Bu platform üzerinde hepimiz bir şekilde diğer kullanıcılarla ticari konularda etkileşime giriyor ve bir şekilde çorbanın kaynayıp, ekmeğin pişmesini sağlıyoruz. Bunu yaparken de asıl ana dilimiz olan Türkçe yerine global çerçevede sınırları belirlenmemiş olan bir dil, yani “Müşteri Dili” kullanıyoruz. Tıpkı kuş dilinden devşirme gibi duran bu dilde ne yazık ki Türkçe gibi her şey bazen söylendiği anlama gelmeyebilir. O nedenle daha çok ekmek ve çorba istiyorsanız yada bu platformda ve tüm platformlarda daha çok ticaret yapmak için Müşteri Dilini iyi tanımanız ve kavramak gerekir. Dilerseniz, naçizane olarak Müşteri Dilinin temellerini oluşturan bu 5 örnek cümleyle Müşteri Dilinin hile dolu dünyasına kısa bir giriş yapalım.;
1- ”Aklımızda Belli bir Bütçe Yok”
Türkçe karışılığı: Sen ne teklif edersen, biz bir aşağısını teklif edeceğiz. Sonra da “Aklımızdaki bütçe bu kadar yüksek değildi.” diyeceğiz.
Kökeni: Eğer ücreti sabit olmayan bir alanda hizmet veya ürün üretiyorsanız birkaç PM’den sonra en çok karşılaşacağınız cümledir. Ne kadar ekmek o kadar köfte mantığından hareketle müşteriye bütçelerinin ne olduğunu sorar ve buna göre çözüm üretmeyi düşünürsünüz.
Bu cümlenin Türkçede iki farklı karşılığı vardır. İlki, sen ne teklif edersen et çok uygun bir fiyat olsa bile biz daha aşağı bir fiyat söyleyeceğiz. Cümlenin ikinci anlamıysa; “Senin teklifini kabul edebiliriz ama senden nasıl olsa teklif aldık, üzerine sana bir dünya işi de bu bütçeyle yıkarız.” demektir. Örneğin bir kere logo yaptırdıktan sonra 65462564 kere revize istemek gibi...
Çözümü: Teklif yaparken işin kalite değerinin üzerine ufak bir pazarlık payı ekleyin. Örneğin 50 TL işin ederiyse siz 60 TL teklif edin. Fiyat nasıl olsa pazarlığa girecek diye abartıp 90 TL istemeyin. 50 TL daha makul bir anlaşma görünecek ve pazarlık yapan müşteri tarafı indirim aldığı için kendini karda sayacaktır. Tabii, şartları önceden belirlemeyi es geçmeyin ki, 50 TL’lik iş için 250 TL’lik efor sarf etmek zorunda kalmayın, tıpkı logo örneğindeki gibi.
E-Ticaret Sitelerinde Sunucunun Önemi Nedir?
E-Ticaret hem bizlerin, hem de çevremizdeki web alanından uzak insanların ilgisini çeken, kimisini batıran, kimisini de çıkaran bir alan. Peki, bu alanda sitelerin yuvaları, evleri olan sunucuların önemi nedir? Öncelikle forum kullanıc...
2- Böyle xxxxx Gibi Bir Şey Olmalı
Türkçe karşılığı: Ne istediğimizi inan biz de bilmiyoruz. Böyle bizi etkileyecek gerçekten budur diyebileceğimiz yüksek kaliteli bir şey olmalı.
Kökeni: Bir müşterinin en kötü huylusu ne istediğini bilmeyen değil, ne istediğini bildiğini sanan müşteridir. Çünkü bu insanların kafasında belli bir örnek vardır. Bu örneğin aynısı duplicate istemezler fakat tıpkı istedikleri şey gibi hissettiren bir çalışma ortaya çıksın isterler.
Çözümü: Eğer gerçekten müşterinizi şaşırtabilecek kadar kendinize ve yeteneklerinize güveniyorsanız işe başlayın. Eğer gösterilen örnekler sizin için çok abartılıysa ve kalitenizi aşıyorsa, böyle profesyonel bir çalışma için xxxx yapın gibilerinden tavsiye verin. Ne size ne müşteriye yazık olmasın.
