Her Şeyi Kafaya Takma Sorunu

Şuan yaşın kaç bilmiyorum ancak yaşın 25 altındaysa bu sorununu bir an önce almalısın. Zira bekar olduğunu düşünerek ilerleyen zamanda yuva kurduğunda bu durum başına bazı sorunlar getirebilir. Özellikle bu yaşı belirttim çünkü bu yaştan sonra artık ruh halin arayış içine giriyor. Yani karşındaki insanın söylediği normal sözün altından birşeyler aramaya başlar hale geliyorsunuz. Bizzat yaşamadım ancak bu durumu yaşayan bazı tanıdıklarım var. Çözüm aslında çok basit. İnsanlar sana kırıcı bir söz söylüyorsa bunu içine atmak yerine yüzüne karşı kırıldığını veya kırılabileceğini, iletisiminizin bu şekilde sağlıklı ilerleyeneyeceginiacikca belirtmelisin.Sunu unutma ki hala senin zor durumda kalmanı istemyecek uzulmeni istemeyerek olan insanlar hayatta! Belki şuan bunu hissetmekte zorluk çekiyorsun ancak gerçekten çevremde uzulmeni istemeyen insanlar var. Kafana takılan her ne olursa olsun, sorunları içinde sorun yaratarak cozemezsin. Böyle durumlarda empati kurarak yaşadığın sorunları kafana taktiğin olayları nasıl ve ne yaparak unutabilirsin? İşte bunları eline bir kağıt kalem alıp temiz bir kağıda yazmanı tavsiye ederim. Sinemaya gitmek mi? Bowling oynamak mı? Yada COD oynayıp stresten uzaklaşmak mi? Bugünden itibaren her sabah uyandığında okumaktan keyif alacağın bir motivasyon cümlesi belirle ve bir kağıda yaz. Yazdığın kağıdı odana as ve her sabah uyandığında o motivasyon sözünü okumayı ihmal etme. Göreceksin ki taktiğin düşüncelerin aslında seni yipratmaktan başka işe yaramıyor. Pozitif düşün pozitif yasa ! 👍😊

Kaan abi selamlar çok haklısın abi :( bende de var o sorun...

Abicim vallahi bir çözüm bulacağız artık. Bu şekilde çok sinir bozucu bir hal almaya başladı çünkü.



Çok güzel öneriler. Elimden geleni yapacağım. Emek verip yazdığın için de ayrıca teşekkür ederim.

Hocam 10 adet hobim var saydım şu an anca ben sakinleştiriyor her konumda yapılabilecek hobi buldum. Ek olarak spora gitmiyorsanız boks fitness gibi aktiviteler inanılmaz stres attırır bilesiniz uykuya da çok faydalıdır. Bunun harici kırıcı cümlelerden kastınız nedir? Fiziksel olarak mı kırıcı bu cümleler ve kimler tarafından sarf ediliyor yani arkadaş tamam ama yakın arkadaş mı?

Birde bana sor bunu ? Aynısı bende de var kafaya çok takan birisiyim küçük şeyleri bile.

Yirmi yıl önce dünyayı değiştirebileceğimi zannederdim. On yıl önce dünyanın buna değmeyeceğine, çevremi ve kendimi değiştirmemin yeterli olacağına inandım. Bir kaç yıl önce de iyice hedef küçültüp, sadece kendimi değiştirebilmek için harcamaya başladım bütün enerjimi..
Şimdi ise çoraplarımı değiştirmeye bile üşeniyorum. ... yesin her şey değişir diyen filozof. Ne dünya, ne insanlar, ne çekilen acılar değişiyor. Sadece rüya görüyor ve umutsuzca uyanacağımız anı bekliyoruz.. Bir meyhane sandalyesi ya da onkoloji kliniği ya da rahat ev yatağı, ne fark eder? O kadar uzak ki aslında herkes herkese, yan yana olsak bile dokunamıyoruz birbirimize..
-Tesirsiz Parçalar 221

