Yazının bazı yerlerine katılsam da temelde bir şey yanlış. Hem de çok yanlış.

Onedio ya da büyük haber siteleri büyük yatırımlar. Hem de bizim tüm ömrümüz boyunca göremeyeceğimiz kadar büyük yatırımlar.

Mesela 2000’lerin başından beri yayın yapan Hürriyet’in sloganı neydi? “Türkiye’nin açılış sayfası. İlk olarak hurriyetim.com olarak açılmıştı. Onun sloganı neydi? “Hürriyetim, internetim” yani adam zaten internetin kendisi olma amacında bir yatırım yapmış. Türkiye’nin en çok satılan gazetesi haliyle en çok bilinen markalarından birinin sitesi tabi ki aramalarda en önde çıkacak. Heehangi birine haber deyince aklına ilk gelecek siteler belli. Hürriyet, Milliyet, Sözcü vs. Ayrıca buralarda ajans haberleri kopyala yapıştır kullanılmıyor. Yüzlerce maaşlı profesyonel muhabir haberleri, köşe yazarları yazılarını elleriyle yazıyor.

Başka bir örnek, mynet’in merkezine gidip gördünüz mü mesela? Merkezi İTÜ Teknokent’te. Burada yüksek teknoloji üreten, üniversite-sanayi iş birliği sistemiyle AR-GE yapan, teknoloji transferi kavramını özümsemiş şirketler bulunuyor. Burada da yüzlerce insan çalışıyor. Sadece içerik değil, teknoloji de üretiyorlar.

Onedio da keza hem Ankara ODTÜ Teknopark’ta hem de İstanbul Levent’te ofisi bulunuyor. Önce haber sitelerinden trafik çalarak sonra da Buzzfeed’in yazılarını çakarak gerçekleşen şaibeli yükselişlerini bir kenara koyarsak, adamlar SADECE BİR YATIRIM TURUNDA 13 Milyon dolar toplayabiliyorlar. Bakın bir yatırım turu diyorum. Bir şirket sermaye olarak doygunluğa ulaşana kadar 20 yatırım turuna bile çıkabilir.

Şimdi biz burada ezberden SEO odaklı siteydi içerikti konuşup, evden herşeyi kendimiz yapmaya çalışıp yıllık 100TL’lik hostinglerde siteleri barındırırken adamlar her iş koluna ayrı elemanlar istihdam ederek yapıyorlar. Milyonlarca dolar yatırım yapıp bunu da ilk beş senelerinde her hangi bir karlılık beklemeden yapıyorlar.

İş sizin bildiğinizden çok farklı işliyor. Biz burada içeriklerimizin her kurala uyduğundan bahsederken adamlar iki bina yanlarındaki Google Türkiye ofisine gidip Google yöneticileriyle yüz yüze görüşebiliyorlar. O kapalı kapılar ardında konuşulanlar bizim burada ezberden konuştuklarımızdan çok çok farklı.

Adam sitesini yeni açsa bile TV’ye, reklam panolarına, sinemaya reklam verip direkt trafik çekerek senden çok daha hızlı yükselebilir. Gidip büyük yerlerle ciddi partnerlik anlaşmalarıyla yüklü ve hiç bir kural ihlali yapmadan organik trafik çekebilir. Bence sermaye gücünü çok hafife alıyorsunuz.

Türkiye’nin en büyük haber sitesi Hürriyet’ken kutuplaşma ortamı ve Hürriyet’ten ayrılanların toplama kampına dönmesi sonucu Sözcü’nin sitesi neredeyse Hürriyet’i yakalamış durumda.

Dediğiniz işi kitabına uygun yapan haberler.com var. Adam yıllarca ciddi SEO çalışmaları yaparak yükselmiş, büyük bir şirket olmuş. Altınizade’de ofisi ve bir sürü de çalışanı var. Ama sizin gözünüzde haberler.com’un bir marka değeri var mı? Sıradan vatandaş önemli bir olay olduğunda ilk önce Hürriyet’e ya da Sözcü’ye mi girer yoksa haberler.com’a mı? Sonuçlar haberler.com olmadığını söylüyor.

