grafimood adlı üyeden alıntı
Saatlerini Tv başında geçirip ne ülkeye ne kendine hayrı olan insanlarla devletin kurumlarını bir tutman çok yanlış.O tv programındaki kadına güvenen cahil zihniyeti hiç tartışmaya bile gerek yok.
Ayrıca bu ülkenin başına Einstein bile gelse beğenilmez, çünkü devlet olmak bir olmakdır ama bizim ülkemizde yok.Devletin başına gelen herkes kendi borusunu öttürür.Bugün beğenmediğimiz bu devletin yerine yarın sizin düşüncenize uygun parti gelip bu hataları yapsa o bu kadar sesiniz çıkmaz. Bir olmak lazım, gelişmemiş denilen ülkeyi geliştirmek lazım, mesela bloglarda devlet gelişmiyor şu yok, bu hiç olmadı demek yerine, devleti oluşturan bizlerin devlete ne kadar katkı verdiğimizi sorgulamak lazım.
Facelerde karı kız peşinde koşmayla, online oyunlarda tüm günü geçirmeyle, twitterda kim napmış diye saatlerce vakit harcamayla bu ülkeye yapılacak en büyük katkı, internet sağlayıcılarına olur.
Örneğin, bugün Ankara'da bir bulvar var yapılırken herkes isyan etti, ne gerek var ağaçları kesiyorsunuz denildi, mitingler gösteriler siyasilerin söylemleri.Ve acıdır ki o gün bu söylemleri yapıp yaptıkları eylemlerle ülkeyi zarar sokan o kişiler o yol sayesinde evinde bir saat daha fazla uyku keyfi yapıyorlar.Kimse şimdi bunu sorgulamaz mesela.
Ben devletin başındaki partiyi savunmuyorum, akılcı yaklaşmaya çalışıyorum olaylara.Bu partinin geldiğinden beri ülkeye çok şey katmıştır lakin birçok hatasıda bulunmakta.TC ibaresini kaldırması omazsa olmaz Türk firmalarının özelleştirilmesi gibi.Fakat bugün gelişmiş gösterilen amerika, almanya, demokrasi buralarda çokmu sağlam.Amerikada zencilere yapılanlar, Almanyada Türklere yapılanlar ve diğer ülkelerde olup bitenler...
Eleştirirken objektif olmak lazım, detaylı düşünmek lazım.Sırf aklımıza yatmıyor diye üç beş kişinin söylemleriyle o olmaz tutmaz zararı olacak birilerinin yararına olacak bu yatırım şöyle olacak böyle olcak e kardeşim elinde sonunda o boş topraklara bir şeyler yapılacak oralar değerlenecek, akıllı olup geleceği görerek yatırım yapsak ya ayrıca oralarda araziniz olsa hiç böyle laflar edilmezdi benim görüşüm.
Bu parti benim görüşümde ve iyi şeyler yaparken benim de desteklediğim katıldığım yanında durduğum parti, yani kendi partiniz gelse sesiniz çıkmaz ifaden doğru değil. Benim de desteklediğim partiydi gidip teşkilatlarında aktif rol aldığım partiydi ve bana göre yanlış işleri çoğalıp artık ülkeye zarar verir konuma gelince desteğimi çektim. Beğendiğim parti buydu işte ne zaman ki raydan çıktı korkunç yolsuzluklar usulsüzlükler yapmaya başladı halkı ayırmaya başladı ilçe belediye başkanını bile ilçe teşkilatların seçmesine izin vermeyecek duruma geldi, o zaman bıraktım. Şikayet ettikleri dünzenden daha beterini kendileri yarattılar.
