wmaraci reklam

AELF ($ELF) Blockchain (RESMİ ANA KONU)

460 Mesajlar 58.564 Okunma
pst.net
wmaraci reklam

KursatAelf KursatAelf WM Aracı Kullanıcı
  • Üyelik 11.10.2018
  • Yaş/Cinsiyet 27 / E
  • Meslek -
  • Konum İstanbul Avrupa
  • Ad Soyad K** D**
  • Mesajlar 455
  • Beğeniler 1 / 5
  • Ticaret 0, (%0)




 

 

▮ ▮ ▮ Aelf Resmi Türkiye Grubu ---> https://t.me/aelf_turkish ▮ ▮ ▮
wmaraci
reklam

KursatAelf KursatAelf WM Aracı Kullanıcı
  • Üyelik 11.10.2018
  • Yaş/Cinsiyet 27 / E
  • Meslek -
  • Konum İstanbul Avrupa
  • Ad Soyad K** D**
  • Mesajlar 455
  • Beğeniler 1 / 5
  • Ticaret 0, (%0)
Neden PoW ve PoS'un Kusurları Aelf'in Farklı Bir Yönetim Yöntemi olan DPoS Kullanmasına Neden Oldu?



Kripto para birimleri, merkezi partilere ve aracılara olan ihtiyaçtan kaçma yeteneği nedeniyle övülen yeni bir finansal sistemi temsil eder. Mevcut kripto para birimlerinin birçoğu merkezi olmayan, yani herkesin eşit olduğu bir ağdaki eşler arasında finansal işlemlerin gerçekleşmesine izin veriyor.

Yalnızca merkezi partilerden değil aynı zamanda güvenli ve güvenli bir sistem oluşturmak için sektörün en parlak zihinleri, ağ bütünlüğünü sağlamak için çözümler tasarlamalıydı.

Günümüzdeki manzarada, kripto para birimi işlemleri genellikle PoW (Proof of Work) veya PoS (Proof of Stake) olarak bilinen yöntemlerle gerçekleştirilmektedir. Bunlar, kullanıcıları bir finansal kurum tarafından ele alınacak olan sorumluluğun payını almaya teşvik eden iki yönetişim yöntemidir.

Bu yöntemler spam riskini, hizmet reddi saldırılarını ve ağı etkileyebilecek diğer kötü niyetli eylemleri azaltmayı amaçlamaktadır. Her iki yöntem de ademi merkeziyetçi bir ekosistemde işlemlerin gerçekleştirilebildiğini ispat etse de bunların hiçbiri hatasız değildir.

Kripto para endüstrisinin doğası olduğu gibi yeni çözümler sürekli olarak istihdam ediliyor ve deneniyor. Böyle bir çözüm temsilci delil kanıtı DPoS (Delegated Proof of Stake ) olarak bilinir. Diğer blockchain yönetişim modellerinde var olan birçok hataya çözüm olarak hizmet etmeyi amaçlamaktadır.

POW ile ilgili sorunları anlama

PoW, Bitcoin ve diğer kripto para birimleri tarafından kullanılan bir yönetim yöntemidir. Bu bağlamda amacı 2008 yılında Bitcoin için hazırlanan bültende özetlenmiştir.

Ancak gerçek yöntem dünyanın ilk kripto para birimini önceliyor. Blockchain tartışırken PoW kullanan bir sistem için ana amaç, kullanıcıları platformu güvenli tutmak için teşvik etmektir.

Temel düzeyde PoW, bloklar halinde işlemleri birlikte ele alarak çalışır. Her blok, ağa bağlı cihazları (düğümler) çalıştıran kullanıcılar (madenciler olarak bilinir) tarafından doğrulanır. Madencilik süreci, her madenci aygıtlarının karmaşık matematiksel denklemleri çözmesine izin vermesi gerektiği için kaynak yoğunluğudur.

Denklemi çözen ilk madenci için madenciliğini yaptıkları kripto para birimi şeklinde bir mali ödül verilir. Ardından, doğrulanmış blok zincire eklenir ve ağdaki diğer cihazlar tarafından doğrulanır.

Bununla birlikte bu protokolle ilgili başlıca sorunlardan biri, ne kadar pahalı olduğudur. Bitcoin gibi bir sistemde ağın popülerliği arttıkça ağın işlemlerini yürütmek için gereken işlem gücü artar. Bu nedenle 2018'in başlarındaki bulgular, Bitcoin'in 2019 yılına kadar Avusturya'nın tamamı kadar enerji tüketebileceğini göstermiştir.

Bu yönetişim yönteminin diğer bir işlevsel dezavantajı, büyük ölçekte kullanıldığında yavaş olmasıdır. Bitcoin gibi platformlar popülaritesi arttıkça aynı zamanda işlem hızları ve artan işlem maliyetleri açısından da bir dikkat çekiyorlar. Bunlar, günlük kapasitede kripto para kullanıldığında büyük engeller olarak hizmet eder.

POS kendi hataları olmadan olamaz

Öte yandan PoS, genellikle PoW'a alternatif olarak övülen bir yönetişim protokolüdür. Bazı önemli yönetişim değişiklikleri yoluyla PoW'un uğraştığı enerji maliyetiyle ilgili birçok sorunu ele alıyor.

Bu sistemde bir kripto para biriminin blockchain ağının deterministtik bir seçim işlemi yoluyla konsensüsa ulaşmasına izin vermek için bir algoritma kullanılır. Protokol, kullanıcıya zincire eklenen sonraki işlemlerin işlenmesini seçer.

PoS adını katılımcıların ağda tuttukları payın (kaç tokene sahip oldukları) yanı sıra ne kadar sıklıkta paylarına ulaştıkları gibi faktörlerden alır.

Algoritma, kararını verirken her seferinde bu faktörleri hesaba katar ve taşınmaz olan büyük token sahiplerinin seçilmesini daha muhtemel kılar. Bununla birlikte, diğer kullanıcıların süreçte seçilmesi hala mümkündür.

