kafka1907 adlı üyeden alıntı

Gerçek olduğunu düşündüğün bir rüya gördün mü? Evet. Bu rüyadan uyanamasaydın rüyada olduğunu nasıl anlardın? Rüyamda kelebek olduğumu gördüm uyandım insanım. İnsan olduğunu gören bir kelebek miyim, kelebek olduğunu gören bir insan mıyım?

Gregor Samsa'ya bağladın hocam olayı :) Var oluş konusu çok derin bir konu. Sonu gelmeyecek bir tartışma yazarak anlatılamayacak kadar uzun. Bu konuda net konuşan insan cahildir. Ben uçan diğer insanlara görünmez bir fil görüyorum desem sizin bana bunun aksini kanıtlama imkanınız yok mesela. Her insan kendini rahatlatmak adına korkularını dogmaların ardına gizler. Dolayısıyla var oluş aslında gerçekle yüzleşme cesaretidir. Bunun içine girdiğiniz vakit mutsuz bir insan olursunuz. Çünkü düşünen sorgulayan insan bir takım şeylerin farkında olan mutsuz insandır.

En basitinden ne için yaşıyorsun?
kimsin?
Nerden geldin?
Nereye gideceksin? gibi temel sorulara dahi dünya üzerinde net cevap verecek insan yok. Verilen cevapların bütünü kişisel görüşler dahilindedir. İnanç denilen olay da buna dahil. Genel bir kapsamlılıgı veya kanıtlanabilir bir gerçekliği yoktur. Sorgulamayı bırakır ölene kadar iç rahatlatma yapar durursun. Aksi durumda yaşamak cidden ızdıraplıdır. Felsefecilerin çoğu böyledir mesela. Yaşamaktan acı duyar çünkü cevaplanmamış iç kemiren çok soru vardır