Vicdan azabı çekiyorum

Cadde üstünde bir esnaıfız biz.
Hergün mutlaka 5-10 dilenci geliyor. Hatta elinde küçük tüple gelen bile oldu. Bazen para veriyorum bazen de vermiyorum.

Ama vicdan azabı çekiyorum. Ya gerçekten çok kötü durumdalarsa diye.
Ne yapacağımı şaşırdım açıkçası, ama hergün mutlaka beş on dilenci geliyor. Hepsine versek bizde para kalmaz artık.

Ben de işçiyim kazancım belli.

Çok moralim bozuluyor bu duruma açıkçası.

ek olarak aklıma şimdi geldi:
Biri de otobüs param yok 2 lira verebilir misin diye para istedi vermiştim.
Yolda karşılaştım tabi ben bu adamla. Sonra baktım başkasına aynı muameleyi çekiyor. Şabanın tokatçı filmindeki kadın misali zoruma gitmişti açıkçası.

Bir de çarşı yerinde bir arkadaşla tos yerken gençten bir çocuk geldi abi karnım aç para verir misin dedi. Ben de buyur kardeşim tos ısrmarlayayım otur ye dedim. İlla ısrarla yok bana para verdi. Tepem attı tabi. Ulan aç olan adam ne bulursa yer bu illa para istiyo para mara yok dedim vermedim sonra.

Yani cidden kimin gerçekten ihtiyacı var kimin yok bilmiyorum. Öyle geri çevirdiklerimizi düşündükçe de rahatsız oluyorum.

Sana yardım eden Allah onlarada aynı şekilde yardımcı olur merak etme sen düşünmen yeterli.

Verme hocam para.Organize bunlar hep.

Bazılarının gerçekten çok ihtiyacı oluyor bazıları ise organize olarak bölgelere yayılan dilenci çetelerinden oluyor. Gönlünüze dokunan, halini kötü gördüğünüz bir dilenci olursa ona verin arada. Allah bilir hangisi aç hangisi değil. Sen istediğine ver, Allah'ta öbür tarafta sana karşılığını verir.

Vermeyin hocam, çok organize olanlar var... Bizim burada kadın 11 yıldır dilenci... Elinde hep aynı kağıt ama hep farklı çocuk... O kadar çok şeye şahit oldum ki... Fırına girip ekmek parası isteyen dilenciye fırıncı yemek verdi ben para isterim diyen , kekeme taklidi yapıp para toplayıp topladıktan sonra bir anda düzelen, dilendikten sonra vw minibüs gelip binip giden, sabah ayağı sarılı olup akşam gördüğümde iyileşen, markete gelip yemek parası isteyip birkaç torba gıda verdiler sokağın köşesinde bırakıp kaçan... Neler neler gördüm... Bunlar sadece birkaç tanesi...

kesinlikle katılıyorum sana..
Ama Ayet Diyorki, kapına geleni Boş çevirme. Tamda insan burada şupheye düşüyor.

"Eğer miskin (dilenciler) yalan söylemiyor olsalardı, onları boş çeviren iflah olmazdı."(E1-Hindî, VI/362)

"Dilenciyi az (da olsa) bir şeyle ya da güzellikle geri çevirin. Çünkü insan ve cin olmayan (melek) size uğrayıp Allah (cc)`in bahşettiği nimetler konusunda nasıl davrandığınıza bakıyor olabilirler." (Kurtubi)

Dostum iyi niyetli bir insansın belli, biraz şöyle düşün ; hiç utanmadan böyle bir şey isteyebilen insan bu ülkede aç kalır mı muhtaç kalır mı ?
İstanbulun göbeğinde bir kaç yıl elektriksiz susuz evde oturdum, kimseden de kuruş para istemedim istemeyi bırak okulda falan bişeyler dağıtılırdı ihtiyacı olanlar adını yazdırsın derlerdi yazdırmazdım. Lise zamanı gelince okula diye çıkar gider dükkanda üstümü değiştirir inşaat elektriğinde çalışırdım yine de ekmek paramı kazanırdım ki 13-15 yaşlarında bunu yapardım.

3-3.5 sene önce çocuğuma bez alamayacak kadar kötü durumdaydım yine gidip bir kez kimseden böyle para mara dilenmedim, ailemde dilenmedi. Arkadaşımdan borç alırken bile utanarak isterim ki arkadaşım dediklerim de 17-18 yıllık arkadaşlarım yani ailelerimiz bile hepimizi kardeş görür, birbirimizi evlatlarından ayırmaz.

Biz böyleyken ( ki çoğumuz böyleyizdir) kimseden kuruş isteyemezken, kapı kapı dilenen, çekinmeden başkasında para isteyen insanlara para vermeyin. Tüpü mü bitmiş alırım aç mı yemek ısmarlarım evde ekmek mi yok diyor hadi gidelim alışveriş yapalım derim elimde ne varsa son kuruşuna kadar paylaşırım ama para isteyen birine para vermem. Emin olun vicdanlı insanları keriz yerine koyuyorlar.


Pazarcılık yaptım bir dönem, bu yerde sürünen modeller vardı uzun pantolonla, alayı akraba bu numarayla kazanıyorlar, çocukla gezenler alayı numara, bir insan aç kalsa çocuğunu o hale düşürüp sokaklara çıkmaz. Bunu yapacak kadar vicdansız insanlar da emin olum tek kuruşa muhtaç değiller zaten.

Kimseye böyle para vermeyin, tutun belediyeyi arayalım sizinle ilgilensinler diyin, erkekse sağlamsa dükkanda yapılacak bir iki iş gösterin gel benim de personel ihtiyacım var yarım saat şuraları hallet para veriyim diyin, hiç olmadı verin paspası eline şuraları bi temizle veriyim diyin göreceksiniz ki bir tanesi bile durmayacak size uymayacak kaçıp gitmenin peşine düşecek.

O yüzden böyle kendi kendine vicdan azabı çekme. Emeğinle kazandığın paranı da böyle üçkağıtçılara verme.

Zaman gelecek, Para Verecek Dilenci kalmayacak. Diyor büyüklerimiz!

Beşiktaşda bir adam gelmişti param yok evime gitmem lazım yanlış anlama dedi adama para verdik. Ertesi gün adamı sarıyerde aynı numara ile yaparken yakaladık. Bildigin organize. Ayrıca aksam cıkarsanız yolda bir sürü evsizler var onlara vermeniz daha mantıklı adam bu sogukda corapsızz ayakkabısı yok bir montoyla yatanı dün görmüştüm malesef ki elimizden bir şey gelmiyor para vermekten baska vere verede nereye kadar.

O Osmanlı İmparatorluğu'ndaydı hocam. Günlerce zekat verecek kişi bulamamak. Zekat miktarını ağaca asıp ihtiyacı olanın almasını beklemek. Türkiye'de mümkün değil.