Türklerin kurdukları devlet yapısına bakın. Hep bir meclis, kurultay veya farklı isimlerde bir yapı vardır. Bu yapı devletin ileriye yönelik kararlarında etkili olur. Şimdi bu varlığı kaldıralım ve 600 kişinin toplandığı ve tartışmadan öteye gidemediği bir yer koyalım. Devlet kararlarında hiçbir etkisi yok. Cumhurbaşkanı anayasadaki hakkını kullanarak meclisteki çıkan kanun tasarısına veto edip üstüne bir daha gelmemesi için iptal davası açabilir. Önemli sorun ise kaç kere veto etme hakkı var bilmiyoruz. Seçime aylar kala mecliste erken seçimi karar aldırıp bir 5 yıl daha gelebilir. Bunun da kaç kere yapma hakkı var yine bilmiyoruz. İsviçre'ye çok özeniyorum. Adamlar da öyle bir yapı var ki. Oydaşmacı demokrasi, federal, konfederasyon, kantonlar gibi farklı yapıları mevcut. Halkın hakimlerini bile seçmesi gibi çok geniş kapsamlı seçimler yapılması gibi çok özellikleri var. Sosyoloji okuyan arkadaşların derslerinde illaki en az 4-5 ülkenin anayasasını görmüşlerdir. Bir onlara bakıyorsun bir de tartıştığımız şuan ki anayasaya. Neopatrimonyal rejime adım adım gidiyoruz. Bu rejimin özelliklerine araştırırsanız ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksınız.