firmasına ihtiyaç duymadan yapabilir.
Kiralık e-ticaret portalları gibi bu sistemlerin de belli başlı açmazları olabilir.
Örneğin teknik destek; kullandığınız ücretsiz yazılım, yerli bir yazılım değilse, geliştirici ve üretici desteğinde olmayan bu yazılım için uygulama geliştirmeniz ya da bir takım konularda açıklama, destek bulmanız zorlaşır. En kritik konu ise sanalposlarda yaşanır. Yabancı bir ücretsiz yazılım doğal olarak Türkiye’de bulunan bankalar için entegrasyon yapmaz. Sanalpos entegrasyonlarınızı ilgili yazılım üzerine çalışan firma ya da freelance yazılımcılardan temin etme yoluna gitmeniz gerekir. Kurumsal destek almakta zorlanacağınız bu belirsiz durum, bankaların sanalposlarını değiştirmesi veya yazılımın güncellenmesi ile kritik soruna dönüşür.
Eğer ücretsiz ve/veya açık kaynak kodlu yazılımınız, yerli bir yazılım ise sanalpos gibi kritik hizmetler yazılım firması tarafından güncellemelere otomatik dahil edilir. (Örneğim; Proticaret) Özelleştirmenin de üzerinde çekirdek kodları ilgilendiren kritik uygulama ve modüller yine geliştirici tarafından sağlandığı için yabancı yazılımlarda yaşadığınız sıkıntıları büyük oranda yaşamazsınız.
Yani Türk kaynaklı bir e-ticaret yazılımı; kiralık yazılımların sunduğu kurumsal destek ile ücretsiz yazılımların sunduğu özelleştirme opsiyonunu size sağlamış olur. Yine kiralık sistemlerde bulunan özelleştirme maaliyetlerinizi büyük oranda düşürerek teknik desteğin yanında maaliyet desteği de sunmuş olur.
Gelinen bu noktada yerli – özelleştirilebilir yazılım kullanmanız gerek maaliyet, gerekse de kullanım açısından büyük kolaylık sağlamaktadır. Tabiki bu sizin “değerlendirebilme” yeteneğinize bağlı bir durum olarak artar. Bunun içinse planlama gerekir. Proticaret bu kriterlerde projeniz için idealdir. Şimdi de planlamamıza göz atalım.
Tedarik yönetimizi ve e-ticaret yazılımızı belirlediğinizi düşünerek üçüncü aşamaya geçiyoruz. Bu aşamada “özelleştirilebilir yerli yazılım” kullandığınızı, somut olarak da Promist. A.Ş tarafından hazırlanan Proticare yazılımını kullandığımızı farzedelim. Bu sayede sınırlara çok takılmadan portalımızı stratejimize göre özelleştirip kendimize yol haritası belirleyebiliriz.
Artık e-ticaret pazarına girmek istiyorsunuz. Tedarik ettiğiniz ürünleri hangi şartlarda, hangi yollarla ülke genelinde satışa sunacağınıza karar veriyorsunuz. Öncelikle satacağınız ürünlerin pazar payı, rekabet kriterlerine bakmanız gerekir. Rakiplerinizle karşılaştırma, sektörün gereksinimleri gibi konularda bir iş planına ihtiyacınız var. Bunu temel gereksinimlerden üst düzeyde raporlara kadar geniş ölçüde farklı yöntemlerle yapabilir, yaptırabilirsiniz.
Öncelikle SWOT analizi yaptırmanız ve yapmanız önerilir. Peki, SWOT analizi nedir?
Strengths (Güçlü yönler) Weaknesses (Zayıflıklar), Opportunities (Fırsatlar), Threats (Tehditler)
Swot Analizi
Yani yapacağınız işe göre işletmenizin güçlü olduğunu düşündüğünüz yönler ve rakiplarinizle aranızdaki güç farkıdır. Rakiplerinize karşı zayıflıklarınız – işletme olarak eksiklikleriniz ve piyasanın rekabet koşulları içindeki fırsat – tehdit kriterlerinden oluşan bir dizi kriterin analizdir. Bunu kendiniz mümkün olan en objektif şekilde hazırlayabilirsiniz veya işinde uzmanlaşmış bir danışmanlık şirketine mevcut pozisyonunuzu açıklayarak rapor hazırlamasını isteyebilirsiniz. Detaylı bir çalışma yapmanız önerilir. İlerleyen süreçlerde önüne çıkacak zorlukları önceden kurgulamış olacaksınız. Sürprizlerle karşılaşma şansınız azalır.
Piyasa şartları ve rakiplerine karşı oluşturacağınız analizler sonrasında bir iş planı ve stratejiye ihtiyaç duyacaksınız. Genel hatlarıyla şu konularda ne şekilde hareket etmeniz gerektiğini hesaplamalısınız:
- Portalınıza erişilebilirlik, kullanım kolaylıkları (Portalınızın hiyerarşisi, sayfa düzeni)
- Hitab edilecek kullanıcı – müşteri kitlesi için içerik yönetimi
- Maaliyetine göre reklam kampanyaları (Adwords, portal reklamları, tv , gazete v.b.)