Fonksiyonel olarak, PoS çeşitli yönetim sorunlarını çözmek için etkili bir yöntem olduğunu kanıtlamaktadır. Ancak, onun hataları olmadan değildir. PoS'un sıklıkla uygulanması zordur, teorik olarak zenginlik konsantrasyonuna ve "nothing at stake" sorunu gibi başka potansiyel sorunlara da yol açabilir.


Delegated Proof of Stake (DPoS) Anlama

DPoS, diğer yöntemlerin dezavantajları olmaksızın merkezi olmayan bir dijital para biriminin ihtiyaçlarını sağlamanın bir yolu olarak giderek daha popüler hale gelen bir yönetişim yöntemidir.

DPoS, bir ağın kullanıcılarının temsilcilerin seçmesine izin vererek çalışan PoS protokolü için bir gelişmedir. Bu temsilciler, işlemlerin yanlış yapılmadan onaylandığından emin olan kullanıcılardır. Tüm süreç açık ve şeffaftır ve topluluk her zaman yeni delegeleri seçme olanağına sahiptir.

Geleneksel bir PoS protokolü ile aynı şekilde ödüller vermek yerine bu yönetim sistemi genellikle en üst düzey delegeleri ödüllendirir. Hizmetlerinde finansal ödül kazanma umuduyla her zaman delege olarak hizmet etmek isteyen çok sayıda kullanıcı vardır. Bu, seçilen bir temsilcinin ağın bütünlüğünü desteklememesi durumunda topluluğun birçok alternatife sahip olmasını sağlar.

Aelf Neden DPoS kullanır?

Sisteme katılmaya ve anlamaya teşvik edilen bir oylama topluluğu sayesinde DPoS, çoğu zaman dijital demokrasi için bir model olarak anılır. İyi davranışı teşvik etme ve kötü niyetli aktörlerin varlığını ortadan kaldırma yeteneğinden dolayı etkili bir yönetişim yöntemidir.

Önde gelen merkezi olmayan bulut bilişim blockchain ağı olan Aelf, kullanıcılara en iyi deneyimi sunmak için yeni teknoloji ve protokoller kullanarak kripto para birimi hareketinin ön safında durmayı hedeflemektedir.

DPoS kullanarak Aelf, token sahiplerinin akıcı ve güvenilir blockchain yönetiminden faydalanmasını sağlar. Model ayrıca geliştiricilerin kendi ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde özelleştirmelerini de sağlar.

Dahası; bulut sunucularında çalıştırılan tüm düğümler ve her akıllı sözleşmenin kendi blockchaini üzerinde çalıştırılması sayesinde Aelf, kaynak ayrımı sağlar ve ağ üzerinde her zaman yüksek performans sağlar.
 

 

▮ ▮ ▮ Aelf Resmi Türkiye Grubu ---> https://t.me/aelf_turkish ▮ ▮ ▮

KursatAelf KursatAelf WM Aracı Kullanıcı
  • Üyelik 11.10.2018
  • Yaş/Cinsiyet 27 / E
  • Meslek -
  • Konum İstanbul Avrupa
  • Ad Soyad K** D**
  • Mesajlar 455
  • Beğeniler 1 / 5
  • Ticaret 0, (%0)




 

 

▮ ▮ ▮ Aelf Resmi Türkiye Grubu ---> https://t.me/aelf_turkish ▮ ▮ ▮

KursatAelf KursatAelf WM Aracı Kullanıcı
  • Üyelik 11.10.2018
  • Yaş/Cinsiyet 27 / E
  • Meslek -
  • Konum İstanbul Avrupa
  • Ad Soyad K** D**
  • Mesajlar 455
  • Beğeniler 1 / 5
  • Ticaret 0, (%0)
Blockchain Ölçeklendirme Çözümleri: Yan Zincirlerin Önemi



Blockchain teknolojisinin popülaritesindeki büyük artışa ve dünya çapında bir dizi farklı endüstriyi tamamen etkileme potansiyeline rağmen endüstrinin ilerlemesini engelleyen hâlâ birkaç büyük engel vardır.

Blockchain teknolojisinin en büyük eksileri, son birkaç yıldır geliştiricileri sürekli olarak rahatsız eden 'ölçeklenebilirlik trilemması (üç önermeli durum)' olarak özetlenebilir. Esasen Blockchain'in ölçeklenebilirlikten, güvenlikten veya merkezsizleşmeden ödün vermeden şu anda mevcut olamayacağı anlamına gelir.



Yıllar boyunca bir dizi ölçeklenebilirlik çözümü önerilmiştir. Ancak şimdiye kadar çoğu, nihayetinde onları uygunsuz yapan göze çarpan kötü yanlara sahipti.

Son yıllarda önerilen iki önemli ölçeklenebilirlik çözümü önemli bir potansiyel göstermiştir. Bunlar, Yan Zincirler ve Sharding (parçalama) olarak bilinir.

Bu iki çözüm sıklıkla karşılaştırılır. Yan Zincirler, en yeni çözümdür ve Sharding'e göre birkaç dikkate değer avantajı vardır.

Birçok şirket, Yan Zincirlerin faydalarını gerçekleştirmeye başlıyor. Şu anda bunu yapmak için güçlü bir çaba gösteren en büyük şirketlerden biri de Aelf'dir - son derece etkili, özelleştirilebilir bir işletim sistemi olma hedefine ulaşmak için Yan Zincirleri kullanan merkezi olmayan bir bulut bilişim Blockchain ağı.

Sonuçta Aelf, Blockchain için "Linux sistemi" olacaktır.

Sharding vs. Yan Zincirler - fark nedir ve neden Yan Zincirler daha fazla potansiyele sahiptir

Sharding (Parçalama)

Sharding, kullanıcının veri tabanını ortak verileri paylaşmayan birkaç ayrı veri tabanına ayırmasını sağlayan merkezi veri tabanı tasarımında eski bir kavramdır.

