LikeSend adlı üyeden alıntı

Temel olarak tüm inanışların ortak değerleri olur, bunlar ise zamanla evrime uğrar ve toplumun ahlak-doğruluk algısına uyacak şekilde göreceli olarak değişir.

Aslında uzun uzun yazmak isterim fakat basitçe şöyle söyleyeyim.

İnanışlarda temel öğretiler bellidir. Hak yeme hırsızlık yapma insan öldürme çocuklarını iyi yetiştir, insanlığa faydalı ol, hakkını savun gibi gibi . Temelin dışında diğer öğretiler ise toplumsal ahlaka zamana göre değişir. Dediğiniz gibi ortada kavuşacağınız hiç bir şey olmasa bile zaten bunları uygulamayacakmısınız ? Mevcut ahlakınız zaten buna göre şekillenmemiş mi ? Yani yok bile olsa bu ispat dahi edilse bunların hangisinden vazgeçeceksiniz ki ? Tabi ki hiç birinden.

Ayrıca insan çaresizliklerinde sığınacak bir kapı arar, fiziken bulamadığında buna ruhen erişmek ister, tüm dinlerin diğer ahlak anlayışlarının üstünde olarak bizlere sunduğu da budur. Yani insana en fazla lazım olan şeyin boşluğunu, bu inançlar doldurur. Bunu kendi yaşadığınız örnekleriniz ile karşılaştırın, şimdiye kadar sayısız kere mutlak bir adalete, zora düştüğünüz zaman yardım edecek birine, başkası zorda kaldığında elinizden bir şey gelmediğinde ona yardım edecek birine bunun gibi sayısız örnekle bir yaratıcıya ihtiyaç duymuşsunuzdur. İnsanın fıtratında bu vardır, sürekli kendince sorgular cevaplar arar, böyle böyle sayısız tanrılar yaratır. Dünya da insan var olduğu sürece hep böyle olmuş hep bi güç aranmış var kabul edilmiş, binlerce belki yüz binlerce inanç doğup ölmüş, çünkü bizim yemek kadar su kadar buna da ihtiyacımız var. Kavuşacağım bir şey bir yer yoksa düşüncesi, seni şimdi bulunduğundan çok daha büyük bir çıkmaza sokar diye düşünüyorum.

20 li yaşlarıma kadar hadis vs. ağırlıklı yani klasik sünni olarak okumuştum, sonrasında tamamen kutsal kitapları salt öğretileri okudum araştırdım kendimce bir sürü soruma cevap aradım. Hala da arıyorum ve birilerine sorarak değil yine kutsal kitaplarda yazanlara bakarak. Hadis olayına ise güvenim neredeyse %0 diyebilirim. Kimsenin inancına saygısızlık etmek istemem fakat, eğer İslam sana pek mantıklı gelmezse Hristiyanlık ya da Musevilik hiç gelmeyecektir, belli bir noktadan sonra ben bunu yaşadım, benzer durumda bir çok kişi de tanıyorum. Her şeye cevap bulduğumu söyleyemem, kenara iterek ulaşacağım nokta çok daha beter maneviyattan yoksun çaresizlik olacağından vazgeçmek de işime gelmiyor. Bir yaratıcının olma ihtimali tüm diğer ihtimallerin üzerinde benim için. Kutsal kitaplarla ilgili ise sayısız cevapsız sorum var aslında, bunca şeyi yaratana bakıp sonra yazılanlara bakınca bazı sıkıntılar var gibi geliyor ...


Aslında ben de tam olarak bu durumdayım. Sorularım kafamı çok karıştırıyor, bir yerden alıp başka bir yere götürüyor.