EmineT adlı üyeden alıntı
Ülkemizde Atatürk'e hakaret etmekte FETÖ'cü olmakta PKK'ya destek vermek veya üyesi olmakta suçtur herhangi bir şekilde suç değildir diyen kanunen yalan söyler ancak;
Kanunlarımızda suçun açık bir ortamda alelen işlenmesi,
suçun sosyal medya hesabı üzerinden işlenmesi ve daha birçok şekilde suç ayrımı söz konusudur.
Örneğin bir kişi devlet büyüğüne 10 takipçisi bulunan hesaptan küfür etti kanunlar küfür etmesi kadar kişinin ortamına ve kitlesine de bakmaktadır.
Muhtemelen yukarıdaki kişiye para cezası kesilerek bırakılacaktır.
Bir diğer olay ise mesela adam FETÖ'cü TV kanalına çıktı ve resmen ben FETÖ'cüyüm dedi ama tutuklanmadı sadece savcı çağırdı hastaneye sevk etti savcı dediki ben bu adamı alamam niye doktor raporunda yazmış ki bu adam akli dengesi yerinde değil ee bu adam o zaman nasıl TV kanalına çıkabiliyor bir soruşturmada hemen TV kanalına sorumlu geliyor ee savcım biz nereden bilelim her çağırdığımızı hastaneye mi götürelim o da bırakıldı sonuç adam dediğiyle kaldı.
İllaki bürokrasinin ve mahkemelerin yanlış kararları veya takipten düşen dosyalar oluyordur buna canlı şahitte oldum ama 100 dosya varsa 90 u hakettiği cezayı alıyor.
Örneğin geçenlerde SÖZDE muhafazakar bir kadın ismini ağzıma almaya bile tenezzül etmem Atatürk'e hakaret etti ne oldu;
1- Haber siteleri yayınladığı için kişinin kitlesi 10'da 100000 oldu,
Savcının değerlendirmesi hakimin kararını etkileyen unsurların hepsi haber sitelerinin ve sosyal medyanın etkisiyle değişti ve gereği yapıldı.
Umarım düşüncelerine bir nebzede olsa işin içinde olan birisi olarak cevap vermişimdir. Asıl sorunlardan birisi nedir biliyor musun?
İzmir'de Sayın Cumhurbaşkanına küfür eden grup yada şahıs ceza aldı
Atatürk'e hakaret eden malum kadın ceza aldı peki ikisinin de ortak noktası neydi?
Ülkemizin medyası bu iki olayda da en aktif şekilde yer aldı ve kamuoyunun önüne kadar serdi artık olayların kitlesi başladığı gibi değildi. En büyük fark burada yer alıyor.
Bana örneğini attığınız Kaç Saat Oldu isimli twitter hesabı hakkında açılan soruşturmanın da haddi hesabı olmadığını bir Türk polisi olarak o tür kanalların kime hizmet ettiğini çok iyi bilirim. Burada kesinlikle siyasete yerim yok ancak özellikle bazı hesapların da ne olduğu çok belli.
Aklınıza takılan sorularda daima buradayım halkı bilgilendirmek de bir sorumluluktur.
Bir takım yerlere yandaşlık yapanlar istedikleri gibi konuşup duruyor bu konuda sizinle aynı fikirde değilim. Fatih tezcan gibi onlarca isim var. Bir öğrencinin ya da bir başka kişinin delil olmadan bir öğretim görevlisine fetöcü damgası vurması bile onu işinden edip rezil etmeye yeterken bu tip kişilerin gecmişlerinde kime hizmet ettikleri açıkken alenen fetöye destek sunarken ve hala aktif bir şekilde Atatürke ve silah arkadaşlarına Cumhuriyete tehditte bulunurlarken hala ellerini kollarını sallaya sallaya gezmeleri ve istediğimi yazarim diyecek kadar alçakca bir yorumda bulunmaları durumun özeti aslında
Fetö ve diğer terör örgütleriyle mücadele ediyorsan taraf ayırmaksızın geçmişte en ufak bağı olanların cezasını verip halktan soyutlayacaksın. Bunlar birde alenen ATATÜRK düşmanlığı yapıyorlar.
O bahsettiğiniz kız bu ülkedeki kinle nefretle yetiştirilen binlerce örnekten biri. Berberinden bakkalına neler duyuluyor bir bilseniz. Ben hayatımda kurucu liderine bu kadar saygıslık yapan bir kitle görmedim.
Ceza verileceğine inansam tek tek şikayet ederim fakat inanmıyorum maalesef. Yılanın başını ezmedikten sonra kuyruğuna bassanız ne olacak.
Sevdiğim bir karikatür var
Durum bundan ibaret. Herkesin düşüncesine saygı duyuyorum tabii benimki de böyle.
Bu ülkede Atatürke alenen hakaret edip annesine bile hakaret eden kişiler hastane odalarında ziyaret edildi. Diyeceklerim bu kadar
Teşekkürler.