Savaş’ın dili olsa acaba bizlere ne derdi diye düşündüm, şöyle bir şey çıktı..

Huzur nedir bilmem ben.
İstememde huzur olsun dünyada.
Hep kan aksın, çocuklar ölsün, analar babalar girsin birbirine..
Yıllardır içinizdeyim, bile bile aranıza alıp hayatta tutmaya çalışıyorsunuz.
Benim yüzümden çocuklar ölüyor. Binlercesi..
Hem de suçsuz yere.

Dayanma güçleri yok buna , ama sizler onları düşünmüyorsunuz.
Aç kalıyorlar sizin yüzünüzden, kardeşleri gözlerinin önünde ölüveriyor, anneleri babaları..
Babalar ölüyor sayemde , ama siz yaşatıyorsunuz , öldürmüyorsunuz beni, her daim aklınızdayım.
Geride gözü yaşlı bir eşler ve çocuklar bırakıyorsunuz.
O öldükten sonra geride kalanlara anlatmıyorsunuz benim ne kötü olduğumu.

Anneler..
Ah o anneler..
Her daim iyi olsun, kötülük olmasın istiyorlar dünyada.
Ama siz onlar kadar olmuyor beni yaşatıyorsunuz.
Oğulları ölüyor sayemde , kızları..
Siz anneleri de öldürüyorsunuz..
Geride yetimler bırakıyorsunuz.
Annesiz , anne sıcaklığı nedir bilmiyor çocuklar.
Gözü yaşlı anneler yol bekliyor , acaba ne oldu ? döner mi benim oğlum diye düşündürüp acılar çektiriyorsunuz.,
Oğlum, kızım ölmesin diye dualar ettiriyorsunuz..
Gözü yaşlı anneler ben yaşıyorum diye ağıtlar yakıyor ama siz onlara kulak asmıyorsunuz..
Yaşatıyorsunuz beni..

Ne zaman ortaya çıksam karanlık oluveriyor gökyüzü..
Korku bürünüyor kalplerde, titremekte olan çocuklar, gençler, kızlar, yaşlılar görüyorum.
Çok zaman geçmiyor ki çoğu ölüyor.
Ben çıktığımda ortaya , açlık başlıyor , sefalet.
Ortada ne yapacağını bilmeden dolaşan çocuklar oluyor.
Yaşlılar bir yere sığınmak istiyorda beceremiyorlar, kaçamıyorlar ölümden..
Paralar harcıyorsunuz benim için..

İstemiyorsunuz karşı tarafa güvenmeyi de , ben çıkarsam bir gün diye paralar harcıyorsunuz..
Stratejiler gerçekleştiriyorsunuz bir şekilde benim çıkmam için.
Kiminiz benden nemalanmak istiyor ama siz ona dur demiyorsunuz.
Benden korktuğunuzu biliyorum.
Fakat korktuğunuz beni sizlerin yarattığını bir türlü anlamıyorsunuz.

Bana lanetler yağdırıyorsunuz , çıkma bir daha ortaya diye ama , ben sizin yüzünüzden ortaya çıkıyorum.
Kanlar akıyor, bombalar patlıyor, kurşunlar rüzgarla dans ediyor ben çıktığımda..
Ama beni sizler istiyorsunuz..

Adımı “savaş” koydunuz, beni bu göreve siz getirdiniz..
Bu yüzden huzur nedir bilmem ben.
İstememde huzur olsun dünyada.
Hep kan aksın, çocuklar ölsün, analar babalar girsin birbirine..

Hep benli günlere….

( uzun zaman önce yazdığım bir yazıydı... )