- Arama motoru optimizasyonları (SEO)
- Ziyaretçi , kullanıcı – müşteri döngüsü (Sitenizin daimi ziyaretçi ve bilinirliği)
Bu genel hatlar mutlak suretle üzerinde düşünmeniz gereken esaslardır. Ticari hesaplarınız, karlılık ve zarar durumu gibi kritik alanlarınızı elbette ayrıca hesaplamalısınız.
İlgili kriterler için belirli zaman aralıkları ile planlı şekilde çalışmalarınızı tamamlamalısınız. Örneğin personel yapılanması için üç ay, e-ticaret portalınızın erişilebilirlik kriterlerini tamamlamak için iki ay, içerik yönetimi için bir ay gibi.
Strateji için firmanızın rekabet koşullarındaki zayıflıklarınızı avantaja çevirebilirsiniz. Böyle söyleyince kolay, ancak nasıl olabilir?
Örneğin “alternatif pazarlar” olarak adlandırdığımız e-ticaret portalınız dışında başkaca portallarda ürünlerinizi satabilirsiniz. Bilindik ve kolay hesap edilir stratejiler dışında yazıyı anlamlandırmak adına strateji konusuna artık girebiliriz.
ALTERNATİF STRATEJİLER – ALTERNATİF PAZARLAR
Alternatif pazarlar elektronik ticarette dropshopping üzerine faaliyet gösteren, birden çok tedarikçi ve mağazaya sahip genel e-ticaret portallarıdır. (Ör; gittigidiyor, N11 v.b.) Bu e-ticaret portalları ülkenin farklı yerlerinden ürünlerini internet üzerinden satmak isteyen tedarikçilere bir alan tahsis ederek ürünlerini sergilemelerini sağlar. Ülke genelinde yaygın olarak kullanılan bu portallar, ürünlerinizi satmak için hazır ve geniş kitleler sunuyor.
Gitti Gidiyor Entegrasyonu
Gitti Gidiyor Entegrasyonu
Yalnızca Alternatif Pazar Üzerinden Çalışabilir miyim?
Ürünlerinizi kendinize ait bir e-ticaret portalı olmadan bu siteler üzerinden yayınlayarak satabilirsiniz. Ancak marka, bilinirlik adına hareket etmemiş olursunuz. Ve en önemlisi bu portallar üzerinde ürünlerinizi tek tek ekleyerek takip etmek durumunda kalacaksınız. Bizim amacımız e-ticaret portallarımızı tedarik portallarına entegre ederek pazar payını artırmaktır.
E-Ticaret Portalım ile Nasıl Kullanabilirim?
Proticaret E-ticaret sistemi üzerinde geliştirdiğimiz alternatif pazar entegrasyonları ile sitenize eklediğiniz ürünler otomatik olarak alternatif pazarlarda bulunan mağazalarınıza aktarılıyor. Bu alanlarda satılan ürünleriniz Proticaret sipariş sistemine düşerek stok – sipariş bilgilerini aktarıyor. Muhasebe entegrasyonlarıyla ürünlerinizi aynı anda tüm mağazalarınıza ekleyebilirsiniz.
Ne Elde Etmiş Olurum?
Proticaret sistemi üzerinde hazırlamış olduğumuz web servis api entegrasyon yazılımları ve geliştirmiş olduğumuz xml entegrasyonları sayesinde e-ticaret sitenizde bulunan ürünleri zahmetsiz bir şekilde alternatif pazarlara aktarabilirsiniz. Ürün satmak adına şimdiye dek geliştirilen klasik yöntemleri biliyorsunuz, google reklamları, SEO optimizasyonları ile arama motorları üzerinden müşteri kitlesi oluşturmak en bilinen yöntemdir. E-ticaret portalınız ne kadar kaliteli ve ürün portföyü ne kadar geniş olursa olsun müşterilerinize ulaşmanız için belli bir takım stratejiler edinmelisiniz. Bu stratejiler şimdiye dek yatırım maaliyeti yüksek, idaresi zor ve ciddi ekip yapılanması ihtiyacı olan yöntemlerdi. Bilişim dünyasındaki sektörel gelişmeler, e-ticaret sektörünün yaygınlaşması ve Proticaret gibi geliştirilebilir yazılımların yaygınlaşması artık bu yöntemleri daha kolay hale getirdi.
Alternatif pazarlardaki amacımız TV, internet reklamlarıyla ulusal ve uluslararası alanda popüler hale gelen e-ticaret platformlarından yararlanmaktır. Bunu yaparken firmanıza ait e-ticaret portalı için sermaye, yapılanma ve bilinirlik konularında önemli bir adım atmış olacaksınız.
