mERHABA ARKADAŞLAR

neden ülkemizde çok fazla film sitesi var sizce?

yazımın sonunda sizlere bir kaç soru soracağım ve bu film sitesi sektörünü inceleyeceğiz.

Uzun yıllar aralıksız film sitesi yönettim. ben ilk kurduğumda şu zamanki kadar film sitesi yoktu tabi. çok değişken bir sektör gerçi 1 kapanıyorsa 5 kuruluyordur kim bilir.

öncelikle şuna bakalım piyasada neden bu kadar çok film sitesi var maddeler halinde sıralayalım isterseniz.

1. Wordpress sayesinde. (kurulan film sitelerinin %95'i wordpress altyapısı kullanıyor bildiğiniz gibi, Kurulum ve Kullanımı çok kolay, ve ücretsiz temalarıda çok fazla, hatta çoğu kırılmış warez tema mesela keremiya v4 çok popülerdi bir ara, kırıldığı gibi insanlar üşüştü herkes indirdi, film sitesi kurdu, oldukça şık bir tasarıma sahipti ve oldukça esnek kullanışlıydı. tabi olan keremiya tema yı yapan kişiye oldu kimse lisanslı almadı haliyle niye alsın bedavası varken, emekleri harcandı yani. v5 çıktı şimdiki durum nedir bilmiyorum. php ile yazılmış film temaları piyasaya girmeden önce %99 diyebilirdik. bkz (yıldız film script vb..)
php film temaları piyasaya sağlam bir giriş yaptılar, tabi wordpress in tahtı hafif sallanır gibi oldu, hatta wordpress in yerini alır mı? diye düşünüldü, ancak yılların Wordpress'i Sallandı ama yıkılmadı haliyle sebebi bir çok kişi yıllardır wordpress alıştı kullanımı kolay, kod bilgisi istemiyor, lisanssız tema desen gırla gidiyor yani tam bir cennet gibi geliyordu kullanıcılarına.
tabi php sektöre girince, wordpress film tema yapımcıları'da kolları sıvadı.
php den aşağı kalmamak için benzer özellikleri wordpress'e entegre ettiler.
php tema yapımcıları temalarının wordpress kadar seo da etkili olduklarını açıkladılar, ancak insanların aklına wordpress dedinmi seo geliyordu. php onlar için üvey evlat tı çünkü tanımıyorlardı ve lisanslı tema ile kim uğraşırdıki. ancak işin aslı böyle değildi evet devam edelim. :)

2. yazılım öğrenme (film sitesi kuranların çoğu yazılım öğrenmek için film sitesi kuruyorlar, en azından bir html css öğrenmem, kavramam daha kolay olur diye düşünüyorlar. nasılki Bilgisayar kullanmayı öğrenmenin en kolay yolu evinde Bilgisayar olmasıysa oda bu misal işte. ve hatta iddiaa ediyorum film sitesi sahiplerinin çoğu yazılımdan bir haberler css dahi bilmezler, dikkat edin çoğu diyorum hepsi demiyorum. bu hazırcılıktan kaynaklanıyor hazır temayı ftp den yükle sonra panelden filmleri yükle, yüklediği filmler'de diğer sitelerden alıyor tabi kendi encode etse ömrü yetermi bin küşür filmi tek tek. ben yaptım o hatayı encodeyi kendim yapıyordum(convert+upload kendi bilgisayarımda yapıyordum pc hiç kapanmıyordu sürekli convert ediyordu "megui" programı ile sonra ekran kartı yanana kadar bu böyle devam etti..


3. Zengin olma Hayalleri (şehir efsanesi gibi bir şey herkes merak ediyor.)

Ahmet: abi bu film siteleri para kazanıyor mu cidden?
Mehmet: tabi olmm yahaa kazanmasalar elini nereye atsan film sitesine çarpmazdı.
Ahmet: abi bizde kuralım mı bir site? oturduğumuz yerden parayı buluruz.
Mehmet: olm nası kurucaz yha kodlama nedir nasıl yapılır bilmiyoruz, sap gibi kalırız ortada demedi deme.
Ahmet: abi ben biraz araştırdım kod bilgisi istemiyorki, hazır temayı atıyon siteye kullanıyon hihihihi :)
Mehmet: vay anasını bu kadar kolay olduğunu bilseydim 10 yaşımda kurardım şimdi zengindim :S

neyse bunlar film sitesini kurdular tabi büyük hayellerle. ama tüm domainler alınmıştı, bunlarda çok alakasız bir domain aldılar. seo nedir hiç duymamışlardı
Siteleri uzay boşluğunda kayboldu haliyle :D