Gemi ortada işte kaptan koltuğunda 15 yıldır aynı insanlar var, şu an Türkiye düzelmiş sorunsuz durumda mı yoksa sorunlar arasında boğulur hale mi gelmiş dürüstçe yorumlayın. Yargı yok polis yok istihbarat yok dış ilişkiler çökmüş dost kalmamış ekonomi kötü halk arasında birliktelik kalmamış huzur yok anayasa çiğneniyor hukuksuz işler almış başını yürümüş, borçsuz insan yok her hane bankalara on binlerce lira borçlu durumda, ülke borçlu durumda imf gitmiş ama onlarca kat fazla borç başka kaynaklardan alınarak daha beteriyle karşılaşılmış. 15 sene öncesini de gördüm şimdiyi de görüyorum, vardığımız nokta o günden daha beteri. Hastaneler yine perişan yine bir sürü sorun yaşanıyor, acillerde saatlerce sıra bekleniyor, aile hekimi deseniz bir fonksiyonu yok marko paşa gibi koymuşlar oraya bir sürü prosedürle uğraşıp duruyor hasteneye akışı yavaşlatmak amacıyla koyulmuş sübap. Hala gidiyoruz o doktor yok bu doktor toplantıda o doktor bilmem nerde, randevulu gitseniz bile her 2-3 işlemin birinde doktorun olmadığını söylüyorlar. GSS diye bir şey uydurulmuş tüm ülke vatandaşları haraca bağlanmış, sağlık hizmeti al alma sana borç işletiyorlar, gss prim borcun hiç durmadan işlemeye devam ettiği halde borçlu durumdayken sağlık hizmeti alamıyorsun hastanede rehin kalmayı geç tedavi bile olamıyorsun. Muayene ücreti var her ilaç alışında bir de o çıkıyor, onu da hastanede tepki yaşanmasın diye eczacının sırtına yüklemişler millet eczacıya suç buluyor. 15 seneye yakındır koltuktalar hala başörtülü hakim savcı asker polis yok yasak. Vergi daireleri hala 90 larda nasılsa aynı bugün git yarın gel çayım bitmeden işlem yapmam, dur telefonla konuşuyorum bitsin bakıcam saatlerce oyuncak ediyorlar. Polisde dayak işkence bitmedi devam ediyor. Askerde dayak işkence bitmedi devam ediyor. Herifler hazine arazisine ev yapabilirken senin benim kendi tarlamıza bi klübe yapılmasına dahi izin verilmiyor. Öğretmen maaşları yüksek diye bi sözleşmeli öğretmen icat ettiler yeterliliğe sahip olmayan bir sürü kişi öğretmenlik yapıyor, öğretmenlik yapması gerekenler atama bekliyor. Diyanetin bütçesi bir çok bakanlığı sollamış, üstelik değişmeyen bir mevzuattır din yani üstüne koyulacak hiç bir şey yokken bunca para siyasi taban oluşturmak için harcanıyor. Diyanet ezelinden beri olduğu gibi siyasi davranıyor patron kimse din de onun tekelindedir havasında. Hala farklı mezheplerin camileri cemevleri baskı görüyor ibadethane muamelesi yapılmıyor. Hala mezhep ayrımcılığı millet ayrımcılığı yapılıyor. 90 larda Levent Kırca gibi bir sürü güldürü programı vardı tüm hükümetler en sert şekilde eleştirilir hataları kusurları skeçlerle halka sunulurdu, şimdi bunun esamesi o0kunmuyor, eleştiren dile getiren bir şekilde engellenip bir daha ekranlarda görülemeyecek hale geliyor mizaha bile sansür uygulanıyor. Bir sürü büyük olay yaşanıyor tırlar solusu silah bulunuyor tren dolusu silah bulunuyor şehir merkezlerinde patlamalar yaşanıyor yolsuzluklar yaşanıyor, hemen aynı gün olayla ilgili yayın yasağı getirilip halkın detayları bilmesi engelleniyor, gerçekler insanlardan sürekli saklanıyor. Otogar gibi bir çok yer hala mafyanın çetelerin elinde 2002-2007 arasında biten ve hükümetin iyi icraatları denen suç örgütleri tekrar serbest bırakılarak önleri açılıyor, siyasi söylemleri iktidara yakın taraf olan kimse içeride dahi tutulmadan salınıyor. İnsanların yaşam ihtiyacı olan gıda fiyatları dünyada düşerken bizde tırmanıyor maaşlar simit çayla geçinmeye bile yetmeyecek duruma gelmiş, tarım politikalarınız çökmüş hayvancılık politikalarınız çökmüş. Hesapsızca yapılan işler sonucu insanlar bu işleri yapmayı bırakmış şehirlere göçe zorlanmış. Tarımsal