Kısır tartışmaları bir kenara bırakalım. "Venture capital" yani risk sermayesi nedir buna bakmak lazım. ABD'de birçok proje henüz hiçbir geliri yokken milyonlarca dolar yatırım alabiliyor. Adamlar sadece bir fikre milyonlarca dolar yatırabiliyor ve karşılığında oluşacak şirketin %49 hissesine razı olabiliyor.

Türkiye'deki sermaye sahipleri kendi işine bile yatırım yapmıyor kaldı ki kaybetme riski olan bir şeye para aktarsın. Örneğin Tofaş diye bir firma var yıllarca araba üretiyor millete satıyor ama kendi markasını yaratma riskine girmiyor. Niye girsin ki? At arabası da yapsa bu ülkede satabilmiş, parasını kazanmış.

Vestel diye bir firma var. Yerli malı telefon ürettim diyor devletten destek kapmaya çalışıyor. Alıyosun bakıyosun telefon Çin malı, üzerindeki yazılım sadece editlenmiş ama onu bile becerememiş. Yani bir webmaster forumuna girip "arkadaşlar android'i editleyip özel yazılım yapmam lazım" desen koca firmanın yaptığından daha iyisini 3-5 bin liraya yaptırırsın.

Sorunlar belli, peki çözümü ne? Bence bir ürünü sırf "yerli" diye desteklemeyeceksin. Böyle yaptığında adamlar sana en uyduruk şeyi "yerli telefon, yerli araba, yerli arama motoru" adı altında kakalıyor, parasını kazanıyor. Para kazandığı sürece de riske girip geliştirmeye ihtiyaç duymuyor.

Öyle bir furya oluştu ki. Herkes çıkıyor yerli şunu yapalım yerli bunu yapalım. Neden kimse "arama motoru" yapalım demiyor da "yerli arama motoru" yapalım diyor düşündünüz mü? Çünkü yapacakları şeyin yerli olması dışında hiçbir özelliği olmayacak. Milli duyguları kullanarak pazarlmasını yapacak parasını kazanacak sonra bu kısır döngü böylece devam edecek. Bu kafayla olmaz.

Çok uzatmayalım. Bir ülkede bilime yeterince önem verilmiyorsa bundan o ülkenin tamamı sorumludur. Kimseye suçu yüklemeye gerek yok. Hep beraber kafaları değiştirirsek bu işler çözülür.