Malesef olayı bu noktaya getiren de bizleriz, bunu bir hastalık olarak kabul edip tedavi görende. İnsan oğluyuz, nedendir bilinmez şu dünyayı en çok biz insanlar tüketir. Ego, kibir, gösteriş, doyamamak bizi bu noktaya getiren şeyler. Hep daha fazlasını isteyip hiç doyamamak. İşte günümüzün genel olarak getirdiği nokta bu ve sorsan bir çoğumuz hissiz ve tepkisiz olduk deriz. Alıştık, değiştik. Alıştığımız her şey sıradan gelmeye başladı, sıradan gelen her şeyden uzaklaşmak istedik ve varacağımız bir yer kalmadı.

Sonuç olarak insan insanın keşke burada olsaydınıdır. Hep aynı yere açılır kapılar, yollar farklı olsa da. Sen ne zorsun be ahir zaman...

Ruhen bir kırgınlık yaşıyorum. Duygusal. Sonra düşünmekten bu fiziksel olarak da yormaya başlıyor beni. Sanki o düşünceler iğnelere dönüşüyor. Öyle düşün.

Genel olarak etrafımdaki çoğu insan kırıyor diyebilirim. Bazen farkında olmadan, bazen bilinçli olarak.

Şu an yüzme kursu araştırmaya başladım buralarda. Kendimi bir spora vermem iyi gelecek sanırım gerçekten de.

Hocam kesinlikle çok haklısınız. Doğamız buna dönüşmemiz için çok uygun. Her şeyden çabuk sıkılıyoruz. Hiçbir şeyin kıymetini bilmiyoruz. Yetinemiyoruz. Hep daha fazlasını istiyoruz. Tanrının rolünü oyun gibi oynuyoruz. Kendimizi afedersin ama ne b*k sanıyoruz ben de bilmiyorum. Ama sorunlu mahluklarız. Bunu çoktan kabullendim. Belki de bütün bunları bile hiç düşünmemem gerekirdi. Bilmiyorum. Bildiğim birkaç şey var ama...

İnsanların sahteliğine o kadar tahammülsüzleştim ki kendime ne söylersem söyleyeyim iyi gelmiyor. Toplumsal varlıklarız diyor ve yalnızlığımı elimin tersiyle itiyorum. Ne kadar sosyalleşirsem sosyalleşeyim bomboş ve saçma sapan bulduğum değerler yüzünden insanların her şeyine alınır hale gelebiliyorum. O kadar sokunduruk ve aptalca değere sahip ki bu çağ insanı, altından kalkamıyorum.

Bütün bunlar her şeyi bu kadar sorun haline getiriyor oluşumu ne kadar etkiliyor, tetikliyor bilmiyorum. Ama buraya kocaman bir BIKTIM bırakmak istiyorum.

Doktor ilac tedavisi desen 4 yil devletde ilac aldim fazla toplamadi ozele gittim 1 ay kulalndim biraz daha iyi oldum yani ilac milac hikaye bana gore. Alkol desen oda fayda degil sigara desen son 2 gundur baya bunaliyorum 4 paket icmisim. Hani buna care ne var bende bilmiyorum insanlari takmamak nefret etmek iyidir. Dal sarkar kartal kalkar cok deger verirsende.. :) Bu misal birini takmazsin takmazsin bi anda patlar elbet takmamaya calissanda patliyor belli vakitten sonra nasil ki eksi bisi yedin mi belli bi sure takmasanda bogazin yaniyor o misal. Hani care ibadetde aslinda da iste biz nerde kotu yol varsa ordayiz abi.

Fark ettim ki, ne yaparsanız yapın hepsi bir zaman kaybı olmaya mahkum. O yüzden delirseniz de olur. Der Jack Kerouac :) Bu yazıyı okuyunca bu söz aklıma geldi nedense