Okuyanlar okumayanlara anlatsın lütfen.


Habertürk Yazarı Sevilay Yılman, Toyota Türkiye CEO'su Ali Haydar Bozkurt ile aralarında geçen diyaloğu bugünkü köşesin de paylaştı: İşte yerli otomobil piyasaya çıktıktan sonra elektrikli üretimin dünyadaki öncülerinden olan ve bu proje tam tekmil hayata kavuşunca yani yerli otomobil üretimi başlayınca belki de kendi yönettiği markaya rakip olacak Bozkurt’un söylediklerini aynen aktarıyorum...



“Bir Türk Vatandaşı olarak gurur duydum. Heyecan duydum ve belli ki üretimine başladıktan sonra en büyük rakiplerimizden olacak yerli otomobili düşünen, hayata geçiren herkese teşekkür ediyor ve hoş geldiler diyorum”

Ali Haydar Bozkurt, yerli otomobil ile ilgili sorulara da şu yanıtları verdi:

1) Tanıtımı yapılan aracın İtalya’da üretilmiş olması çok konuşuldu. Yerli ve milli ise neden İtalya’da üretildi bu araç?

Bunların hepsi hikaye… Bu yorum otomobil sektörünü bilmeyenlerin, sektöre hakim olmayanların uydurduğu saçmalıktır. Bu araç bir prototiptir. Tüm dizaynı Türk mühendislerine ait olan otomobilin tanıtımı için başka bir ülkenin fabrikasında üretilmiş olması bu aracın yerli olmadığı anlamına gelmez! Aracın dizaynı tamamı Türk olan mühendisler tarafından geliştirilmiş ve tüm fikri, sınai hakları da yüzde 100 Türkiye’ye aittir. Bugün CEO Gürkan Karakaş’ın tanıtımda yaptığı konuşmada yeni bir şey daha öğrendik. Biz bataryaların yani akülerin yurt dışında bir ülkede filan üretileceğini sanıyorduk. Meğer batarya da yine aynı ekip tarafından geliştirilmiş ve o da tüm hakları yine Türkiye’ye ait olacak bir üretim. Bunun çok kıymetli bir detay olduğunu belirtmem gerekiyor zira yine bu işten anlamayanlar bu konuda doğru olmayan yorumlarda bulunuyorlar.

2) Peki, sektörün önemli bir aktörünün önemli bir yöneticisi olarak tasarımı nasıl buldunuz?

Bir kere çok doğru bir “segment” ve teknoloji tercih edilmiş onu söyleyeyim... SUV tipi araçla yola çıkmak çok akıllıca olmuş. Yakın geleceğin teknolojisine uygun bir teknoloji yani elektrikli araç tercihi dört dörtlük bir vuruş oldu.

3) Bundan sonrasına dair görüş ve tavsiyeleriniz neler?

Bakın 60 sene kaybettik biz otomobil sektöründe. Eğer 60 yıl evvel atılan o tarihi adım devam ettirilebilmiş olsaydı bugün Türkiye otomobil sektöründe belki de çok önemli bir aktördü. Özetle evet çok geç girmiş olduk bu sektöre ama şöyle bir avantaja da sahip olduğumuzu bilelim... Geç kaldık ama tam dünya otomobil sektörü yepyeni bir teknoloji ile yani yüzde yüz elektrikli otomobiller üzerinden kendini geliştirmeye çalışırken girdik sektöre ve dolayısıyla iyi bir başlangıç yapmış olduk.

60 sene geriden başlamış olabiliriz ama kritik bir dönemde attığımız bu adım eğer bundan sonraki süreç doğru yönetilebilirse “Elektrikli otomobil” sayesinde global anlamda da söz sahibi olmak mümkün!

4) “Bundan sonraki süreç” ten kastınız nedir?

Markalaşması lazım yerli otomobilin. Bunun için de çok doğru bir perspektif izlenmesi gerekiyor. Biz bunu yerli otomobil gibi görüyoruz ama bu yerli otomobilin dünya piyasasında isim yapması için ona uygun çalışmalar geliştirilmesi lazım. Sadece Türkiye’nin kullanacağı otomobil gibi düşünüp kurguyu öyle götürürsek yanlış olur. Kurgu, Türkiye’nin ürettiği ama tüm dünyanın tercih edeceği otomobil üzerinden yükselmeli. Ve şunu da ekleyeyim; Hiç zor değil ya da hayal değil Bir Almanya ya da İtalya gibi seri üretim yapabilen hatırı sayılır markalar arasına girebilmek.

Mühim olan bu adımın atılabilmesiydi.

Atıldı artık ve bu otomobilin markalaşması, global bir değere kavuşması için izlenecek süreci doğru ve iyi yönetmeye kaldı iş.

5) Yerli otomobilin logosunu beğendiniz mi?

Bunların bir önemi yok çünkü çok küçük ayrıntılar. Şu anda ki logo veya düşünülen isimlerin hepsi değişebilir. Mühim olan bu adımı atmaktı, atıldı. Mevcut logo da olabilir ama değişebilir de. Çok mühim değil bu hususlar. Önemli husus tüm hakları Türkiye’ye ait Türk mühendislerinin böyle bir otomobili tasarlamış ve görücüye çıkarabilmiş olmasıdır.