Dediğin gibi yüzeysellik bizi başarısızlığa götürüyor. Adamlar penaltı kullanmanın bile bilimsel araştırmalarını yaparken biz bunu topa vur gitsin mantığıyla bakıyoruz. Aslında web sitesi projeleri de alt yapısında gerçekten bir şeyler barındırması gereken projeler.
Mesela bizim mecburlar projemizde;
İnsan denen yaratılmışın altını oymaya çalışan ne kadar cinvari fikir varsa reddediyoruz. Benimsediği yaşama biçimini, başkalarına kabul ettirmeyi çok önemli zanneden girişimci kafalara kafa atıyoruz. İst’le biten kimlik kalkanlarını kaldırıyor, istasyonu, İstanbul’u, istavriti seviyoruz ama istismar etmiyoruz. A harfine cı ile bağlanıyor. Sağa, sola takılmadan başka türlü bağlanmayı boyacılara, dürümcülere, ayakkabıcılara bilcümle esnaf kardeşlerimize bırakıyoruz. O iyi insanların dönmelerini bekliyor, muhacir kızının artık inanmasını arzu ediyoruz. Basit yaşamaya çalışıyor, alengirli görünmek için kendimizi yırtmıyoruz. Esir Şehrin İnsanları’na komşu, Küçük Ağa’ya destek kuvvet olmayı istiyoruz. Bir eserin güzelliği karşısında gıpta ediyor, tepkimizi aramıza giren karlı dağlara gösteriyoruz. Bir gün bu ülkede sanatın sadece insan yüreğine özgü olduğuna inananların çoğunluğu oluşturması için mücadele ediyoruz. Zaman aleyhimize işlese de umut ediyoruz, hayal ediyoruz, devam ediyoruz. Hepimiz mecburuz, yaşadıkça mecbur kalacağımızı biliyoruz.
böyle bir düşünsel alt yapı mevcut. Sitemiz nerelere gelirse gelsin biz özgün olduğumuz, fikirsel bir alt yapıyla hareket ettiğimiz ve insanlara bir şeyler kattığımız için çok mutluyuz.
Başarılar dilerim.