Nette Sansürün Yeni Adı ACTA
SOPA'nın ardından, internete bu sefer ACTA tehdidi. Haziran'da Avrupa Parlamentosu'nda oylanacak Sahteciliğe Karşı Ticaret Anlaşması ACTA, sansür ve cezai yaptırımların yanısıra servis sağlayıcılara ihlal gerçekleştiren kullanıcıların bilgilerini ilgili makamlara verme zorunluluğu koyuyor.
"Çevrimiçi Korsanlığı Önleme Yasası"nın (SOPA, Stop Online Piracy Act) küresel çapta düzenlenen internet eylemleri sayesinde ABD Senatosu'nda daha oylamaya sunulmadan askıya alınmasının ardından, internet yeni sansür bir tehdidiyle karşı karşıya.
Dijital ortamda da bir çok yaptırım öngören ACTA, yani Ticarette Sahteciliğin Önlenmesi Sözleşmesi(The Anti-Counterfeiting Trade Agreement) şimdiden 28 ülke tarafından imzalandı ve yürürlüğe girmesi için Haziran ayında Avrupa Parlementosu'nda oylamaya sunulacak.
SOPA'da olduğu gibi ACTA'da da internet servis sağlayıcılarına dijital ortamdaki ihlallere ilişkin yükümlülük getirilirken, kullanıcıların ihlallerinden servis sağlayıcıları sorumlu tutuluyor. Servis sağlayıcıları, ağları üzerinden ihlal gerçekleştiren kullanıcılar hakkındaki bilgileri ilgili makamlara sağlama yükümlülüğü altına giriyor.
P2P ağlara da sansür
Bilgi Üniversitesi öğretim görevlisi Özgür Uçkan, ACTA'yı "teklif hakkı lobileri ve onların etkisi altındaki ABD Ticaret ve Dış ilişkiler otoritelerin iki yıldır bir çok ülkeye dayatmaya çalıştığı uluslararası bir anlaşma" olarak tanımlıyor.
ACTA, devletlerin telif hakkı lobileriyle interneti kontrol etmesine ve bunun sonucunda sansürlemesine olanak verebilecek düzenlemeler ve sistemler yaratmayı öngörüyor. Uçkan, özellikle de P2P (person to person: kişiden kişiye) ağlarının kontrol edilebileceği sistemler kurmaya teşvik ettiğini söylüyor.
Müzakereler 2010'dan beri gizlilik ilkesiyle yürütülürken, anlaşma Ekim 2010'da Tokyo'da yapılan müzakerelerde ABD, Japonya, Kanada, Yeni Zelanda, Singapur ve Güney Kore tarafından imzalandı. Ocak 2011'de ise Avrupa Birliği'nin 27 üyesinden 22'si * anlaşmaya dahil oldu. Müzakerelere katılıp da anlaşmayı şimdilik imzalamayan ülkeler ise Meksika ve İsveç.
"Bu maskaralığın parçası olmayacağım"
Avrupa Parlementosu ACTA raportörü Kader Arif, anlaşmanın "sivil toplum kuruluşlarının hiçbir katılımı olmadan, şeffaf olmayan müzakerelerde, Avrupa Parlementosu'nun talepleri dışlanarak" sürdürüldüğünü söyleyerek geçtiğimiz perşembe işinden istifa etti.
ACTA'nın sivil özgürlüklere ciddi kısıtlamalar getireceğini belirten Arif, "bugün sorumlusu olduğum bu raporu bırakmamın güçlü bir mesaj gönderdiğini ve kamuoyunu bu kabul edilemez durum hakkında alarma geçirdiğini umut ediyorum. Bu maskaralığın bir parçası olmayacağım" dedi.
Son bir hafta içinde ACTA, Belçika'da, Çek Cumhuriyeti'nde, Fransa'da başta Paris olmak üzere 36 şehirde, Polonya'da Varşova başta olmak üzere birçok şehirde, Meksika'da, Brüksel'de, Hollanda'da, İrlanda'da İsviçre'de ve İngiltere'de sokaklarda protesto edildi.