Burdan tüm Ahmet ve Mehmet lere Selam olsun. Girişimci olmak iyi bir şey ve yeni şeyler denemek çok güzel, Ancak bir işe girmeden önce iyice araştırın çok iyi araştırın. Yukarıdaki Örnek gibi olmayın. Haydi kalın sağlıcakla :)


(Dip not: Film ve Dizi işlerinde çok başarılı olan Sitelerin ayağını hep kaydırdılar hatırlarsınız, bazıları 1. sırada yıllarca kaldı sonra kayboldu bazıları yeni 1. oldu hevesini alamadan kaydı gitti aramızdan. telif dediler, yasak dediler, yapma birader emek çalıyorsun dediler ve daha çok şeyler oldu, avukatlar girdi araya kavgalar çıktı hapse girenler oldu.. oldu da oldu çok şeyler oldu şimdi 2018'e giriyoruz hayırlısı olsun deyip devam ediyoruz.. ((HAYIRLISII..))



Yıl 2018 oluyor Film Sitelerinin Geleceğini nasıl Buluyorsunuz.

Sizde Düşüncelerinizi yazın. Yazımı yararlı buldunuzmu Lütfen belirtin :o

film sitesi kurduğunuzda rakipleriniz de çok olucak.
ilk okulda hatırlayın sıra kavgaları olurdu biri derdi oraya ben oturucam diğeri derdi hayır o sıraya ben oturucam sonunda kavga ederlerdi.
Google sıralarında da böyle bir kavga var aslında.
ama hatırlayın ilk okul sıralarında en öne her zaman en zekiler otururdu. veya zeki görünenler.
veya başkalarının aklını zekasından yararlananlar.
Gerçek hayatta olduğu gibi Sanal dünyada da Kavgalar bitmez... yerinizi aldıysanız.
Hava savunma füzelerinizi güçlendirin , yani rakip siteler tarafından Ddoss atakları yemeyin dikkat edin.

--

hayatı boyunca yandex veya diğer arama motorları kullanan kişiler, ve google'u kötüleyen kişiler. iş site kurmaya geldimi Google ile kardeş oluyorlar ne hikmetse. bunlara fazla takılmayın. kalın sağlıcakla.

200, 300 tl lisanslı temaya verip (filmler den 20, 30 izlenme alıp siteyi kapatanlar biliyorum) paraları hep boşa gitti. yazımda sizleri film sitesi kurmaktan soğutmak değil. benim şimdiki aklım olsa herşeyi başta hazırlarım hatta sosyal medya hesaplarını bile açar sitenin, bir program hazırlardım şunu şöyle yapıcam şunu şöyle siteyi yayına verdiğim gibi şu tanıtım yerlerine ekleyeceğim şu seo yu kullanacağım gibi. önceden herşeyi hazırlardım. yangından mal kaçırır gibi site kurmazdım.


kesinlikle saldırının nereden geleceği belli olmaz dost sandığınız yerlerden bile gelebilir.
evet nerede kalmıştık, başlıkta belirttiğim gibi Tartışıyoruz demiştim evet tartışma kıvılcımdı alev oldu ateşe bir odun daha atıp geliyorum.
evet kaldığımız yerden devam en son ne anlatıyordum, tamam hatırladım.
önceden hep merak ederdim bu film siteleri videoları nasıl yapıyor, video başlarına nasıl reklamlarını koyuyor diye eskiden google'da film izle de 1. olan bir site vardı şimdi yok adı bende saklı ona sormuştum çok kişiye sordumda bir o cevap vermişti
soru şuydu: videoları nereden indirip hangi program ile düzenliyorsunuz acaba.
cevap: video encode için megui programını kullanıyorum. filmleri torrent ile indiriyorum, altyazı ları divxplanet altyazı sitesinden alıyorum.(şuan o sitede kapandı yalan oldu yani uzay boşluğuna gitti kısaca onuda harcadılar yani. kader utansın iyiler çabuk ölürmüş.)
sonra sublime text editör programı ilede altyazı düzenleyip megui ile convert ediyormuş. bende onun tavsiyeleri ile başladım encode işlerine. ayrıca divxplanet sitesinde encode işleri diye konu başlığı vardı orada insanlar tecrübelerini anlatıyordu. mesela 2gb lik bir filmi 500 mb ye çekip kalite düşürmeden. AviSynth filtrelerinden bahsediyorum. tabi önceleri herkes avi formatında video yapıyordu sonra mp4 çıktı yine aviye devam ettiler ama mp4 hertürlü boyut konusunda daha iyidi kısa sürede avi'yi solladı tabi x264 ile efsane oldular. x265 Hevc çıkınca tabi dengeler alt üst oldu şimdi bakalım daha neler göreceğiz.

