Şahane Hayat (It’s a Wonderful Life) filminde, George Bailey amcası Billy’e dünyada üç heyecan verici sesin olduğunu söylüyor: Çapa zincirleri, uçak motorları ve tren ıslığı… Ben bir George Bailey değilim, ama bana sorarsanız teknolojiye ilgi duyanlar için dünyadaki en heyecan verici 5 ses bu listedekiler olabilir.
1990’lı yıllarda doğduysanız, sadece harika bir çocukluk geçirmekle kalmadınız, aynı zamanda bilgisayar ve internetin evrimine de tanıklık etme şansınız oldu. Bu evrimle birlikte bazı teknolojik sesler hayatımıza hatta gündelik rutinimize girmeyi başardılar. Daha önce duyduğumuz hiçbir sese benzemiyor olmaları ve zihnimizin o yıllarda pirüpak kalmış olmasının, bu sesleri yıllar sonra bile hatırlanabilir kıldığında payı olduğu aşikar.
En nihayetinde teknoloji o zamanlar basitti. Basitlik ise saz arkadaşı olarak yanında hatırlanabilirliği getiriyordu. Sizin için de hepsi güzel anılarınızı canlandırır mı bilmiyorum ama o yılları yaşadıysanız bu harika sesleri hala hatırladığınıza adım kadar eminim.
01. Disket (Floppy Disk) sesi
Eskiden bilgisayar oyunlarından yazılımlara varıncaya dek birçok şey 5.25” veya 3.5” disketlerle taşınıyordu. Şimdiki gibi USB’den Windows yükleme imkanımız olmadığı gibi, tek bir disketle tak fişi bitir işi yapamıyorduk. Mesela Windows 3.1’in kurulumu için 6 adet diskete ihtiyacınız vardı. Windows NT 3.1 sürümü için ise tam 12 disket kullanmanız gerekiyordu. Windows 95 mi? Tamam sıkı çocuk! Aşağıdaki 15 disketi kullanarak bilgisayarına format atabilirsin…
Disketleri böylesine büyülü ve hatırlanmaya değer kılan, bize yaşattıkları ve sihirli sesleriydi. Disketlerin çıkardığı o hipnoz edici sesin bir bilgisayar kullanıcısının aklından silinip gitmesi oldukça zor olmalı. Tarama işlemi sürekli standart olduğundan eğer çok fazla disket kullanırsanız, disket okuyucunun çıkardığı o tuhaf sesi ezberleyip ritim bile tutabilirdiniz. Şimdiye dek hiç disket sesi duymadınız veya o nostaljik sesle kulaklarınıza yeniden ziyafet mi vermek istiyorsunuz? Oldu bilin! :)
Sunucu Nedir? Web Sunucularının Özellikleri ve Türleri Nelerdir?
Bir web sitesi ile her etkileşim kurduğunuzda, aslında bir web sunucusu ile etkileşim halinde olduğunuzu biliyor musunuz? Web sunucuları; web sitelerinin yayınlanabilmesi için onları barındıran güçlü bilgisayarlardır. Bütünüyle b...
02. Çevirmeli bağlantı modem sesi
Tekrara düşüyor olmayalım fakat George Bailey’nin dünyada heyecan verici bulduğu üç sesi size tekrar hatırlatmak istiyorum. Çapa zincirleri, uçak motorları ve tren ıslıkları… Aslında tüm bu sesler, insanlığın bir şekilde kendi dünyasını keşfetme şansı sunmuştu. Çevirmeli bağlantı sesi, internetle birlikte yeni ve macera dolu bir dünyanın kapıları araladı. Bana öyle geliyor ki, George Bailey bugünü yaşamış olsaydı dünyada en heyecan verici üç değil, dört sesin olduğuna ve dördüncüsünün çevirmeli bağlantı sesi olduğuna inanırdı.
Henüz ADSL’in sahneye çıkmadığı internetin cahiliye döneminde, sivil halkın internete erişebileceği tek yol telefon hattıydı. Telefon hattını üzerinden gelen kabloyu bilgisayarınıza bağlayarak internete bağlanır ve çevirmeli bağlantı yardımıyla sörf yapardınız. Tabii Splitter o yıllarda Ninja Kaplumbağalar’da bir farenin akrabası olduğundan, bağlantınız tek yönlü olmak zorundaydı. Siz internete bağlandığınız sırada kimse telefonu kullanamaz ve arayanlar size ulaşamazdı.