Esasen bir 'parça', bir veri tabanındaki verilerin bir yatay bölümüdür. Veri tabanından bazı veriler her parçada saklanır ancak bazı veriler yalnızca tek bir parçada bulunur.

Her ayrı parça, yükü paylaşmak için ayrı bir veri tabanı sunucusu örneğinde depolanır ve sonsuz bir şekilde ölçeklendirilebilir.

Ancak Sharding'in ayrıca birçok göze çarpan zorluğu vardır.

Yeni başlayanlar için SQL'in karmaşıklığını önemli ölçüde artırır. Bu, yazılım geliştiricilerinin kodda buglara yol açan hatalar yapma ihtimalinin daha yüksek olduğu ve sonuçta yazılımın başarısız olma ihtimalini artıracağı anlamına gelir.

İkincisi; karşılıklı bağımlılıklarla yapılan işlemlerin çift harcamadan kaçınmak için aynı parçaya konması gerekir. Bu, bazen iş yükünün dengelenmesini zorlaştırır.

Daha da kötüsü ise bir parçanın bozulması, tüm tablonun başarısızlığına neden olacaktır.

Son olarak; indekslerin ve sütunların eklenmesi veya kaldırılması, şemanın değiştirilmesi ve hatta parçaların yedeklerini almak daha da zorlaşır çünkü tüm parçaların koordine edilmesi gerekir.

Yan Zincirler


Öte yandan bir Yan Zincir, esas olarak 2WP (two-way peg) kullanan bir Ana Zincire bağlanmış bir Blockchain'dir.

Yan Zincirler, Sharding'den önemli ölçüde daha yeni bir mekanizmadır. 2WP mekanizması, bir Blockchain'den gelen tokenlerin ve varlıkların başka bir Blockchain'de kullanılmasını ve gerekirse orijinal Blockchain'e geri taşınmasını sağlar.

"Federasyonlar", bir kullanıcının koinlerinin ne zaman kilitlenip ne zaman serbest bırakılacağını belirlemek için Ana Zincirler ve Yan Zincirler arasında "ara" puan görevi gören gruplardır. Federasyonun üyeleri, Yan Zincir oluşturucuları tarafından seçilebilir.

Yan Zincirler kullanım durumlarına göre gruplandırılarak kaynak ayrımı sorunu da ele alınabilir. Bir kullanım durumu daha yüksek güvenlik gerektirebilirken farklı bir kullanım durumu işlem hızlarına odaklanmalıdır. Her Yan Zincir kendi spesifik kaynak kullanımlarını ayarlayabildiğinden verilen kaynakların daha etkin kullanımı sağlanacaktır.

Yan Zincirlerin ana dezavantajı, her bir yan zincirin kendi güvenliğinden sorumlu olmasıdır ve eğer bir Yan Zincirin güvenliğini sağlamak için yeterli madencilik gücü yoksa saldırıya uğrayabileceği riski vardır.

Ancak her bir Yan Zincirin bağımsız olmasının faydası, saldırıya uğramış olsa veya tehlikeye girse bile hasarın bu zincir içinde bulunacağıdır ve Ana Zinciri etkilemeyeceğidir. Benzer şekilde Ana Zincir saldırıya uğrasa bile Yan Zincirler yine de çalışabilir.

Ek olarak her Yan Zincir, kendi gereksinimlerine uygun en iyi yönetişim modelini seçebilir ve gelecekte gereksinimler değiştiğinde ayarlanabilecek veya yükseltilebilecektir.

Uygulamaya Özel Yan Zincirler

Yan zincirler, tasarlandıkları özel uygulamanın ihtiyaçlarına göre değiştirilebilir.

Bu, teşvikler uygulama türüne bağlı olarak büyük farklılık gösterdiğinden hayati bir özelliktir. Örneğin, bir veri odaklı uygulamanın bir finansal uygulamaya göre çok farklı gereksinimleri olacaktır.

Yan Zincirler kullanım durumlarına göre gruplandırılarak kaynak ayrımı sorunu da ele alınabilir. Bir kullanım durumu daha yüksek güvenlik gerektirebilirken farklı bir kullanım durumu işlem hızlarına odaklanmalıdır. Her Yan Zincir kendi spesifik kaynak kullanımlarını ayarlayabildiğinden verilen kaynakların daha etkin kullanımı sağlanacaktır. Bu, aslında mimariyi gerçek iş kullanımı için en uygun hale getirir. Binlerce merkezi olmayan uygulamaların (Dapps) aynı anda çalışmasını sağlar ve her birinin belirli bir özerklik seviyesi ve kendi yan zincirlerinin kontrolü vardır.

Bu, aynı zamanda Sharding'in karşılaştığı zorluklardan biri olan "çoğu karşılıklı bağımlılık aynı uygulamada gerçekleştiği için işlem karşılıklı bağımlılığı" sorununu da çözdü. Dolayısıyla, karşılıklı bağımlılık riski çok daha azdır ve daha sonra bir görev zamanlayıcı aracılığıyla tamamen çözülebilir.

Şu anda belirli bir uygulamanın ihtiyaçlarına uygun en uygun dengeleri bulmak için deney yapılabilecek birçok fırsat vardır.

Aelf, otomatik gruplamayı sağlayan kendi uygulamaya özel yan zincirlerini yarattı. Bu, bilgisayar işleme gücünün maksimum kullanımını sağlamak için tıkanıklığı önemli ölçüde en aza indirgediğinden ve paralel işlemeyi kolaylaştırdığından ileriye doğru büyük bir adımdır.

Bu özel zincir yapıları, çok çeşitli iş ana hatlarını yönetmeyi mümkün kılar. Mekanizma, talep arttığında kapasite endişelerini gidermek için "zincir bölünmelerini" sağlamaktadır.

Tüm Yan Zincirler, değer depolama ve aktarma aracı olarak ELF tokenini güçlendireceklerdir. Tokenler, Aelf tokenini kabul eden her zincir arasında taşınabilir.