3- “Yalnız, Hemen Yapılması/Başlanması Gerekiyor.”
Türkçe karşılığı: Biz de bir işe girişiyoruz hemşehrim, hemen olsun istiyoruz. Elindeki tüm işleri bırak ve buna giriş.
Kökeni: Tüm insanlar normalde tez canlı değilken, müşteri olduğunda hemen hepsi tez canlı bir varlığa dönüşebilirler. Bu cümleyle söylenmek istenen şey, elinizdeki işlerin önem derecesi bilinmiyor olmasına karşın kendi işlerinin daha önemli olduğu ve bir an önce çözümlendirilmesi gerektiğidir. Yani, bu adam artık müşteri, muhtemelen acelesi yok lakin bir anca önce çalışma başlasın veya bitsin istiyor.
Çözümü: Eğer fiyat ve diğer şartlar sizin için uygunsa ve takviminizi biraz erteleyebilecekseniz sadece bir defaya mahsus diğer çalışmalarınızı bölerek bu imtiyazı tanıdığınızı söyleyip, işi kabul edin.
4- “Güzel Ama Değiştirilmesi Gereken Yerler Var”
Türkçe karşılığı: Tam olarak olması gerektiği gibi değil fakat bazı değişikliklerin sonrasında istenilen kıvama gelebilir.
Kökeni: Bunu kim nasıl uydurdu bilmiyorum fakat sattığınız ürün veya hizmetin arkasında durmak o ürün veya hizmeti tekrar tekrar baştan yaratmak değildir, olmamalıdır. Bu cümleyle karşılaştığımız anda bir çoğumuz iyiye yakın bir iş çıkardığımız için sevinebiliriz oysa henüz iyi değildir ve bu iş sizin elinize yüzünüze patlayacaktır.
Çözümü: İstenilen değişiklikler gerçekten sadece ufak değişiklikler ise sorun yok, olabildiğince ılımlı yaklaşın ve çözüm odaklı olun. Eğer istenilen değişiklikler tekrardan yeni bir şey oluşturmaya dayalıysa önce müşteriyi dinleyin ve sonra “İstediklerinizi anladım fakat bu değişikliklerin bu çalışma üzerinde yapılması mümkün değil. Dilerseniz daha sonraki çalışmalarda bu temelleri uygulayabiliriz” maiyetinde bir cevap verin. Ayrıca bu senaryoyla karşılaştığınızda “Beğenmiyorsan al paranı da git!” moduna geçiş yapmayın, bilişim sektörü çok tuhaf bir sektördür. Biri sizin çalışmanızı yere göğe koyamazken bir diğeri bırakın göğü birince kata bile çıkarmayacaktır.
5- “Bu Senin için Büyük Fırsat!”
Türkçe karşılığı: Bu projede ücretsiz veya bizim için ücretsize yakın bir fiyat talep etmeni istiyoruz.
Kökeni: Müşterilerin genel çoğunluğunun ihtiyacı bir defa olsa bile kendileri tarafından ihtiyacı sürekli devam edecekmiş gibi hisseder. Eğer bir de belli aralıklarla ihtiyacı gerçekten tekrar doğuyorsa, o halde istediği kalitedeki ve esneme prensibine sahip adamı bulana kadar uğraşacak ve bulduğunu hissettiği anda ona daha farklı işlerinin olabileceğini (kesinlikle olacağını değil) hissettirmek ister. Nasıl olsa hiç kimse sürekli bir müşteriye standart servis kalitesi sunmak istemez değil mi?
Çözümü: Bazen kendinizi ağırdan pazarlamak iyidir. Bu teklifin sizin için harika bir fırsat olduğunu bildiğinizi ancak fiyat konusunda anlaşılma sağlandığı taktirde çalışabileceğinizi söyleyin. Eğer iş durumunuz çok müsaitse (işsizseniz) hem referans kazanmak hem de günün siftahı olarak uygun ama ölü olmayan fiyat teklifinde bulunun.