ürünlerde akış yolu belirlenmiş dışında kimse mal alıp satamıyor bu yüzden en ufak şey 5-6 el gezmek zorunda kalmış, hepsi kazanınca malın fiyatı 2-3 katına çıkıyor. Yine geçmişte olduğu gibi vergi yükü sadece vatandaşın sırtına yüklenmiş, büyük mükellefler yine vergi falan ödemiyor. Ekonomide sürekli hata yapıp açık veriyorlar ve cezası halka kesiliyor sürekli yeni vergiler türetiliyor. Paran 7 yılda 3 kat değer kaybetmiş, sadece son 6 ayda %40 değer kaybetmiş, hala ağır sanayi üretmiyoruz, sayısız şeyde dışa bağımlı haldeyiz, plansızlık o boyuta ulaşmış ki saman ithal eder hale gelmişiz. Mal satış yolunda mecbur olduğun limanların ülkeleriyle sebepsizce iç meselelerine karışarak düşman olmuşsun, Libya Mısır Suriye düşmanın, bölgede elinin sürekli güçlü olması gerektiren eline koz vermemen gereken İsrail limananlarına gebe kalmışsın. Sana mısırlıdan suriyeliden libyalıdan çok daha fazla ihtiyacı olan Filistinlilere artık ulaşamıyorsun, diplomasi bile yürütemiyorsun. Artık sadece devletler dğeil Mısır Libya Suriye halkları da seni düşman olarak görüyor, yaşadıklarından seni de sorumlu tutuyor, bu ülke için inanılmaz paralar kazandıran tüm bu piyasalar artık senin değil, diplomatik gücün falan da kalmamış. Suriyede iç karışıklığa taraf olmuşsun dünya pişman olup elini kolunu çekerken ısrarla müdahale edilmesi gerektiğini söylemişsin Amerikayı o topraklarda savaşa çağırmışsın, muhalif 1500 örgütün bir çoğuna destek vermişsin ülke kaosa sürüklenmiş 3-4 milyon insan senin ülkene göç etmiş bir de bu belayla uğraşır duruma gelmişsin, yaktığın ateş ülkene sıçramış bir sürü iç karışıklık çıkmış, Suriyenin ilk dönemlerinde yaşadıklarının aynını yaşar duruma gelmişsin. Olası bir durumda hiç bir ülkeyle savaş edemeyecek duruma düşmüşsün içinde onlarca cephe oluşmuş halk arasında az da olsa olan bir birlik vardı onu da yıkmışsın insanları birbirine düşman etmişsin. Yolsuzluklar teröre destek gibi hukuksuz işlerinin tamamı yabancı istihbaratların dinlemelerine takılmış, Amerika dinlemiş Almanya dinlemiş tehdit altındasın ve koltuk uğruna o kayıtların gerçeklerin ortaya çıkmaması için harcadığın çaba ülkeyi çıkmaza sokmuş. Türkiye tarihinde ilk defa şehit cenazelerinde insanlar devlete isyan eder hale gelmiş.
Bunların daha niceleri var şurada sayfa açalım skandalların sorunların yazılmasını isteyelim 1000 lerce sayfa oluşur. İyi yaptığı işler diyorsunuz ki bu görevleri olduğu halde bir çok iyi işinde destekliyorduk seviniyorduk. İyi işlerinden olurken bolca bahsettik yani, yaptıkları kötü işler de iyi işlerini gölgede bırakır hale geldi.
Bir ülkenin kötülüğü adına yapılacak her şey düşmana gerek kalmadan hükümetimiz tarafından yapılmış durumda, artık varlıkları ülkeye zarar verir hale geldi. İnsanlar tüm olan bitenin yarısını dahi görüyor biliyor olsa sandığınızın yarı oyunu bile alamazlardı. İnsanlar bilmiyor hala bu anlatılanlara yalan montaj amerikanın israilin oyunu diyenler var. Şurada dünyanın sorununu saydım hangisi yalan gerçek dışı uydurma ? Hangisi hayali ? Bütün bunlar kötüler kötü yönetiyorlar zarar veriyorlar gerçeğini açıklamaya yetmiyor mu ? Bu ülke bundan daha kötü zaten yönetilemez onun için alternatiflerden korkmanın beceremezler demenin de mantığı kalmadı artık, son tutumlarından dolayı hiç sevmesem bile mhp iktidarı bile bundan çok daha iyisini yapacaktır. Bu nüfuslu bu toprakla bizim büyüyemememizin imkanı mümkünatı yok. Yeter ki azıcık vatan sevgisi olsun ülkenin iyiliği istensin, bu hükümetin ilk dönemlerinde nasıl sıçrayış yaptıysak yeni bir ikidarla aynı sıçrayışı tekrar yaparız. Bizi geri çeken, tüm olumlu verileri tersine döndürenlerle devam etmeye ısrar etmenin anlamı yok.