Örneğin bir Yan Zincir Ana Zincir tarafından listelenmek için başvurduğunda, Ana Zincirden bir miktar kilitli token alacaktır. Aynı şekilde Yan Zincir işlem ücretlerini topladığında, bunların bir kısmını Ana Zincirin madencileriyle paylaşacaktır.

Bu mekanizma, paralel işleme ile birlikte Testnet'te (Test ağında) başarıyla test edilmiştir. Ayrıca küme düğümleri özelliği de 30 Haziran 2018'de başlatılan Testnet'te başarıyla test edilmiştir.

Bu Blockchain'deki Bir Sonraki Atılım Olabilir mi?

Yan zincirleri bu şekilde kullanmanın çok fazla potansiyele sahip olduğuna dair şüphe yoktur.

Aelf'in sahip olduğu teknik vizyon, şu anda Blockchain endüstrisinin karşılaştığı büyük zorlukların çoğunu ele alıyor. Aelf, bu teknolojinin kullanımı sayesinde kaynak ayrımı ve uygun yönetişim modelleri sorununa ek olarak ölçeklenebilirlik problemini de çözmeyi amaçlamaktadır. Bu adımlar, Blockchain teknolojisinin bir ana kurumsal çözüm haline gelmesi yolculuğunda çok önemlidir.
 

 

▮ ▮ ▮ Aelf Resmi Türkiye Grubu ---> https://t.me/aelf_turkish ▮ ▮ ▮
wmaraci
Mersin evden eve nakliyat

KursatAelf KursatAelf WM Aracı Kullanıcı
  • Üyelik 11.10.2018
  • Yaş/Cinsiyet 27 / E
  • Meslek -
  • Konum İstanbul Avrupa
  • Ad Soyad K** D**
  • Mesajlar 455
  • Beğeniler 1 / 5
  • Ticaret 0, (%0)




 

 

▮ ▮ ▮ Aelf Resmi Türkiye Grubu ---> https://t.me/aelf_turkish ▮ ▮ ▮

KursatAelf KursatAelf WM Aracı Kullanıcı
  • Üyelik 11.10.2018
  • Yaş/Cinsiyet 27 / E
  • Meslek -
  • Konum İstanbul Avrupa
  • Ad Soyad K** D**
  • Mesajlar 455
  • Beğeniler 1 / 5
  • Ticaret 0, (%0)
Paralel İşleme Tanıtırken Blockchain İndeksleme - Aelf'in Çözümü



Herhangi bir yeni yeniliği tanıtmak çoğu zaman artan sancılarla birlikte gelir. Bunlardan biri, yükselen birçok proje tarafından ölçeklenebilirlik bozulmalarını çözmeye çalıştıklarında bulunmuştur. Aelf modeli; Merkle ağacı teknolojisinin kullanımı yoluyla işlemlerin indekslenmesine dayanır ancak bu, proje ayrıca paralel işleme de dahil ettiğinden yeni bir engel oluşturur.

İndeksleme, Yan Zincirlerin Aelf Ana Zincirine nasıl bağlandığıdır. Aelf ekosistemine katılmak için bir Yan Zincir, işlem ücretlerini ödediği için Ana Zincir tarafından indekslenmeyi ister. Statik bir Blockchain indekslemek, kendi zorluklarıyla birlikte gelir. Zincire daha fazla blok eklendikçe tüm zincirin indekslenmesi daha fazla zaman alır.

Ancak bu zorluk bile indekslemenin devam ettiği sırada gerçekte daha fazla blok eklendiğinde Blockchain'in kendisi statik iken indekslemenin gerçekleştiğini varsaydığı için biraz daha basit bir görünüm alır. Bu, bazı işlemlerin girdileri ve çıktıları arasında bağımlılıklar olacağından bazıları da birbiriyle alakasız olduğundan daha önemli zorluklar ortaya çıkarmaktadır. Bu nedenle, dinamik bir Blockchain indekslemeye çalışırken bir noktada indekslemenin henüz işlenmemiş bir başkasına bağlı bir işlemde sıkışıp kalması kaçınılmazdır.

Ethereum gibi Blockchainler, işlemlerin kesin olarak sırayla işlenmesini gerektirerek bunun üstesinden gelir. Ancak sıralı işlem, işlem hızına ve dolayısıyla ölçeklendirilebilirliğe sınır koyar.

Aelf'in gelişiminde bu sorunların üstesinden gelen bir ekosistem inşa etmeye başladık. Çözümümüz, Aelf Ana Zincirinde Yan Zincirlerin işlemleri hızla işlemesine ve alakasız işlemleri birbirine paralel olarak işlemesine izin veren yüksek bir işlem çıktısı ve verimi sağlar.

Aynı zamanda, Ana Zincirin Yan Zincirlerdeki gerekli işlemleri aynı hızda indeksleyebilmesi gerekir. Bu, paralel işlem işleme ile birlikte çalışan bir Yan Zincir dinamik indeksleme sistemi ile elde edilir.

Yan Zincir İndeksleme

Aelf üzerindeki Yan Zincirler, Aelf işletim sistemi altında çalışan iç Yan Zincirler ya da Bitcoin veya Ethereum Blockchainleri gibi yüksek öneme sahip dış Yan Zincirler olabilir. Ana zincirdeki düğümler, Yan Zincirlerden bilgileri okur ve bir Merkle Ağacı kökü oluşturur. Dış Blockchainler durumunda bu kök, verilen herhangi bir işlemi doğrulamak için mesajlaşma yoluyla Merkle kanıtlarını alır.

Her bir Yan Zincir için kesin indeksleme stratejisi kendi has özelliklerine göre belirlenir. İndeksleme stratejisindeki bu esneklik, farklı Yan Zincirlerin farklı blok oluşturma hızlarına sahip olabileceği sorununun üstesinden gelir. Ayrıca bu, yüksek oranda çatallanma olasılığı bulunan Blockchainler üzerindeki yetim blokları indekslemek için harcanan boşa çabayı da önler.

