Dostum, ben sana yanlış bir yönlendirme yapmadığımdan eminim, fakat neyi deneyeceksiniz merak ettim?

Bakın, herkes için geçerli bir Adsense reçetesi yok. Ne diyor Adsense birebir (neredeyse): "yapılan her etkinlik tarafımızca izlenmekte birlikte, kötü niyetli olmasa da, tarafınızca yapılan işlemleri dikkate almadığımızı söyleyemeyiz".

Size bahsedeceğim yaşanmış iki örnek daha açıklayıcı bilgi verecektir sanıyorum:

1. X sitesi, politika ihlali nedeniyle Adsense banı aldı. Değil site, domain bile boşta ve hala banlı. Fakat site sahibi siteyi farklı bir domaine taşıdı ve taşıdıktan 2-3 gün sonra reklamları yeni siteye yerleştirdi. Bunun fark edilmesi de 3 ay sürdü ve o yeni site ve domain de aynı gerekçeyle banlandı. Fakat diğer sitelerindeki reklamlarda hiçbir sorun yok, demeyi isterdim, ama reklam yayınlarında bir sorun yok, fakat site sahibi, geçen seneye oranla artan hitlerine rağmen, neden kazançlarının böyle büyük bir düşüş yaşadığına anlam veremiyor. Ben de veremiyorum, nedense artık.

2. Y sitesi, onca emeğe, özgün çalışmaya ve tüm politik uyumluluğuna rağmen, onay alıp yayına başladıktan hemen sonra ban yedi ve bir daha da türlü çeşit yoldan itirazlara rağmen onay alamadı. Bu sitenin sahibi de, işin ucuna kaçıp bugün var yarın yok bir sunucuyu tercih ederken, sunucunun aynı zamanda s.pam kaynağı olarak mimlenmiş olduğunu bilmiyordu ve aynı zamanda arama sonuçlarında rakipsiz olduğu konularda bile neden 18. Sayfada çıktığına bir türlü anlam veremiyordu. Ben de öyle, nedense artık.

Şimdi bir mahzuru yoksa ben bir soru sorayım: Neyi deneyeceksiniz? İnorganik trafik, hit ve backlink, içerik, botlar, sosyal medya, vs. ise, diyeceğim odur ki bunlar Google'ın pek sevdiği konular. Yani bu türden fireleri bulup "halletmek" konusunda her geçen gün daha da uzmanlaşıyor. Bir de yaptığı işin boyutlarını düşününce (bilgi tekeli, reklam tekeli ve yönettiği paranın büyüklüğü) illüzyonun kralını döndüren "big brother" zannetmeyin ki bu hünerini bizim gibi küçük aktörlerle paylaşır...

Ne biliyoruz Google hakkında? Mesela o benim bu nick'imin ile aslında kime ait olduğunu, bir siteye girdiğimde fare hareketlerini değil gözlerimle sayfada hangi yolu izlediğimi, gözlük ve ayakkabı numaramı, sabah kahvaltıda ne yediğimi ve çayı mı yoksa kahveyi mi daha çok sevdiğimi...

Biz ise buz dağının görünen kısmından haberdarız. Onun biz fanilerle paylaştıklarını, hakkımızda bildiklerinin tamamı zannediyoruz hala.

Son söz, Google standartlarını, yaşadığımız ve hepimizin sanal değil, gerçek hayatının bir parçası olduğu siber dünyanın anayasası olarak okuyun lütfen. Deneyeceğiniz her ne ise, bu yasalar çerçevesinde kalsın.

Kolaylıklar ve başarılar.