Virüs gibi çoğalan üniversiteler, içi boş eğitim. Geçen bir facebook grubunda genç bir arkadaşım öss'de 160000. olmuş ve mühendislik fakültesine hangisine gireyim gibi bir cümle gördüm.. Mühendislik fakültesi bu kadar düştüyse eğitim kalitesi bir o kadar da düşmüş demektirin dolaylı olarak bir göstergesi gibi bir şey bu aslında.
Mühendisliği kod yazmaktan ibaret görenler için bu yazdığımı anlamalarını beklemem çünkü mühendisliği bilmediğini gösterir aslında ;)
Dershane'ler mevzusu ? Dershaneler de aslında cemaatler gibi toplumun sosyal ve refah devletin belirli düzeye ulaşamasından kaynaklı eksik, yönlerine kene gibi yapışan ve kişinin hür iradesinden uzak yaşamaya, ölçme, değerlendirme, eleştirme, muhakeme etme gibi kavramları minimize eden bir virüsten öte bir şey değildir. Dershanelerde eğitimin bir diğer virüsüdür. Dershaneye gittim, öss denene sınavda çokta iyi bir puan aldım..
Dershane : Muhakeme yetisi, araştırma yetisi kazandırmaz, önünde bir engel var ve bu engeli aşmak için seni bir kalıba sokup hızlı, okuma, kalıplaşmış soruları çözme gibi vizyonsal olarak dar bir değer katar.
Devlet ve belirli Vakıf Üniversiteleri : Kişiye sorgulama, araştırma, öğrenme, kendini geliştirme, teoriyi pratiğe dökme, yol, yordam, yöntemleri öğretir..
Master'a girmek için, saçma sapan ALES sınavı : Dershane ile aynı kafa sınav kafası..
Sonuç : Dengesiz bir süreç bu..
Bu süreci baştan sona yaşamış biriyim. ÖSS, Lisans, ALES, Yükseklisans... Lisans eğitimi bireyin kendi kendin iyetiştirmesini öğretiyor ve yetiyor.