Örneğin Bitcoin gibi bir Blockchain için indeksleme stratejisi, bir bloğun yetim olmadığının doğrulanmasıyla indekslemenin blok oluşumundan bir dakika sonra gerçekleşebileceği anlamına gelebilir. Bir Aelf Yan Zinciri ve Aelf Ana Zinciri, birleştirme madenciliğini benimserse her iki zincirin madencileri ayrıca her iki zinciri de gerçek zamanlı olarak indeksleyebilir.

Yan Zincirlerin indekslenmesi, madencilere Yan Zincirler tarafından üretilen işlem ücretlerinde ödeme yapan Aelf token sistemi aracılığıyla teşvik edilmektedir. Bu şekilde Yan Zincirler, ayrıca indekslemenin madenciler için ekonomik açıdan uygun kalmasını sağlamalıdır.

Paralel İşleme

Sıralı işleme, tüm işlemlerin sırayla işlenmesini gerektirir. Daha basit endekslemenin avantajını sunar; ancak bir Blockchain'in çalışabileceği hızı engellediği için verimsizdir.

Paralel işleme, alakasız işlemlerin birbirine paralel olarak onaylanmasına izin verir. Böylece bir Yan Zincirden bir işlem, farklı ve ilişkisiz bir Yan Zincirde olduğu gibi aynı anda işlenebilir. Aelf'de bir düğüm, farklı gruplara alakasız (mutex - karşılıklı dışlama) işlemleri atayacaktır. Tek bir grup içinde tüm işlemler, sırayla işlenir. Ancak grupların hepsi paralel olarak işlenir ve saf sıralı işlemden çok daha hızlı onay süresi elde edilir.

Düğümler, paralel olarak işlenebilecek işlemlere öncelik verecektir. Ancak girişi onaylanmamış bir çıktıya bağlı olduğundan belirli bir işlemin işlenememesi olabilir. Bu "özel" işlemler, Yan Zincirin paralel yerine madencilerin sırayla işlemelerini teşvik etmek için madencilere yeterli işlem ücreti ödeyebilmesi koşuluyla işlenebilir. Aksi halde, düğümler bu işlemleri reddedebilir.

Eğer bir düğüm paralel olarak veya kabul edilebilir bir zaman dilimi içinde işlenemeyen görünüşte şüpheli işlemleri kabul ederse, bloğun diğer düğümler tarafından reddedilme olasılığını arttırır.

Bir işlem onaylanmadıysa ve kısa bir süre içinde geri çekilmezse, "kaos" olarak kabul edilir. Bunu çözmek için Aelf, her işlemin ağa yayınlandığı sırada en son bloğun başlığı ile işaretlenmesi gerektirir. Eğer sonraki 64 blok onaylandıktan sonra işlem onaylanmamış kalırsa, süresi sona erecektir.

Amdahl Yasası ve Bilişim Kaynak Verimliliği

Amdahl Yasası, paralel işlemden kaynaklanan teorik hızlandırmayı hesaplamamızı sağlar. Yasa, tüm görevin yürütme verimliliğinin sistemdeki daha iyi kaynaklarla arttığını gösterir. Hızdaki artış, her zaman gelişimden faydalanmayan işin herhangi bir kısmı ile sınırlıdır. Başka bir deyişle; sıralı işleme sahip bir Blockchain ağı bir bufalo sürüsü ise, yalnızca sürünün en yavaş üyesi kadar hızlı hareket edebilir.

Bu nedenle Aelf'in Paralel Yürütme Zamanlayıcısı (GPES), işlem verilerini ve hesaplama bağımlılığını bellek havuzundan ayırır. Bulut bilişim, düğümlerin makine kümeleri arasında çalışmasına olanak sağlar ve böylece tüm ağ boyunca paralel işlemeyi destekleyen artan işlem hızı sağlar.

Ana Düşünce

Ölçeklenebilirlik, Blockchain'in bugüne kadarki en önemli sorunlarından biridir ve Aelf'in birden fazla boyutta ele almak için belirlediği bir problemdir. Paralel işleme ve bir dinamik Yan zincir indeksleme mekanizması ile birleştirilen DPoS protokolünün konuşlanmasıyla Aelf, daha önce görülmemiş bir ölçeklenebilirlik seviyesi elde etmeyi amaçlamaktadır. Bunun başlangıcı, halihazırda Ağustos 2018'de Testnet'in (Test Ağı) başlangıcında 14,968 TPS ile ilk TPS (Transaction Per Second - Saniye Başına İşlem) sonuçlarında şekil almıştır.
 

 

▮ ▮ ▮ Aelf Resmi Türkiye Grubu ---> https://t.me/aelf_turkish ▮ ▮ ▮

KursatAelf KursatAelf WM Aracı Kullanıcı
  • Üyelik 11.10.2018
  • Yaş/Cinsiyet 27 / E
  • Meslek -
  • Konum İstanbul Avrupa
  • Ad Soyad K** D**
  • Mesajlar 455
  • Beğeniler 1 / 5
  • Ticaret 0, (%0)

 

 

▮ ▮ ▮ Aelf Resmi Türkiye Grubu ---> https://t.me/aelf_turkish ▮ ▮ ▮

KursatAelf KursatAelf WM Aracı Kullanıcı
  • Üyelik 11.10.2018
  • Yaş/Cinsiyet 27 / E
  • Meslek -
  • Konum İstanbul Avrupa
  • Ad Soyad K** D**
  • Mesajlar 455
  • Beğeniler 1 / 5
  • Ticaret 0, (%0)
Aelf, Binance Altın Etiket Projesinde (Gold Label Project) 5. sırada yer almaktadır.

https://twitter.com/aelfblockchain/status/1067047044064268289?s=19

 

 

▮ ▮ ▮ Aelf Resmi Türkiye Grubu ---> https://t.me/aelf_turkish ▮ ▮ ▮

KursatAelf KursatAelf WM Aracı Kullanıcı
  • Üyelik 11.10.2018
  • Yaş/Cinsiyet 27 / E
  • Meslek -
  • Konum İstanbul Avrupa
  • Ad Soyad K** D**
  • Mesajlar 455
  • Beğeniler 1 / 5
  • Ticaret 0, (%0)
DPoS - Bitcoin'i Geride Bırakma



DPoS, Aelf'in bir anahtar elemanıdır ve Aelf'i eşsiz şekilde başarılı kılan bir şeydir. Bitcoin yatırımcısı ve Blockchain geliştiricisi olan Dan Larimer'in parlak buluşudur. Ancak DPoS'a giriş yapmadan önce Bitcoin'in ve diğer Blockchainler'in karşılaştıkları sorunların açıklamalarını inceleyelim.

