Değerini bilmemiz gereken bir diğer şey kendimizizdir. Şöyle gireyim bu konuya. DonanımHaber forumunda bir eleman kendisinin çok çirkin, kısa boylu olduğunu, hayattan bıktığını, dışarıya çıkamadığını konu açarak anlatmış (ne kadar doğru bilmiyorum ama o konu üzerinden yoğunlaşacağım). Bir insan çirkin olsa bile iç güzelliği her zaman en önemli etkendir. Ne yakışıklılar vardır ki içi pis! Aslında çirkinliğe bile şükretmeli insan, neden mi?
Böylede olabilirdik, elimiz kolumuz olmayabilirdi, şükretmeyi bilmeli insan, herşeye rağmen hayata bağlı kalmalı, psikoloji dersi vermiyorum, almadım. Tek tırnağımızın bile kıymetini bilmeliyiz, neden tırnak? Olmadığının düşünün; sırtım kaşınıyor n’olacak? Bize verilen herşey bir kıymettir, emanettir. Kendimize vereceğimiz en ufak zarar, kıymetini bilmemek ve emanete bakamamaktır.
Elimizin olmadığını düşünün, ne kötü yemek yiyemiyoruz.
Ayağımızın olmadığını düşününü, ne kötü sandalyeye mahkumuz.
Gözümüzün olmadığını düşünün, ne kötü etrafımız sonsuz karanlık.
Peki ya kulaklarımız? Ne kötü sessizlik ve yazıya başlamadan önceki şarkının duyulmaması…
KAYNAK: http://www.seyitalidogan.com.tr/hayatimizdaki-onemli-seyler-nelerdir/