Boşanmalara sosyal medyanın etkisi

Türkiye’de boşanma rakamlarında artış meydana geldi. Uzmanlar, boşanma nedenlerinin teknoloji, internet ve sosyal medya ile yaşanan doyumsuzluğun evliliklere yansıdığını söyledi.



Bursa Özel Hayat Hastanesi’nden Uzman Psikolog Dilek Kaymak, Türkiye’de istatistiklere bakıldığında boşanma oranlarının ciddi bir şekilde arttığını belirterek, “2013 yılında Türkiye geneline baktığımızda 108 bin çift, Bursa’da ise 3 bin 700 çift boşandı. 33 bin çift, evliliklerinin ilk 5 yılı içerisinde, 20 bin çift ise evliliklerinin 6 ile 10 yılı arasında boşandı. Bu rakamlar da gösteriyor ki, evliliğin ilk 5 yılı boşanma oranlarının daha fazla olduğu, çiftlerin birbirlerinden daha kolay vazgeçtiğini gösteriyor” dedi.

“ÇİFTLER ARTIK DOYUMSUZ OLDU”

Boşanma nedenlerin iki sebepten kaynaklandığını dile getiren Kaymak, “Çalışan kadın sayısının artmasıyla zorunluluk ortadan kalkıyor. Çünkü mecburiyet yok ortada. Eskilere bakıldığında ‘gelinlik ile girilen evden kefenle çıkılır’ zihniyeti vardı. Bu durum ortadan kalktı. Dolayısıyla kadınlar artık kendilerine güvenebiliyorlar. Çabuk da karar verebiliyor. Çiftler arasında bir doyumsuzluk, tatminsizlik oluşmaya başlıyor. Hayat teknoloji ile birlikte çok hızlı ilerliyor. Teknoloji insanları çabuk doyumsuzlaştırıyor ve tatminsizleşme artıyor. Yeni, eskimeyen kıyafetlerimiz olmasına rağmen onlardan çabuk sıkılıyoruz. Evliliklerde ilişkiler de böyle olmaya başlıyor” diye konuştu.

“EŞYALAR GİBİ EŞLERDEN DE SIKILIYORUZ”

Eşyalara yapılanın eşler için yapıldığını vurgulayan Kaymak, “İlişkilerimizi de çabuk yıpratıyoruz. Bu sefer de ilişkilerimizden çabuk vazgeçiyoruz. Sonra da suçu aşka atıyoruz. Aşkın bittiğini zannediyoruz. Eşleri aynı karakterde toplamaya çalışıyoruz. Hem çok kendinden emin, hem de baskın bir karakter olmasını istemiyoruz. Farklı özelliği aynı kişide bulamayınca farklı arayışlar içerisine giriyoruz. Bu da boşanma oranlarını da arttırmış oluyor” şeklinde konuştu.

“SOSYAL MEDYA ALDATMA VE BOŞANMALARI ARTTIRDI”

Sosyal medyanın ciddi manada yaşamın içerisine girdiğine de dikkat çeken kaymak, şunları kaydetti;

“İnternet, aldatma oranlarını da artırdı. Çiftlerde aldatmanın büyük bir çoğunluğu sosyal medyayı kullanmakla yaşanıyor. Çok bilinçsizce bir kesim oluştu. İnsanlara ulaşmak çok kolay. Bu da boşanmaları arttırdı. Teknolojinin ilerlemesi, aldatmayı ve beraberinde boşanmaları da arttırıyor.”

“Evliliklerde ilk 2 yıl çok önemlidir” diyen Kaymak, “Çünkü, ne kadar uzun flört dönemleri olmuş olsa bile birbirlerini tanımaları açısından zaman vermeleri gerekiyor. Aynı evi paylaşmak, aynı evi, eşyaları kullanmak çok sıkıntı olabiliyor. Bu süreçte iki taraf da anlayışlı ve saygılı olması gerekiyor. Bunu yakaladıklarında zaten uyum sağlanmış oluyor. Evliliklerde en önemli durum zamandır” diye konuştu.

Kaynak: http://turkiyeninportali.com/haber/bosanmalara-sosyal-medyanin-etkisi/30297/

“Çalışan kadın sayısının artmasıyla zorunluluk ortadan kalkıyor. Çünkü mecburiyet yok ortada. Eskilere bakıldığında ‘gelinlik ile girilen evden kefenle çıkılır’ zihniyeti vardı. Bu durum ortadan kalktı. Dolayısıyla kadınlar artık kendilerine güvenebiliyorlar.