Bitcoin, Bitcoin Ağı ile tamamlanan tüm işlemleri depolayan Blockchain'i doğrulamak için merkezsizleşmiş bir konsensüs yöntemi kullanır. Yüzlerce GPU madencisi ve Asic madencisi vardır ve hepsi bu ağa yardım eden madencilik yazılımı çalıştırır. Kullanılan konsensüs yöntemine "İşin Kanıtı" veya "PoW" denir. Her bilgisayar, bir sonraki bloğu potansiyel olarak doğrulayabilir ve bunu Blockchain'e ekleyebilir. Fakat sistem hangi bilgisayarın kullanılacağını ve iş için kimin ödeme yapacağının bilinmesini nasıl seçer? PoW burada devreye girer. Ağdaki her bilgisayara bir algoritma dağıtılır ve algoritmayı çözen ve onu Blockchain'e geri gönderen ilk bilgisayar, bir sonraki bloğu doğrulama görevini alır böylece kanıtlayarak algoritmayı çözmek ve bu bloğu almak için gereken işi tamamladılar. Herhangi bir madencinin veya madenci grubunun zincirdeki bir sonraki noktaya hangi bloğun eklendiğini kontrol etmesini zorlaştırmak için algoritmanın tamamlanması olağanüstü zordur. Sonuç olarak bir madenci hatta bir grup madenci için arka arkaya sadece iki blok bile almak neredeyse imkansızdır. Bu da Bitcoin ağını bu kadar güvenli yapan şeyin bir parçasıdır.

Ama süper güçlü madenciler inşa ettiğinizde ve daha sonra bu madencilerin 10000'ini bir havuz içinde bir araya getirdiğinizde ne olur? Böyle bir devasa güçlü madenci gibi görünüyor"¦ Bitcoin'e neredeyse aynı senaryo oldu ve merkezsizleşme için yukarıdaki mantık yavaş yavaş dağıldı. Bugün sadece üç havuz, Bitcoin Ağı'nın neredeyse %50'sini kontrol ediyor. Bu, tam olarak amaçlanan merkezsizleşmiş sistem değildir. Şimdi oldukça fazla merkezsizleşme"¦



Dan Larimer, bu sorunu önceden gördü ve iyileştirme yapılması gerektiğini düşündü ve DPoS fikrini ileri sürdü. DPoS, PoW'dan iki ana yolla değişen göreceli olarak az kullanılan bir konsensüs modelidir. Birincisi, bir sonraki şanslı madenciyi seçmek için bir algoritma kullanmak yerine birini ağda "kazmış" olduğu koin miktarına dayanarak seçmesidir. İkincisi, topluluk oylama mekanizmasına dayanarak mevcut madencilerin sayısını büyük ölçüde kısıtlamasıdır.

DPoS'u anlamanın harika bir yolu, organizasyonu işleten çok sayıda yöneticiye sahip bir şirketi düşünmektir. Ancak her bir gün her paydaş, geçmiş performanslarına ve herkese aktardıkları güven düzeyine bağlı olarak yöneticileri işten çıkarabilir veya işe alabilir. Temel olarak, rahatsız edici ve yararsız olursa patronunuzu işten çıkarabilirsiniz.

DPoS ile madenciler yerine delegeler vardır. Bu delegeler, ağa sağladıkları güvene ve yararlılık derecesine dayanarak topluluk tarafından oylanmaktadır. Örneğin bir delege, iş için düşük ücret talep ederken kendi reklamını yapabilir. Ayrıca, ücretlerin %50'sini sistem için pazarlamaya koyacaklarını ve halihazırda geçmiş gelişimlerde kendilerini kanıtladıklarını söylerler. Topluluk tarafından ilk 100'e girebilecek kadar oy alabilirler. Her koin/token sahibi oy kullanabilir ancak daha büyük hesaplara daha fazla ağırlık verilir. Bu daha makuldür çünkü daha fazla yatırım yaptığınızda ağın iyi çalıştığından emin olmak istersiniz.



Oylama tamamlandığında oylamaya bakılarak ilk 100 delege bir sonraki günün blok oluşturma çalışmasına dahil edilir. Seçilen her delege, sistemdeki paylarına değil oylarına göre eşit sorumluluk verilir. Bloklar rastgele dağıtılır ve her delege, bir blokta verilen herhangi bir işlemi dahil etmeyi reddedebilir. Bir blok veya işlem tanık tarafından reddedilirse, bir sonraki bloğun onaylanması iki kat daha uzun sürecek ve böylece güvenilmez davranış caydırılacaktır.



Gün bittikten sonra ilk 100 delege için oylama yeniden başlar ve kötü performans gösterenler veya yanlış şeyler yapanlar oylanacaktır. Bu, bir delege için Blockchain'in bütünlüğünün korumasında fayda sağlar çünkü bir delege olarak kalmak isteyecekler. Topluluk daha fazla büyüdükçe bir delegenin iyi performans göstermesini önemli kılan ilk 100 için rekabet daha fazla olacaktır.

Dan Larimer, sistemin itibar üzerine çalıştığını belirtti. Güçlü bir itibar oluşturmak çok zordur ancak kaybetmek çok kolaydır.