En büyük protestolar Polonya'da gerçekleşti. Günlerce süren sokak eylemlerinin yanısıra, "Polish Underground" (Polonya Yeraltı) adlı hacker grubu, devlet sitelerine saldırarak "Stop ACTA" mesajı bıraktı.
Ayrıca Polonya'nın üçünücü büyük partisi Palikot Hareketi'nin 30'a yakın vekili parlamentoda yüzlerine Anonymous hacktivistlerinin sembolü haline gelen Guy Fawkes maskeleri takarak ACTA'nın Polonya Parlamentosu'nda onaylanmasını protesto etti.
"Kullanıcılar internete erişim haklarının bilincinde"
Uçkan, "benzer hedefleri olan SOPA ve PIPA'ya karşı 18 Ocak'ta yapılan küresel eylemin ardından her iki tasarının da geri çekilmesiyle yaşanan zaferin, internet kullanıcılarının internete erişim haklarına daha bilinçli bir şekilde sahip çıkmalarını sağladığını" söylüyor.
"Dün SOPA ve PIPA'ya karşı yönelen öfke bugün ACTA'ya karşı yöneliyor. ACTA etiketi tüm sosyal medyayı kaplamış durumda.
"Lobilerin SOPA, PIPA, ACTA, HADOPI vb. baskıcı ve anakronik düzenlemelerle internete saldırmasının asıl nedeni yeni ekonomiyi, yani rekabeti durdurup eski haksız kazançlarına geri dönmekten başka bir şey değil. Ama bu sefer karşılarına aldıkları cephe çok büyük.
"Bir düzenleme konsunda hiç olmadığı kadar yoğun bir bilgi akışı var internette. Bir çok eylem planlanıyor ve bunların tümü küresel ölçekte gelişiyor. Nasıl ABD'de yasama, kullanıcıların gür sesine kayıtsız kalamadıysa, aynı gelişmenin bu kez özellikle Avrupalı parlamenterler için söz konusu olacağına inanıyorum".
ACTA'ya karşı eylem takvimi
ACTA, 2 Şubat'ta Prag'da, 4 Şubat'ta Ljubljana (Slovenya), Dublin ve Stockholm'de, 15 Şubat'ta Helsinborg (İsviçre) ve Malta'da, 25 Şubat'ta İsviçre Göteborg'de protesto edilecek.
Avaaz.org'da ise bir imza kampanyası başlatıldı. İmzalar, Brüksel'deki karar vericilere teslim edilecek. Şimdiye kadar 1,310,296 imza verilmiş.
Bildirinin Avrupa Parlamentosu üyelerine hitaben yazılan çağrı metni şöyle:
"Kaygılı dünya vatandaşları olarak size özgür ve açık interneti savunmanız ve özgür interneti yokedecek ACTA'nın onaylanmasını reddetmeniz için çağrıda bulunuyoruz. İnternet dünyanın farklı yerlerindeki insanların fikir alışverişinde bulunması ve demokrasiyi savunması için çok önemli bir araç. Gerçek bir küresel liderlik yapıp haklarımızı korumanızı istiyoruz." (ÇT)
* İmza kampanyasına katılmak için tıklayın.
* ACTA Avrupa eylem takvimi ve facebook gruplarının listesi için tıklayın.
* İngilizce tam metin için tıklayın.
* T.C. Ekonomi Bakanlığı web sitesinde yer alan, ACTA ile ilgili Türkçe bilgi için tıklayın.
* ACTA'yı imzalayan AB ülkeleri: Avusturya, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Yunanistan, Macaristan, İrlanda, İtalya, Litvanya, Letonya, Lüksemburg, Malta, Polonya, Portekiz, Romanya, İspanya, İsveç ve İngiltere.
Kaynak :bianet