Ekonomide yaşanan sıkıntılara paralel olarak, araç fabrikaları da aynı sebepten ötürü üretimi durdurma kararı aldığı biliniyor. Aslında petrol fiyatlarının düşmesiyle, araç fiyatlarında da doğru orantıda bir düşüş yaşanması beklenirdi. Fakat petrol fiyatlarının 42 dolardan, 26 dolara düşmesi de otomobil fiyatlarının düşmesi ile aynı sebepten yaşanan sorundur. Bu yüzden petrolün fiyatlarında düşüşün bu süreçte hiçbir katkısı olmamıştır. Tüm bu sorunlar birbiri ardına izleyen domino taşı etkisi yaratan engeller silsilesi oldu. Bu süreçten ikinci el araçlar da nasibini alıyor.
İkinci el araç piyasasını bekleyen bazı sıkıntıların olduğunu söylemek mümkün gibi görünüyor. Ancak 2020 Yılının ikinci çeyreğinden itibaren görünen tabloda bu süreç geçici olacağı tahmin ediliyor. Fakat her ne kadar kısa zaman içerisinde yaşanacak olan tedarik ve araç sıkıntısı var olsa da, bu tahribatın uzun ve kısa vadelerde ülke ekonomisinde bazı çıktıları olacaktır. Yalnız Türkiye değil, tüm dünyada küresel bir sıkıntının kapıda olduğu biliniyor. Ancak, Türkiye gelişmekte olan ve ihracat bazında dış hacim kapasitesine göre dünyaca araç ihracatı yapan önemli ülkeler arasında bulunuyor. Yani Türkiye dış Pazar üreticisi sıfatıyla yurt dışından en fazla gelir elde ettiği sektör son 10 yıl olarak ele alındığında Otomobil sektörü açık arada bulunuyor.
Her ne kadar geçtiğimiz sene ve ondan önceki sene otomobil sektörü 2. ve 3.sıralarda yer alsa da bu tabloya son 10 yıllık grafiklerde incelediğimizde Türkiye’nin en büyük gelir kapısı olarak karşımıza çıkıyor.
KAYNAK