Okuduğunuz ve yazdığınız her şey hayata dair bakışınızla, dertlerinizle ve strateji geliştirmenizle doğru orantılıdır.
Ne okuduğunuza ve ne yazdığınıza dikkat edersiniz ama konuştuklarınız, beyninizle doğru orantılıdır. Kelimelerin sesli ifadesine %80 beyniniz, %20 ise duygularınız karar verir.
Mantığın devreye girdiği seçkin okuma ve yazma isteği, hayata dair ifade şeklinizin temelidir ve işin doğrusu hayata dair ana fikrinizi bu denli titizlikle bulabilmek oldukça zordur.
Bu mantalite çevresinde ise yazmak, sizin için her zaman tatminkar bir duruş şeklidir. İfade ettiğiniz her cümle, hakkınızda fikir sahibi olmamız için yeterlidir.
Duygu durumları yaş sınırlamasına göre değişse de bazı durumlarda istisna fikirler yeni bakış açılarına üstün olanaklar sağlayabiliyor.
Benim hakkımda bilmeniz gereken tek şey, derdimin bir şey olmadığıdır. Araştırma bir sanattır. Ve bilgi sahibi olmakla bilgisini satmak kesinlikle apayrı şeylerdir. Bilgi sahibi olmak bir durumdur, fakat bilgisini satabilmek bir duruş tarzıdır. Biri olmadan diğerini yapmanız mümkün değildir. Çünkü,
Durum bir duruş tarzıdır.
Benim duruşum ise durumu yazarak ifade etmektir.