Sistem aynı zamanda sürekli bir rekabete sahip olduğundan topluluk ve delegeler tarafından belirlenen ücretler düşük tutulur. DPoS, sadece işlemlerde tahsil edilen ücretlerle bile çalışacak ve Bitcoin gibi üretilen herhangi bir yeni koine ihtiyaç duymayacak. Bu, enflasyonun kontrol altında tutulmasına ve koinin değerinin korunmasına yardımcı olacaktır.

Sistemi çalıştırma maliyeti çok artarsa kullanıcılar; Blockchain'i çalıştırmak için 100'den az delege kullanmayı seçerek maliyeti düşürebilir ancak bu, merkezsizleşme boyutunu azaltır. Maliyet düşükse kullanılan delege sayısını arttırabilirler ve böylece ağın merkezsizleşme düzeyini yükseltebilirler.

Bu konsensüsün bir diğer önemli yararı da işlemleri işleme hızıdır. Bitcoin, her 10 dakikada bir yeni bir blok onaylar ve Blockchain'e eklenecek bir blok için 6 onay alır. DPoS, her 10 saniyede bir yani 360 kat daha hızlı bir blok oluşturur. Bu fark, 1 km/s hıza sahip aracın 360 km/s hıza sahip araçla yarışması gibidir. İkincisi, rakibinden üstün olacaktır.

Gördüğünüz gibi Aelf tarafından seçilen konsensüs mekanizması, Bitcoin'i rahatsız eden en büyük sorunların bazılarına cevap sağlayan çok özel faydalara sahiptir. Özet olarak Aelf'in DPoS kullanımı; yavaş işlem hızı, yüksek ücretler, düşük ölçeklenebilirlik ve tek bir zincirde merkezileşme riski sorunlarını çözer. Bunlar, halihazırda Aelf çoklu zincir ağı ile çözülmekte olan gerçek dünya problemlerinin başında geliyor.
 

 

▮ ▮ ▮ Aelf Resmi Türkiye Grubu ---> https://t.me/aelf_turkish ▮ ▮ ▮

KursatAelf KursatAelf WM Aracı Kullanıcı
  • Üyelik 11.10.2018
  • Yaş/Cinsiyet 27 / E
  • Meslek -
  • Konum İstanbul Avrupa
  • Ad Soyad K** D**
  • Mesajlar 455
  • Beğeniler 1 / 5
  • Ticaret 0, (%0)
Blockchain Yönetişimi 101 (Bölüm 1)



Herhangi bir organizasyonda yönetişim esastır. Sonuç olarak kararların veriliş ve işlerin yapılış şekli budur. Gelişmiş toplumlarda yönetişim, demokratik süreci ifade eder. Bir modern çok uluslu şirkette organizasyondaki kişilerin karar verme haklarıyla ilgilidir.

Ancak bu örneklerin her ikisi de merkezi yönetişim modelleridir. Modern demokrasilerde seçilmiş *******ler, çoğunluğu etkileyen kararlar alır. Benzer şekilde halka açık bir şirkette bir yönetim kurulu, şirketi nasıl yöneteceğine karar veren yöneticileri görevlendirir.

Blockchain yönetişimi farklı zorluklar getirir çünkü Blockchainler merkezi bir karar alma yetkisine sahip olmayan merkezsizleşmiş ekosistemlerdir. Konsensüs protokolleri açısından Blockchain yönetişimini düşünmek kolay olsa da daha fazla temel düşünceler vardır.

Aelf'de bir Blockchain'in teknik özelliklerinin yeni nesil Blockchain'in omurgasını oluşturduğuna inanmamıza rağmen yönetişim ve ekonomik modelin ekosistemin ruhunu oluşturduğuna ve onsuz, cansız bir makineye sahip olacağınıza inanıyoruz. Bu seri; yönetişimin ne olduğunu, dikkate alınması gereken önemli kavramları, ortak zorlukları tanıtacak ve Aelf'in buna nasıl yaklaştığını ortaya koyacaktır.

Blockchain Yönetişimi Derken Ne Demek İstiyoruz?

Bir Blockchain, tamamen aynı Blockchain yazılımını çalıştıran bir bilgisayar ağına sahip dağıtılmış bir sistemdir. Bu nedenle bu makaledeki Blockchain yönetişimi, ağın hangi yazılımı veya hangi yazılım sürümünü kullanacağına karar vermek için kullanılan protokolü ifade eder.



Blockchain Yönetişiminden Kim Sorumludur?

Blockchainler'de yönetişime dahil olan genellikle dört merkezi topluluk vardır. Onlar:

"¢ Çekirdek geliştiricileri
"¢ Düğüm operatörleri
"¢ Token Sahipleri
"¢ Blockchain ekibi veya organizasyonu

Yönetişim sürecinde bu grupların her birinin rolünü inceleyelim.

Çekirdek Geliştiricileri

Çekirdek geliştiricileri, Blockchain yazılımının kendisinin temelini oluşturan kodu korumaktan sorumlu olan gruptur. Genellikle merkezi bir kod deposu vardır ve çekirdek geliştirme ekipleri, yazılımı değiştiren bir kod ekler veya kaldırır.

Çekirdek geliştirme ekibi temel kodda değişiklik yapabilirken ağın kendisini kontrol etmedikleri için yürürlüğe koyamazlar. Değişiklikleri uygulamak, yazılımı çalıştıran düğüm operatörlerinin sorumluluğundadır.

Düğüm Operatörleri

Bizim amaçlarımız için bir düğüm operatörü, Blockchain yazılımının tam sürümünü çalıştıran ve ledgerin tam bir kopyasını koruyan bir bilgisayarı çalıştıran bir kişidir.

Düğüm operatörleri, genellikle kod yazmazlar-bunun için çekirdek geliştiricilere bağımlıdırlar. Ancak düğüm operatörleri, düğümlerinde kod değişikliklerinin uygulanıp uygulanmayacağına karar verebilir. Bu nedenle Blockchain yönetişiminin sorunsuz çalışması için çekirdek geliştiricileri, düğüm operatörlerinin çalıştırmayı kabul ettiği kod değişiklikleri uygulamalıdır.

