merhaba bayan
ne kadar değişmişsiniz görmeyeli
göz altlarınızda çukurlaşmalar
ellerinizde azda olsa kırışmalar
oysaki gözleriniz
gözleriniz hala akdeniz

hal hatır sormak için gelmedim başucunuza
veya sizi uyandırmakta değil amacım, merak etmeyin
sonbahar vurgunu saçlarınıza dokunmak istemiştim
fakat karmı düştü saçlarınıza bayan
nedir bu beyazlıklar
başka ne anlamı olabilirki bunun
ak düşmüş olamaz saçlarınıza

kaç sene oldu sizi görmeyeli
veyahut kaç sene fatiha’sız geçti
birkaç damla gözyaşını çok mu gördünüz bana bayan
küçük çocuklar su döküyor boyumca
cebimden çıkarıp üç beş kuruş veresim geliyor
ama…

hani hep derdik ya bayan
deniz manzaralı, başımızı sokabilecek bir yerimiz olsun diye
oldu işte
siz daha gelmesenizde
deniz manzaralı başımı sokabildiğim bir yerdeyim artık

sahi bayan, annen baban nasıllar
gerçi ahmet amca uğradı geçen yanıma
oda benim kaldığım yerde kalacakmış artık
hemde yatıya

yapmayın bayan, çekin şu elinizi
yüzüğünüz parlıyor gözüme
anlaşılan recm etmişsiniz, sizde beni çoktan

öldükten sonrada seveceğim sözlerini doğru bulmazdım hiç
ama sevilebiliyormuş bayan
öldükten sonra sevmekte aşkın farzlarındamış

tek derdim üzerimdeki topraklar bayan
hani diyorum kazarak çıksam
birkez olsun görmek isteseniz beni
bu halimle koşa koşa gelirdim yanınıza

işte böyle bayan
kim bilir bir daha ne zaman gelirim
beni sorarsanız eğer
araftaki ötenazimden sonra
iki metrelik yatağımda
ömürlük inzivadayım
siz beni merak etmeyin

Şiir: İsmail Usluer
Yorum: Ali Kırdudu