EranKucuk
Bu yazımda her ne kadar çok başarılı bulsam da genişleme politikasındaki ofansif yaklaşımı nedeniyle kanımın ısınamadığı bir operasyondan, Facebook’tan bahsedeceğim sizlere. Tabii ki bir de genişlerken neler yaptığından ve bunun küresel girişimcilik ekosistemine verdiği zararlardan.
Facebook bir dev. Bu çok açık ve net değil mi? Verdiği istihdam sayılarına göz attığımızda da, şirketin açık kaynaklı raporlarına baktığımızda da bunu görebiliyoruz. Dahası ülkelerin gündemlerinde bu grubun elindeki projelerin edindiği yerleri de düşünebiliriz. Herhangi bir distopyada yer alan şirketlerin dünyayı yönetmesi durumu yarın yaşanacak olsa, bu şirketlerden birisinin Facebook olacağı rahatlıkla düşünülebilir. Gerçi her ne kadar biz toplum için ancak bir distopya öğesi olsa da, günümüz girişimleri için uzun bir zamandır kabus olmuş durumda. Peki nasıl?
Satın Al ya da Yok Et Politikası
Eğer şirketiniz hâlâ milyon dolarlar seviyesinde bir pasta payına sahipse korkacağınız hiçbir şey yok. Hatta pek çok büyük girişim Facebook tarafından kendi sosyal medyaları dolayısıyla doğrudan destekleniyor. Ancak şirketiniz belli bir seviyede büyüdüğünde Facebook bu operasyonu devralmak istediğinde önünüzde çok kötü bir durum belirmeye başlıyor. Önceki yaşananlardan yola çıkarak anlatalım.
Facebook sizi satın almak istediğinde, belki ederinizden daha küçük bir öneride bile bulunabiliyor. Ancak kolay seçenek kesinlikle satmak, bunun altını çizelim. Çünkü satmamayı tercih ettiğinizde dünyanın en büyük devlerinden birisinin yazılım ve pazarlama stratejileriyle çetin bir savaşa girmeniz gerekiyor. Amaçları sizin en öne çıkan özelliğinizi platformlarına eklemek ve bu özelliğinizle öne çıkmanızı engellemek oluyor. Pazardaki yerinize doğrudan bir saldırı olan bu tutumun yanında eğer sizi daha önceden destekliyorsa elbette bu desteğin kesilmesi durumu da geliyor.
Daha önce Snapchat cephesinde yaşadığımız bu durumu hatırlıyorsunuz değil mi? Şirket satın alım yapmak için kollarını sıvadı. Snapchat satmayacağını belirtti. Ekipler bu sefer de ellerinde kürekle mezar kazma işine soyuldular. Öne çıkan ‘Snap’ özelliğini ‘Hikaye’ adıyla birebir kopyaladılar ve çeşitli efektleri de platforma sürekli olarak ekleyerek devam ettiler. Tek örnek bu da değil!
Geçtiğimiz aylarda Amerika Birleşik Devletleri ve Çin arasında gerilimin arttığını görmüştük. Bunda elbette Çin’in piyasanın çeşitli konumlarındaki başarılı iştirakleri de yer alıyordu. ABD kendi şirketleri Google öncülüğünde Huawei’nin mezarını kazarken Facebook ile de TikTok’a yöneldi. Normal şartlar altında hükümetlerine karşı muhalif tavır sergilemekten çekinmeyen Facebook konu agresif büyüme olunca çoktan hazırdı. Önce alıştığımız gibi bir satın alma teklifi sunuldu, teklif kabul edilmediği anda ‘Reels’ özelliği aktif hale getirildi ve diğer platformun öne çıktığı özelliği doğrudan Instagram’a eklendi.
Yarın eğer büyük bir şirket ortaya koymak ve unicorn haline gelmek gibi bir düşünceniz varsa, bu şirketle ve ABD ile olan ilişkilerinize dikkat etmenizi tavsiye ederek yazımızı sonlandıralım efendim. Bu yaklaşımlarını etik göremediğimizi de belirtelim. Konuyla ilgili görüşlerinizi yorumlarda bizimle paylaşırsanız çok seviniriz.