Yasama organı ve yargı organı rolü ile karşılaştırılabilir. Yasa koyucular; yeni bir yasa çıkartabilirler ancak yargı görevlileri, bu yasanın uygulanıp uygulanmayacağına karar verirler.

Blockchain Organizasyonu

Blockchain organizasyonu kâr amacı gütmeyen bir vakıf veya şirket olabilir. Örneğin Bitcoin ve Ethereum'un her birinin bir vakfı varken; Aelf ve diğerleri Ripple ve Dash gibi de bir şirket tarafından yönetilir. Organizasyon, genellikle çeşitli rolleri yerine getirir.

Organizasyonun asıl rolü, gelişimi ve finansmanı da dahil olmak üzere projeyi yönlendirmektir. Projenin yönünü etkilemeye yardımcı olabilir ancak kararların yürütülmesinden sorumlu değildir.

Örneğin organizasyon, genellikle geliştiricileri nasıl telafi edeceğine karar verecektir. Ayrıca projenin pazarlanmasında ve daha geniş yatırımcı ve destekçi topluluklarının temsil edilmesinde rol oynayacaktır.

İkincisi hafife alınmamalıdır. Geliştiriciler ve düğüm operatörleri, token sahipleri ile popüler olmayan bir karar verirse projenin genel olarak değerini ciddi şekilde etkileyebilecek birikmiş hızlı satış olabilir.

Bir token sahipleri çıkışı/kaçışı; çekirdek geliştiricilerini telafi etmek için mevcut fonları azaltacaktır ve token değeri düşerse ayrıca düğüm operatörleri, çabaları için daha düşük bir getiri elde edeceklerdir. Bu nedenle token sahiplerinin çoğunluğunu mutlu tutmak; çekirdek geliştiricilerinin, düğüm operatörlerinin ve Blockchain organizasyonun yararınadır.

Çatallaşmalar

Yazılıma bir güncelleme olduğunda bu, çatallaşma olarak adlandırılır. Yazılım güncellemesi önceki yazılım sürümlerini yeni güncellemelerle uyumsuz hale getirirse bu, mecburi çatallaşma olarak bilinir. Mecburi çatallaşmalar, genellikle önemli değişikliklerdir ve Blockchain topluluğu içinde tartışmalı olabilir.

Bitcoin topluluğundaki sert çatalların bir sonucu olarak birçok kripto para birimi ortaya çıkmıştır. Örneğin 2017'de Bitcoin blok boyutunda bir önerilen artış üzerinde bir anlaşmazlık vardı. Topluluk bir anlaşmaya varamadı ve bu nedenle bir grup artışla devam ederken diğerleri yazılımın eski sürümünü çalıştırmaya devam ettiler. Bu değişiklik, kendi başına yeni bir mecburi çatallaşmadan geçen Bitcoin Cash ile sonuçlandı.

Ölçeklenebilirlik Zorluğu

Çatallaşmalar, merkezsizleşmiş yönetişimi ölçekte yönetme mücadelesinin kaçınılmaz bir sonucudur. En büyük Blockchain projeleri en büyük topluluklara sahiptir ve topluluk büyüdükçe tüm üyeler arasında bir konsensüse varılması zorlaşır. Bu, neden bugüne kadar birçok Bitcoin mecburi çatallaşmalarının olduğunu açıklar.

Daha küçük ölçekli bir örnek için sadece dört arkadaş davet etmeye kıyasla akşam yemeği için on dört arkadaş davet edildiğinde bir restoran seçmek ne kadar zor olduğu örneği düşünülebilir.

Blockchain topluluğu ayrıca zincir içi yönetişimin değeri hakkında bazı tartışmalara katıldı. Prensip olarak değişiklikler, Blockchain'e kendileri programlanabilir ve üyeler tarafından oylanabilir ve daha sonra otomatik olarak kodun kendisinde uygulanabilir.

Ancak bu yaklaşımda önemli zorluklar var. Birincisi, tüm üyeler büyük ve ayrı bir toplulukta garanti edilmeyen bir bütün olarak grubun çıkarlarına göre hareket etmelidir. İkincisi, Blockchainler değişmezdir. Oy verildiğinde değişiklikler geri alınamaz.

Sonuç

Herhangi bir demokratik yönetişim sistemi gibi Blockchain yönetişimini yönetmenin doğru bir yolu yoktur- sadece az ya da çok demokratik olan yollar vardır. Şimdiye kadar herkese uyan tek bir yaklaşım yoktur ve sadece çok sağlıklı bir tartışma vardır.

Blockchain teknolojisinin hala nispeten genç olduğu göz önüne alındığında sağlıklı tartışma, şüphesiz iyi bir şeydir. Blockchain geliştiricileri, düğüm operatörleri, organizasyonun ve projenin yatırımcıları için her katılımcı doğal olarak kendi kişisel değerlerine ve tercihlerine göre çalıştırıldığına inandıkları projelere doğru yöneleceklerdir.

Bu makale, çeşitli tarafların bir Blockchain ekosistemindeki rolünü ve projeyi yönetmek için nasıl birlikte çalıştıklarını açıklamıştır. Yönetişim ile ilgili bazı zorluklara da değinilmiştir. 2. bölümde zincir içi ve zincir dışı yönetişim arasındaki fark ve bunun Aelf tarafından nasıl kullanıldığı açıklanacaktır.
 

 

▮ ▮ ▮ Aelf Resmi Türkiye Grubu ---> https://t.me/aelf_turkish ▮ ▮ ▮
wmaraci
Konuyu toplam 2 kişi okuyor. (0 kullanıcı ve 2 misafir)
Site Ayarları
  • Tema Seçeneği
  • Site Sesleri
  • Bildirimler
  • Özel Mesaj Al