MertUslu adlı üyeden alıntı

Fark ettiyseniz her kafadan ayrı bir ses çıkıyor, herkes farklı bir fikir sunuyor, hepsinin de kendince ayrı düşünceleri var hepsinin de haklı yönleri var. Şimdi açıklayacaklarım da benim doğrularım.

1. Bilmek Kavramı Yok açın instagram'ı, açın twitter'ı 1 tane mantıklı bir şey bulun. Yok. Birinde küfürler, yıkık aşk hikayeleri, saçma sapan kısa videolar, diğerinde ise sanki devleti yönetse süper güç haline getirecek birkaç klavye delikanlısı ve sempatizanın kavgaları..
Kimse kendine yarar sağlamıyor, sokakta gördüğüm teyzeden çocuğa kadar herkes 1-2 dakika mantıklı konuşmanın ardından yavaştan devlete ve siyasete konuyu bağlıyor. Kimse kişisel gelişime, alan bazlı öğrenmeye değinmiyor, herkes birilerini ezme peşinde, çünkü hepimiz az sonra altta bahsedeceğim diğer maddelere mahkumuz.

2. Çizilen bir plan var ve herkes buna uymak zorunda Yıllardır, bilmiyorum osmanlı yada eski dönemlerde de böylemiydi ama en azından "Türkiye" şartlarında çizilmiş bir plan var, çocuk doğup oksijen almaya başladıktan birkaç yıl sonra OKUL adı verilen yere yazdırılıyor ve üst maddede bahsettiğim tipler tarafından (Gelecek geçmişin ellerinde şekillenir.) yetiştiriliyor. 12 Sene eğitim adı altında işe gider gibi her gün zorlana zorlana okula gitmek zorunda bırakılıyor, kimseye bir şey vaad edilmiyor, kimseye heveslendirici bir şey verilmiyor, kimseye "eğer okursan şu olacaksın ve herşey rahatlayacak" denmiyor, "sen oku, istersen 30 sene oku iş bulamaz yada bulduğun işlerden memnun olamazsan o 30 senelik okumayla marketlerde kasiyer bile olabilirsin" diye düşünüyor insan... Çünkü verilen bilgiler insan yaşamına 5 kuruş değer katmıyor, fizik, kimya, biyoloji, bunlardan hiçbiri bir ahlak dersi kadar, bir felsefe dersi kadar, bir dil, edebiyat dersi kadar, belki karşı çıkabilirsiniz ama bir din dersi kadar bir şey katmıyor kimseye çünkü "DÜNYA"'da yaşıyoruz. Yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor, önce yaşamayı. Dizilere bağımlı bir ülkeyiz, çünkü örnek alınacak bir çok şey görüyoruz. "TÜRK GİBİ BAŞLAMAK" diye bir şey duydunuz mu hiç, herşeye büyük bir hevesle başlıyor, 5 dakika içerisinde gayelerimizden ödün veriyoruz.
Hayatımızın 4/3'ü belki okula, belki işe, belki saçma sapan şeylere gidiyor. İnsan ilişkilerimiz zayıf ve kimse başkaları için bir şeyler üretmek istemiyor. Kimse de buna yardım etmek istemiyor.

Elon Musk? bir gayesi var, bir hayali var, bir ekibi ve bir sermayesi var, ama gözlerini yumduğunda hayal edebileceği bir uzay kenti var, ve her uyandığında sanki o kentteymiş gibi hayal ederek kendini motive edebiliyor, ama siz? ya ben? ne hayal edeceğiz? Nasıl memur olurum mu? Nasıl para kazanırım mı? onlar gayelerini hayal ederken biz daha bu soruları cevaplandıramıyoruz.

İnsan ilişkileriniz nasıl? Çevrenizde kaç çeşit insan var? hangisiyle düzgün geçinebiliyorsunuz? en yakın arkadaşınızdan dahi bazı zamanlar kuşku ve kaygı duyduğunuz oluyor mu? Empati yapmayı biliyor musunuz? yoksa tek yaptığınız sempatizanlık mı? İnsanları aşağılayarak, ezerek, kin duyarak mı onlardan üstün olmaya çalışıyoruz. Medya, sosyal medya yada çevreniz, insanların yanlış olanları neden doğruları suçlu yapıyor.

Ne olduğum gayet açık, müslümanım ve hayat gayem sadece cenneti kazanmak üzere, ama onu kazanmak için bile önce bu dünyayı kazanmalıyım, peki bunu kazanmak için bana benden başka yardım eden var mı? hayır. İnsanlar ben kendi fikirlerimi sunduğumda, yada Allahı anlattığımda, hatırlattığımda, küfür kullanmamama rağmen, "arabistana git" gibi şeyler yazıyorlar, kendi kandaşını, vatandaşını, candaşını kovan bir insan, neden benim için bir şey yapmak istesin? yada müslümanım diye geçinip karıya kıza kötü gözle bakan, şeytanın çomağı olmuş ama Allah'ın aslanı ayaklarına yatan insanlar neden dini anlamaya çalışan, kafasında soruları olup da bunları sorduğunda "cehenneme git" yazan müslüman görünümlü düzenbazlara faydalı olsun?

Her şeyden önce birlik, empati ve saygı gerekiyor, herkesin herşeyi doğruca öğrenmesi ve en önemlisi, biliyorum olmayacak ama alçak gönüllü olmak gerekiyor, nalet olsun ki her aklıma geldiğinde sinirleniyorum ama bu ülkede herkes kendini KRAL zannediyor. Hiçbir şey değilsiniz, hiçbir şey değilim. Yanlızca yaşayacağız tanıyanlarımız tarafından yaptıklarımızla anılacağız, kendimizi överek, büyüterek bir yerlere varamayız, mütevazi olmalı, herşeyin doğrusunu araştırmalı, ahlak ve adap üzerine yaşamalı, ve hem kendimize hem çevremize örnek olmalıyız.
"O'dur ki, O yüce Allah'tır ki bütün göklerde ve bütün arzlarda (hayat olan âlemlerde yarattığı) her şeyi katından sizlerin (insanların) emrine musahhar kıldı. Muhakkak ki bunda düşünen bir kavim için âyetler vardır." (Casiye, 45/13)

Son olarak iyi bir şeyler yapmaya gelince, insanlara zarar vermediğiniz, onların hakkını yemediğiniz sürece herşeyi yapabilirsiniz, sadece sabırsız olmayın, bir plan yapın ve zamana bırakın, hiçbir şey bir günde, bir ayda yada bir yılda olmaz. Tek yapmanız gereken inanmak, bağlı olduğunuz değerlere ve planınıza yapışmak.
Uzaya mı çıkmak istiyorsunuz? marsa mı gitmek istiyorsunuz? şimdi bir ajanda açın ve ilk sayfasına şunları yazın.
Gün 1: Marsa gideceğim.

Teşekkür ederim :)

Fizik dersi din dersi kadar insana birşey katmaz düşünceniz dışındakilere katılıyorum.

Eğer birgün fizik dersi sayesinde sınırsız enerji bulunursa o zaman sende ne demek istediğimi anlayacaksın. :)