yurtlarda güzeldir evlerde. olaya nerden baktığına bağlı tabii ki. ancak ev hayatı için ev arkadaşı tavsiye etmem. düşündüğün gibi olmuyor ev arkadaşıyla. kira,yiyecek,elektrik,su vs.. zamanı gelince diğerlerinden birisi mutlaka param gelmedi, sen ver ben sana veririm gibi şeyler söyleyecek. yiyecek içinde aynı şey geçerli.
en iyisi tek başına çıkak. emin ol sana maliyeti 4 kişi ile çıktığın zamankinden pek farklı olmayacak. en azından çektiğin sinir,strese değmeyecek. tek olmak güzeldir.
Ek Olarak:
Yine bir yanılma. Hocam öncelikle, demokrasinin gerçek demokrasi olması için, aracısız bir şekilde halkın tamamen kendi başına karar verip oy kullanması gerekir. Eski Roma daki gibi. Günümüzde ise "Danimarka’nın başkenti Kopenhag’ın merkezine çok yakın olan Cristiania, ülkede ‘kurtarılmış kasaba’ olarak biliniyor.
Bunun nedeni kasabanın özel bir kanunla orada oturan halk tarafından yönetilmesi.
Kendi içinde doğrudan demokrasi ile yönetilen ve tüm halkın alınan kararlarda söz sahibi olduğu kasabada bir yönetici ya da belirlenmiş bir kural yok." gerçek yani doğrudan demokrasiye örnek verilebilir. Diğerleri yalnızca halkın kendini yönettiğini sanmasıdır. Neyse uzatmayacağım. Dindar bir halkın demokrasiyi taşıyamaması düşüncesi de sizin demokrasi anlayışınızı ortaya koyuyor. Başta dindar olmayandan kastınız Müslüman olmaması ise, başa geçen Hristiyan biri de gayet tabii dindar olabilir. Dindar olmaması için ateist olması gerekiyor yani size göre demokrasi için bu gerekli...
Bunun nedeni kasabanın özel bir kanunla orada oturan halk tarafından yönetilmesi.
Kendi içinde doğrudan demokrasi ile yönetilen ve tüm halkın alınan kararlarda söz sahibi olduğu kasabada bir yönetici ya da belirlenmiş bir kural yok." gerçek yani doğrudan demokrasiye örnek verilebilir. Diğerleri yalnızca halkın kendini yönettiğini sanmasıdır. Neyse uzatmayacağım. Dindar bir halkın demokrasiyi taşıyamaması düşüncesi de sizin demokrasi anlayışınızı ortaya koyuyor. Başta dindar olmayandan kastınız Müslüman olmaması ise, başa geçen Hristiyan biri de gayet tabii dindar olabilir. Dindar olmaması için ateist olması gerekiyor yani size göre demokrasi için bu gerekli...
demokrasi dediğin şey ince bir çizgidir. bunu öyle iki cümle ile tanımlayamazsın. demokrasi ise anarşizm arasındaki çizgi oluşturur farkı. tabii haklarını tepeden inme almış bir halk asla bu hakların ve demokrasinin önemini bilmez ve buna ya çapulcu der ya anarşist der. onur arkadaşımız doğru söylemiş.
En azından Türkiye'deki dindarlar taşıyamaz. dahada önemlisi İslamiyetin olduğu yerler taşıyamaz.
Çünkü İslamiyet teslimiyet demektir. demokraside ise teslimiyet olmaz. İslamiyet biat etmek demektir. Demokrasi ise biat etmemektir. İslamiyet biat etmemeye anarşizm der. Biz ise insana değil, yalnız insanlığa biat ederiz. Adınada çapulcu denebilir sakıncası yok.
Çapulcuları ister destekleyin ister desteklemeyin. Oradaki insanların kararlılığı kollarına bacaklarına yazdıkları kan gruplarından gayet net belli oluyor. Ayrıca imkanları varkende kimseye ne silah çekmişlikleri var nede satır pala. İstenilseydi En şiddetli zamanı olan dolmabahçe zamanında zaten bunu net şekilde yaparlardı. Şu da bir gerçekki devlet camilere yaptığı yardımı kestiğinde ve cami cemaatlerinin paraları ile camilerin masrafları karşılandığında 3 ay sonra bu ülkede o camiilere kimse girmez. bizim insanımız bedavayı sever ama anlamadan sever. Abdest alırken bile anlamını bilmeden alan insanların neden camiiye gittiklerini sormak gerekir.
konu din ve siyaset olunca hem sinirleniyorum hem konuşmak istiyorum. Siyasette dinin, askerin yeri yoktur diyoruz.
Askersen çizmelerini çıkaraksın siyaset yaparken. Dindarsanda sarığını cübbeni çıkaracaksın. Ancak dindar yerine dinci olunca ne sarık çıkıyor nede ortada birşey kalıyor.