Proticaret
Proticaret 2011 sonu 2012 yılının ilk günleri itibariyle ücretsiz dağıtımı yapılan bir e-ticaret (scripti) yazılımıdır. Bu tarihten önce diğer e-ticaret portalları gibi farklı paket özellikleriyle kiralık yazılım hizmeti vermekteydi.
Daha önceki benzer girişimler olan ve başarıya ulaşan Opencart, Magento gibi asıl yazılımı ücretli, kendilerine ait veya başkaca geliştiriciler tarafından hazırlanan içerikleri ücretli olmak üzere dağıtan bir yazılım haline geldi. Proje Promist A.Ş‘ye ait olup resmi web sayfası proticaret.org‘da ilgili projeye ait detaylar yayınlanmaktadır.
Proticaretin genel kullanımıyla ilgili açıklama, yönergelerin bulunduğu bir bilgi bankasına sahiptir. Bilgi bankası için tıklayınız
Yalnızca yazılı ve resim dokumanları değil, video dokumanlarla da içerikler hakkında geniş anlatım bulabilir, geliştirici olmak adına gereksinim duyulacak bilgilere video sayfalarından ulaşabilirsiniz. Proticaret video dokuman bankası için tıklayınız.
Bu proje dahilinde bir e-ticaret sitenin gereksinimleri tüm yönleriyle sağlanmaktadır. Geliştirici Proticaret (Promist A.Ş) yazılımla ilgili eklentiler, banka sanalposları, kurumsal destek gibi hizmetleri de aktif olarak vermektedir. Bu özellikleriyle Türkiye’de ilk yapılanma özelliğini taşıyor.
Yazının başlangıcında da bahsettiğimiz üzere kiralık ve ücretsiz e-ticaret yazılımlarının kendilerine göre bir takım açmazları bulunmaktadır. Proticaret projesinin en büyük özelliği iki farklı sistemin de eksik kısımlarını bünyesinde barındırarak düşük maaliyetli ve yüksek verimli, özelleştirilebilir bir yapı oluşturuyor olması. Üzerini kalın harflerle çizdiğimiz üzere “potansiyeli değerlendirme” gücüne sahip işletmeler Proticaret ile gerçek avantaj sağlayabilirler.
Proticaret her geçen gün kendini geliştiren, yazılım ekibiyle çözüm arayışları içinde bulunan ve Türkiye genelinde çözüm ortakları ile çalışan bir yazılım. Proticaret, yazılım geliştiriciler için gerektiğinde yapılacak eklenti adına gerekli “web servis” kodlarını da paylaşarak en üst düzeyde özelleştirmelere de olanak sağlıyor. Yılda en az 2 kez olmak üzere toplantı ve seminerler düzenlenmektedir.
Çözüm ortağı olarak Proticaret’in bize kattığı avantajları şöyle sıralayabiliriz.
- Düşük maaliyetle e-ticaret yazılımı
- Geliştirilebilir yapı, geliştirilebilir arayüz, proticaret tema özelliği
- Kendi sunucuzda barındırabilme
- Kurumsal destek alabilme
- Sanalposlarla otomatik ve ücretsiz entegrasyon
- Alternatif pazarlarda ürün satışı adına çalışabilen tek yazılım
- Bilinen üst düzey tüm ticari programlarla entegrasyon imkanı
- Yaygın kullanımı sayesinde doğrudan Proticaret kullanan tedarikçilerden ürün tedariği yapabilme
- Sektörel çözüm imkanı; çiçek, tekstil, yemek servisi, tablo, promosyon v.b sektör uygulamaları
- Birden fazla e-ticaret portalınızı tek çatıda yönetebilme (multi admin – tedarikçi yönetimi)
- B2B, b2C, fırsat sitesi gibi farklı konseptlerde çalışabilme özelliği
Başlıca bu özellikler firmaları çok çeşitli durumlarda personel, geliştirme, destek gibi konularda genel giderlerden büyük oranda kurtarmaktadır. Strateji olarak muadili yabancı e-ticaret portallarından en büyük farkı oluşturan bu özellikler yıllara yayıldığında ilerde geleceği parlak, güven veren bir yazılım izlenimi oluşturmaktadır.
Ayrıca Proticaret orta vadedeki planlarıyla yurt dışına açılma planları yapmaktadır. Bu aşamaya kadar farklı para birimleri, dil destekleri gibi opsiyonların temelini attı. Çözüm ortaklıkları, yaygın kullanım ve ilerleyen teknik destek gereksinimlerini artırdıktan sonra uluslararası üne kavuşması muhtemeldir.
Yaygınlaştıkta destek ağı ve çözüm kriterleri artan, daha sektörel ve esnek bir yazılım olacaktır. Rekabeti ve kaliteyi artıran bu durum, yazılımı kullanan e-ticaret portallarına orta ve uzun vadede de büyük kolaylıklar sağlayacaktır.
Kaynak