Bir dahaki yazımda Google'un amcaoğlu olduğunu iddiaa eden Seo'culardan bahsedebilirim. nasılda bazı insanlar bizleri soymaya çalışıyorlar üstelik bizden az şey bilerek, sözüm meclisten dışarı. ateşe bir odun daha atıp uzaklaşıyorum tartışma devam ediyor.
sizlerde içinizi dökebilirsiniz daha önce film sitesi kurduysanız veya şuanda siteniz varsa tebrübelerinizi, anılarınızı filan ne bileyim. haydi see you..


Bir dahaki yazımda Google'un amcaoğlu olduğunu iddiaa eden Seo'culardan bahsedebilirim. nasılda bazı insanlar bizleri soymaya çalışıyorlar üstelik bizden az şey bilerek, sözüm meclisten dışarı. ateşe bir odun daha atıp uzaklaşıyorum tartışma devam ediyor.
sizlerde içinizi dökebilirsiniz daha önce film sitesi kurduysanız veya şuanda siteniz varsa tebrübelerinizi, anılarınızı filan ne bileyim. haydi see you..



dayı sen ne anlatıyon ya boşver ne alıp veremediğin var seo cularla herkes ekmeğinin peşinde.
neyse tartışma alevlenmiş bir odunda ben atayım, durun şimdi anlatacaklarım var. açın güzel bir müzik acıklı olursa daha iyi hadi başlayalım.

insanlar neden sitelerinden para kazanmasalar bile devam ederler yayına merak ettiniz mi?
Alkışlarla yaşıyorum diye bir tabir vardır duymuşsunuzdur.

mesela adam para kazanamıyordur sitesin den ama siteye gelen yorumlar öyle güzeldirki okudukça insan sanki bu güzel yorumları bana yapıyorlar gibi hisseder kendini değerli hissider
işe yarar hisseder beğenilme duygusu budur işte takdir edilme duygusu paranın canı cehenneme der bana güzel yorumlar atın der övün beni der. güzel yorumları aldıkça adam daha çok cesaretlenir para perdesi kalkar gözünden bu sayede siteyi devam ettirir.
Herşey para değildir yani film izledikten sonra film hakkında bir yorum atın sonrada parantez açıp admine teşekkür edin çok zor birşey değil onca emek vermiş adam.
insanlık öldümü yahu. hadi kalın sağlıcakla..


mesela adam para kazanamıyordur sitesin den ama siteye gelen yorumlar öyle güzeldirki okudukça insan sanki bu güzel yorumları bana yapıyorlar gibi hisseder kendini değerli hissider
işe yarar hisseder beğenilme duygusu budur işte takdir edilme duygusu paranın canı cehenneme der bana güzel yorumlar atın der övün beni der. güzel yorumları aldıkça adam daha çok cesaretlenir para perdesi kalkar gözünden bu sayede siteyi devam ettirir.
Herşey para değildir yani film izledikten sonra film hakkında bir yorum atın sonrada parantez açıp admine teşekkür edin çok zor birşey değil onca emek vermiş adam.
insanlık öldümü yahu. hadi kalın sağlıcakla..


Bir film sitesi sahibi olarak
Kesinlikle katılıyorum bu konuda benimde söyleyeceklerim var.
Alevli taştırmaya bende odun atmak isterdim ama odun kalmamış doğalgaza geçmişik haberim yok, neyse çalı çırpı toplayıp geliyorum alev sönmesin.
Hıh geldim.

mesela bende sitemde üyelere ziyaretçilere bas bas bağırıyorum film izledikten sonra bir yorum atın kaçıp gitmeyin diye ama kimse sallamıyor. en sonunda aypi lerini alıp peşlerine düşücem yeter artık .) :)

aslında şundan bahsedicektim sözü fazla uzamayacağım, az önce cigara içerken ilham geldi kaçmadan yazayım.

siteye gelen ziyaretçileri nasıl siteye bağlarız.

1. sitede dolaştıklarında kendilerini güvende hissetsinler sürekli onlarla irtibah halinde olun
onlarla konuşun sohbet edin, sürekli onların size iyi sözler söylemesini beklemeyin.

2. Aile ortamı kurun bu çok önemli insanlar aile ortamı gibi sıcak ortamlardan sıkılmazlar.

3. fazla gizemli olun anonim olun yani bir ağırlığınız olsun üyeler veya ziyaretçilerle laubaili (bu nasıl yazılı bilmiyorum :) ) olmayın ciddi duran ama yerinde espri yapanı herkes sever.

4. görsellik insanlar çok önem verir site içeriği kadar site tasarımıda çok önemli herkesin kullandığı basit temalardan uzak durun üye tabanlı avatar koyabilecekleri bir tema bulun.


5. buna birşey gelmiyor aklıma gelirse yazarım. haydi kalın sağlıcakla. se you.