Çevirmeli bağlantı sesi; karmakarışık ve düzensiz birkaç statik sesin birleşiminden oluşuyordu. Disket sesi gibi bunu da bir süre dinlerseniz ezberleyip ritim tutabilirdiniz. Şimdilerde çevirmeli bağlantılar tarih olduğundan -en azından modern ülkelerde- çevirmeli bağlantı sesi teknoloji geek’leri için kutsal bir anı olarak yaşamaya devam edecektir.
03. Tetris’in açılış melodisi
Tüm dünya çocukları ikiye ayrılır: Tetris ile oynayacak kadar şanslı olabilenler ve diğerleri… Süper Mario’nun eşsiz Soundtrack’iyle kulaklara küpe olduğunu inkar edemeyiz, fakat Atari o zamanlar her çocuğun evine girmeyi başaramıyordu. Tetris ise ucuz yollu -yine de pek ucuz değildi- birkaç bit’lik renksiz eğlence tufanıydı.
Birçoğumuzun hatırladığı Tetris’in o nostalji dolu açılış müziği yukarıdaki videoda sizleri bekliyor. Aslında bu videodaki orijinal Tetris sesiydi, Çinlilerin o sektöre de el atmasıyla orijinalinden türetilen kırma Tetris melodileri ortaya peyda olmuştu.
04. MSN sesleri orkestrası gururla sunar!
Benim gibi ergenlik yıllarında MSN’in bütün nimetlerinden faydalananların sadece kendileri değil, yakın aile bireyleri de bu seslere hakimdir. Gündüz, öğlen ve gece fark etmeksizin; oturum açanından titreşim yollayanına kadar, her aksiyon için farklı bir ses odanın içinde yankılanırdı. O zamanlar kulaklık teknolojisinin yaygın olarak kullanılmadığını ve “Bilgisayar dediğin iki tane hoparlörlü olur!” akımının hükümdarlık sürdüğünü hatırlatayım.
MSN’in sürüm değişikliğiyle yıllar içinde sesleri de değişti. En efsanevi sesleriyse 2002 yılında ortaya çıkanlar -yukarıdaki videodakiler- oldu. Sesler bağımlılık yapabileceğinden sadece bir doz almanızı öneriyorum.
05. Windows 98’in açılış ve Windows 95’in kapanış sesi
90’lı yıllarda bilgisayar sektörünün hakimiyeti büyük oranda Microsoft’un elindeydi. Zaten hepimiz bu sayede bir Windows bilgisayarla tanışmadık mı? Eskiyen Windows işletim sistemlerine dair hiçbir şeyi unutmak elbette mümkün değil ancak en çok hafızalarda yer eden iki ses var: Windows 98’in açılış introsu ve Windows 95’in kapanış sesi…
Hemen yukarıdaki videodan Windows 98’in giriş introsunu dinleyebilirsiniz. O zamanlar bu sesi duyduğunuzda kendinizi uzaya füze fırlatıyormuş gibi hissetmemenizin imkanı yoktu. Aşağıdaki videodan Windows 95’in, bir şovun perde kapatmasını andıradan Taa-daa!’yı diyebilirsiniz:
BONUS: Dot Matrix yazıcı sesi
Dot Matrix yazıcılar için bizden habersiz gizli bir örgüt kurulmuş olabilir. Yeni ve lazer teknolojisi kullanan yazıcılar her yere doluşmuşken, Dot Matrix tarzı yazıcıların bir şekilde varlığını sürdürüyor olmasının başka açıklaması olamaz… Unutmayın, Dot Matrix yazıcılar bir gün, hiç olmadık yerde karşınıza çıkıp, sizi tanıdık eski bir dostun sesiyle selamlayabilirler.
Bunca sesin üstüne hangimiz zamanın su gibi akıp geçtiğini inkar edebiliriz ki? Sizin de kulaklarınızın aradığı nostaljik ve teknolojik sesler varsa lütfen yorum köşesinden bonuslamayı unutmayın :)