İşin “mühendislik” kısmından daha çok bir kurumun toplumla kurduğu bağ önemli. Onedio SEO uyumlu içerikleri olmadığı halde ilk sırada çıkabilir fakat Onedio yola çıkarken bir hedef koymuş. Bir yerde canı sıkılanların (ki Buzzfeed’in iş planını direkt çaktı. Buzzfeed’in amacı bir yerlerde sırada bekleyenlerin ya da tuvalete girenlerin canı sıkılmaması için içerik üretmekti.) girebileceği ve uzun süre vakit geçirebileceği bir platform oluşturmaktı. İş böyle kurulur. Arkadaşlar bir şeyin farkına varalım bu adamlar site yönetmiyor “şirket” yönetiyor.

Ya da Hürriyet ve Sözcü haber dışında alakasız içerikler üretiyor diyorsunuz. Bugün Redbull bile enerji içeceği satan bir firma değil, bir yayıncı kuruluşa dönüşmüştür. Adamların online kanalları var. Bütün ekstrem sporlar hakkında içerik üretmeyi amaçlıyorlar. Bir içecek markası bile içerik üretmeyi baş amacı haline getiriyorsa haber sitesi neden bunu yapmasın? Örneğin Habertürk; HT Hayat, HT Kadın vs bir sürü alt markası var. Marka diyorum çünkü bunlar da her ne kadar Habertürkle organik bağları olsa da başlı başına kendi kararlarını verebilen alt kurumlar.

Olay sadece teknik işi kuralına uygun yapmak değil. Yani domain+hosting ve düzenli içerik girişi değil. İşi markalaştırmak, profesyonel bakmak, hedefler koyup bunları gerçekleştirmeye odaklanmak, buna bir web sitesi gibi değil bir meslek gibi bakmak gerekiyor.

Bu konuda sizlere Onedio’da çalışmış Zeynep Gabralıyı ve yemek.com’u yemek.com yapmış Batuhan Apaydın’ı takip etmenizi öneririm. domain+hosting+SEO girdabından kurtulmanızı sağlayarak ufkunuzu açacaklar.

Sonradan gelen bir edit yapayım:
Okuduğum tüm yorumlar analitik olarak düşünülmüş şeyleri anlatıyor. Halbuki bir şeyi görmezden geliyorsunuz. Tıpkı sosyal medya fenomenleri gibi sitenize girenlerle bağ kurmanız gerek. Google’ın da düştüğü hata burada. Kendi temelini analitik bir sistem üzerine kurduğu için platformdaki herkesin aynı düşünmesini istiyor. Mesela şöyle düşünelim. Web siteniz için değil de aynı içerikleri instagram sayfanızda üretseniz. İçerik üretimine yaklaşımınız tamamen değişir değil mi? Backlink diyorsunuz mesela. Çok iyi sosyal medya kanalları kurup takipçilerinizle iyi bir etkileşim sağlasanız en kaliteli backlinkleriniz bu sosyal medya hesaplarınız olmaz mı mesela? Şöyle düşünün, webtekno gençlerin dilini çok iyi konuştuğu için aldı yürüdü. Yoksa onların yaptıklarını herkes yapıyor. Takip ediyor musunuz bilmiyorum evrimagaci.org kurucusu Çağrı Mert Bakırcı’nın sempatikliği sayesinde buralara geldi. Takipçilerle samimi etkileşime girerek sıkı bağlar oluşturmak en pahalı backlinkten daha değerlidir. Eğer siz samimiyetinizle insanların aklında kalkayı başarırsanız o insanlar sitenize kendi istekleriyle geri geleceklerdir. SEO’ya bile gerek kalmadan direkt trafik alabileceksiniz.