Eskiyi hatırlamaya çalıştım biraz , daha sonra Türkiye gelişti mi diye kendime sordum, Cevap evet geliştik.

Köye giderken 1 kamyonun arkasında 20-30 arabanın beklediği dönemler geride kaldı.
Okul kitaplarını almak için kırtasiye kırtasiye dolaşma günleri geride kaldı.
Hastanelerde eziyet derecesinde beklemeler hemen hemen geride kaldı.
Günün belli saatlerinde elektriklerin düzenli olarak kesilmesi geride kaldı.

Onedio ya ilgi çekmek için birisi kafasına göre bir şeyler yazıp burada biz de tartışıyoruz.
Bir gözden geçirelim.
---

Türkiye'de bilişim sektörünün gelişmediği söylenmektedir. Çevirmeli ağlardan şu anda cebimizdeki telefonlara gelen bir internet söz konusu.

Bulunduğunuz yerde muhakkak bir web ajansı bulunmaktadır. Bu da teknolojinin ilerdiği yönünde işarettir.

Bilişimden kastınınz google olmak ise sizlere ne kadar yazsam boş gelir.

---

Bilişim çağını yakalamak demek kişi başına düşen akıllı telefon sayısını artırmak demek değil.

Eğer kimse akıllı telefon kullanmaz ise , bu telefonlarla uyumlu uygulama vs yapmaya da gerek kalmayacaktır.

Ancak telefonunuzdan hesap bakiyenizi inceleyebiliyor , eft havale yapabilecek uygulamalarınız var ise , ileri doğru giden birşeyler var demektir.

Uygulamadan kastınız whatsapp yapmak ise biraz daha zamanımız var.

--

Bu akıllı telefonları yapacak, programlar yazacak, yeni teknolojiler geliştirecek insanları yetiştirmek demek.

Bu konuda şüphesi olan var ise foruma şu şu şu uygulama yaptırılacaktır diye yazmanız kafidir.

---

Ancak Türkiye’de eğitim dendiğinde akla gelen tek şey maalesef “imam hatipler”.

Evet Türkiye'de eğitim sadece imam hatip den ibarettir. Bu nedenle tüm liseler kapatılıp imam hatip oldular.

--

Teknoloji Bakanlığı'nın bütçesi 666.206.000, oysa Diyanetin bütçesi 5.743.383.000.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI
Personel giderleri : 148.076.000
...
Toplam : 714.508.000

DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI
Personel Giderleri : 4.631.472.000
Çalışan Prim Sos.Güv : 743.705.000
....
Toplam : 7.790.550.000

Cuma günleri boş bir cami görürseniz o caminin personeli ve masrafları bu ülkeye kamburdur. Ancak bana hiç böyle bir cami denk gelmedi.


---
Dünya üzerinde yaptığı sarayla, yolla, köprüyle, havaalanıyla geliştiğini iddia eden, gelişen bir ülke yok.

Yolla gelişilmez diyen bir mantalite yoktur. Ulaşım ticaretin omurgasıdır. Bir marketin ürünü siparişten 10 gün sonra gelmesi ile ertesi gün gelmesi arasında büyük bir fark vardır.

Büyük fabrikaların ürünleri yerine 5 gün yerine 1 ayda gidiyor ise o fabrika da ülke de gelişemez.

--

Türkiye’nin geleceğe dair hiçbir yatırımı, planlaması, projesi yok.

Türkiye sanayisi büyüyen bir sanayi. Yerli uçak yapımı için adımlar atılıyor. Türk araba prototipleri test ediliyor diye biliyorum.

--

Parasını veririm Japon, Alman, Amerikalı yapar demekten başka düşüncesi yok.

Malesef öyle. Henüz kendi ülkemize faydalı olabilecek durumlara gelemedik sanırım.

--

Yerli otomobil üretmekten başka büyük hayali yok ki millet şoförsüz araç denemelerine başladı.

Emeklemeden yürüyemeyiz. Şimdiye kadar emeklemeyi kavga , savaş , gürültüden öğrenemedik.

--

Senin 5 milyar dolara tüp geçit yaptırmakla övündüğün bir dünyada Hindistan 75 milyon dolara Mars’a uydu yolladı.

Marsa gitsek , 5 milyar dolara marsa gideceğine tüp geçit yaptır denileceğinden zerre şüphem yok.

--

Her yere AVM, lüks konut, vs. yapmakla kalkınma olmuyor, bin tane AVM yapacağına bir teknoloji geliştirecek şirket kur. Ama yok!

Devlet bana gelip şirket aç demez. Ben giderim yazılım şirketi açıcam derim. 6 ay kosgeb eğitimi kursuna gider hibemi alırım.

Bu kadar AVM nin açılması arz talep meselesidir. Bilinçli bir toplum için zararlı değildir.

--

Orta gelir tuzağına saplanıp kaldı Türkiye, sadece Samsung bile Türkiye’den fazla para kazanıyor.

Bir marka ile ülkeyi karşılaştırmak ne kadar sağlıklıdır bilinmez.

--

Tarım ürünü ve madenlerinden başka satacak bir şeyin yok

tarım: %8,9;
sanayi: %28,1;
hizmet: %63

---

Üretimin yok, fındık üretiminin %85’i senin elinde kazancın 2.3 milyar dolar. Senden aldığı fındığı işleyen Ferrero’nun cirosu 11 milyar dolar.

Doğru ise haklı olunabilir. Ülker gibi Türk markasının fındığı nerden aldığını araştırmak gerekir.

--

Doğal güzelliklerinin ve tarihi eserlerinin bir bir yok edilmesi ve artan terör yüzünden turizm gelirlerinde de korkunç bir düşüş var.

Tarihi değerlerin yok edildiğine inanmıyorum. Doğayı yok etmek insanoğlunun doğasında var ne yazık ki :(

--

Demokrasi, insan hakları, özgürlük, vb. konularda ise en dibi görmeye çok yakınız, bunlar olmadan gelişmeden bahsetmek imkansız.

BU konuda yorum yapmak istemiyorum. Çünkü Türkiye'de özgürlük kavramı göreceli bir duruma geldi.



Gelişen bir ülkeyiz. Zorlu yollardan geçmek zorundayız. Eğer bireysel olarak şahıslar üzerilerine düşeni yapmaz ise . Gelişim bir yere kadar sürer.

İyi şeylerin önüne engel koymamak , Yiğidi öldür , hakkını ver sözüne kulak vermek gerekir.

Kimse dört dörtlük olamaz. Karşımızdakilerin dört dörtlük olmasını beklediğimiz için büyük yanılgılardayız.


Yazım tamamen kişisel yorum ve araştırmamdır.