5. buna birşey gelmiyor aklıma gelirse yazarım. haydi kalın sağlıcakla. se you.



Benim geliyor istersen devam edeyim. ancak birşey dikkatimi çekti birader see you nedir ya, yazamamışında zaten görüşürüz diyeceksin burası Türkiye türkçe konuşacaksın o kadar.
asabım bozuldu ya bi dal içip geliyorum.
pardon beyler biraz sinirlendim ne anlatacaktım ben heh, 5. şık

en önemlisini unutmuşun biraderim aç kulaklarını veya gözlerini veya her nereni istersen sana kalmış :)

5. Sitedeki reklamlar( rahatsız edici olmaması lazım siteyi full reklama gömersen daha tıklamadan 10 larca reklam sayfası açılırsa bu iş olmaz biraderim demedi deme adam 1 kere girer siteye bir daha girmez. mevzu derin anadınmı bu arada tartışmaya başlamadan önce ben odun attımmıya alevlendirmek için hiç hatırlamıyorum. neyse atmadıysam kader utansın, benlik bir şey yok.

şimdi dinle biraderim hayat sana hep tokat atmak ister oyüzden ayık olucaksın direneceksin.
yıkılmak yok unutma kardeş bir heves ettin kurdun siteni biraderim anadınmı mevzu çok derin bu gece yaz yaz bitiremem.

kurdun bir site önce kendine örnek bir site al nasıl küçükken brus liyi örnek alıyordun onun gibi işte örnek bir site al bu adam ne yapmış nasıl seo yapmış, falan yapmış filan aratış direk siteni kurma biraderim. haydi görüşürüz. see you yok, Burası Türkiye. selametle.

kurdun bir site önce kendine örnek bir site al nasıl küçükken brus liyi örnek alıyordun onun gibi işte

brus li çocukluk kahramanım, gerçekten 1 yıl daha yaşasaydı kurşun geçirmezmi olucaktı buda çok merak konusu, buda çok derin mevzu bunu ayrıca sonra ele alıcam kısmetse.

benimde anlatacaklarım var. bende tartışma alevine odun atmak isterdim ama o kadar çok odun atmışsınız ki yana yana kül olmuş biraderim tıpkı Hayallerimiz gibi..
bende biraz benzin dökücem izninizle biraz tehlikeli ama buna değer, az öteye geçin başlıyoruz.



film başlıyor..
3 YIL ÖNCE

Yavaşlığın keyfi neden yitip gitti böyle? Ah nerede şimdi geçmişin aylakları? Halk türkülerinin tembel kahramanları neredeler, bir değirmenden ötekine sürüklenip duran, açık havada yıldız palasta uyku çeken şu serseri tayfası nerede şimdi? Kır yollarıyla, çayırlarıyla, harman yerleriyle, doğa güzellikleriyle nereye gittiler? Bir Çek atasözü onların tatlı aylaklıklarını bir eğretilemeyle tanımlar: Tanrının pencerelerini seyrediyorlar. Tanrının pencerelerini seyreden kimsenin canı hiç sıkılmaz; mutludur. Günümüz dünyasında işsizlik’e dönüştü aylaklık; aynı şey değil kuşkusuz: İşe yaramaz hisseder kendini işsiz insan, canı sıkılır, yoksun kaldığı devinimi arar durmadan.

Dikiz aynasına bakıyorum: Karşı yönden gelen arabalar yüzünden bir türlü beni sollayıp geçemeyen aynı araba. Sürücünün yanında bir kadın var; adam kadına neden gülünç bir şeyler anlatmıyor acaba? Elini niçin onun dizine koymuyor? Bunu yapacağına, önündeki arabayı yeterince hızlı sürmeyen sürücüyü lanetleyip duruyor; kadına gelince, o da sürücüye eliyle dokunmayı aklına bile getirmiyor, kafasının içinde onunla birlikte araba kullanıyor ve o da beni lanetleyip duruyor.

Bana gelince, ben Paris’ten bir kır şatosuna yapılan bir başka yolculuğu, Madame de T. ile ona refakat eden genç şövalyenin bundan iki yüzyılı aşkın bir süre önce yaptıkları yolculuğu düşünüyorum. Birbirlerinin ilk kez bu kadar yakınında duruyorlar, hızın yavaşlığının yarattığı o dile gelmez kösnül hava onları içine alıyor: Arabanın devinimlerine uygun olarak sallanan iki vücut birbirine dokunuyor önce rastlantıyla, sonra bile bile ve oluyor olacak olan, öykü başlıyor.

Film siteleri hakkında söylenecek ve yazılacak çok şey var, yukarıda anlatmıştım biraderim mevzu derin.

Belki bir gün yeniden karşılaşırız biraderim, Selametle..