Bir bayanın, hele ki alanında uzman olan bir bayanın böyle bir açıklama yapması ne acı. Bayan bildiğiniz 'kadınları kendinize muhtaç bırakın ki sizden ayrılmasın' demiş sanki. Halbuki sen gereken sevgiyi ve saygıyı onlara ver, onlar zaten sende kalır.

Üzücü bi yazı.

evlilik programlarını da izliyorum da genellikle facebook yüzünden tartışıp evlenmiyorlar.Çok üzücü neymiş efendim facebook şifreni ver ne yapıyorsun diye merak ediyorum diyip evliliklerini bozuyorlar eskiden böyleymiydi mi ?

Bizim toplumumuz aşırı cahil, tek kadın değil erkeklerde öyle. Bilinçsiz kullanıcı hepsi ve o kadar iğrenç amaçla kullanıyorlar ki bunları yapan kişiler çok doğal sanıyor yaptıklarını.

Bir de bizde arkadaş ortamı ayağına bu sosyal ağlarda fena işler döndüruyorlar. Ayse fatma yapıyormuş banada önerdi bende yapsam nolur diyor. İnsanlar maddi anlamda güçleniyor olması onları karakterinden ödün vermesi anlamına gelmiyor. Ama bizde bayanlar elinde parayı görünce tamamen değişiyor

Kadın erkek fark etmez herkes bir doyumsuzluk içerisinde. Ve insanlar bu doyumsuzluğu sanal alemde gidermeye çalışıyor. Tabi bunu gidermek içinde yeni kişiler gerekiyor. Olayda burada bitiyor zaten. Evli barklı bir insan sanal alemde dost aramaya başlamışsa o evlilik bitmiş demektir ki genel de de bitiyor.
Genel olarak aşna fişne olaylarını da seven bir toplumuz. Kurulan arkadaşlıklar da bunun üzerine olunca evlilikler sonlanıyor doğal olarak.
Konuyla alakasız olacak ama kadına şiddet olaylarının bir çoğunun temelinde sorunun kadınlardan olduğu kanaatindeyim.

"Kurunun yanında yaşta yanacak" bu gidişle :) Sosyal ağlar üzerine o kadar oyun oynanmaya başlandı ki kapatılması için, akıl alır gibi değil. Hangi kanala, hangi gazeteye vs baksanız hep olumsuz yönleri konuşuluyor. Kaç tane kayıp insan bulundu, kaç tane çocuk sevindirildi, kaç kişiye kan bulundu sosyal ağlar sayesinde hiç konuşan yok. Bir şeyi kapatmak için bahane lazım, bunlarda tuzu biberi.

Hocam sosyal medya kapansın diye yaygara yapmıyoruz :D İyi yönleride var tabiki bunları göz ardı edemeyiz. Fakat doğru kullanılmadığı sürece çok fazla zararı da var. Sürekli iyi yanlarını görüp kötü yönlerini görmezden gelip kendimizi kandırmanın da pek anlamı yok diye düşünüyorum :)

Yanlış anlamayın ben forumdakiler için söylemedim. Tartışılacak yerler buralar zaten. Genel olarak bakıyorsun kadın programlarından tut, futbol programlarından, haberlere hatta yarışma programlarına kadar neredeyse artık hep bu ağların kötü yönü konuşuluyor. Bir şeyi nasıl kullanacağı insanın kendisine kalmış. Arabayı iyi kullanırsan iyi bir ulaşım aracıdır. Carmageddon 'da ki gibi kullanır, sağı solu parçalarsan kötü bir araçtır. Arabayı suçlayamayız öyle değil mi? Bu da ona benziyor. Sosyal ağı kullanıp boşanan da var, orada tanışıp evlenende.

Dün twitter 'da denk geldiğim olay mesela. Kötü bir şey mi? Ne güzel bir olay olmuş. Sosyal Ağ olmasa şimdi bu çocuğu kim nerede paylaşacaktı da hediye gönderilecekti kim bilir?

Sonuç olarak sosyal medya bir araç, kullanıcılar ise şoför. Kullanıcılar direksiyonu nereye çevirirse sosyal medyada oraya gider :D Ama öyle veya böyle iyi yönleride var kötü yönleri de var. Her ikisinide tartış tartış bitmez :)