wmaraci reklam

Dudak Uçuklatan Fiyatıyla 5 Pahalı Logo Tasarımı ve Bize Öğrettikleri

Bir an için internet siteniz veya çalışmalarınızda logo tasarımına ne kadar önem verdiğinizi düşünün. Şimdi, projenizin milyonlarca insana ulaştığını düşünün. İtiraf edin, başlangıçta harcadığınızdan çok daha fazlasını harcamaya istekli olurdunuz. Bu basit örnek bize markaların logo tasarımları veya logolarının revizyonuna neden balya balya para yatırdığını mantıklı şekilde açıklıyor.

Aslında karşınıza ”Tarihin en pahalı logo tasarımları” gibi daha şık bir fikirle çıkmak isterdim. Ne yazık ki, büyük şirketlerin hepsi logo tasarımlarına veya marka imajını tazelemeye ne kadar bütçe ayırdığını açıklamıyor. Bu da tarihin en pahalı logolarını hiçbir zaman öğrenemeyeceğimiz anlamına geliyor. Olsun, en azından elimizdeki örneklerden giderek en pahalısı olamasa da baya pahalı logo çalışmalarına ve tarihin bize öğrettiklerine değinebiliriz.

1- BP - 9 Milyon Dolar

BP, yeni logosu ve yenilenmiş imajı için ilk dudak uçuklatan rakamı ödeyen şirketlerden biriydi. 2000’li yıllara kadar bir kalkan üzerindeki “BP” harflerinden oluşan logoyu kullanan şirket, 2000 yılında 9 milyon dolar ödeyerek, modern bir logoya sahip oldu.

BP gibi yaygın ağı olan bir şirketin, sıradan müşteriler gibi logoyu bir tık sağa veya sola alması pek mümkün değildi. İstasyonlar ve üniformalar dahil markanın kendini yeniden modern imajıyla yenilemesinin faturası toplamda 190 milyon dolara patladı.

Landor tarafından tasarlanan yeni logo kesinlikle daha marjinal ve moderndi. BP’nin yeni logosuyla vermek istenen mesaj akaryakıtın dışında da yeni yakıtlar satışa sunabileceği ve yakıtlarının çevre dostu (yeşil) dönüşümü imajını ön plana çıkarmaktı. Harcanan dudak uçuklatan rakamlar sadece medyada ilgi çekmekle kalmadı, Greenpeace gibi örgütlerin de dikkatini çekti.

Hemen yukarıda gördüğünüz logo, çevreci sivil topluluk örgütü Greenpeace tarafından BP’nin yeni logosuna atıfta bulunmak için tasarlanan onlarca parodi logodan yalnızca biriydi. (Evet, Greenpeace BP’yi bu konuda vaktiyle baya kafaya almıştı)

Ödenen rakam ne olursa olsun, BP kısa süre sonra istediği geri dönüşü elde etti. Değişimden sonra geçen zaman diliminde insanlar markanın yeni logosuna hemen alıştı ve modern marka bilinci ortaya çıktı.

Bize ne öğretti: Reklamın iyisi kötüsü olmaz. Logonuzu yeniden tasarlarken sizi seven gruplar kadar karşıt grupların da dikkatine mazhar olacak çalışmalar (bazen) daha makul olabilir.

Bir UX Yöntemi Olarak Detaylı İçerikler
İlginizi Çekebilir!

Bir UX Yöntemi Olarak Detaylı İçerikler

Evet, evet. UX (User Experience, Kullanıcı deneyimi) denildiğinde akla önce kodlama ve ardından da tasarım unsurları geliyor. İçerik çoğu zaman kimsenin aklına dahi gelmiyor ve gelse de öncelik kazanamıyor. Peki, bu ne kadar doğru? ...

2- CitiBank - 1.5 Milyon Dolar

Citicorp ve Travellers Group güçlerini birleştirip yeni bir marka oluşturduklarında haliyle yeni bir logoya ihtiyaç doğdu. Logonun tasarımı için 1998 yılında Paula Scher’a ulaştılar ve yeni logoları için tam 1.5 milyon dolar ödediler. Yalnız işin ilginç tarafı logonun tasarlanma öyküsünde saklı.

Paula Scher, CitiBank’ın logosunu 10 dakikadan kısa bir sürede ve bir peçetenin arkasına tasarladı. Sonuç olarak şirket 10 dakikada yapılan bu logodan etkilendi ve Paula’ya hak edeşi olan 1.5 milyon doları ödedi. Evet, aşağıda gördüğünüz peçetenin değeri tam 1.5 milyon dolardır.

Daha sonra Paula ile yapılan bir röportajda Paula: “En iyi çalışmalarımdan biriydi, iyi şeyler çok hızlı olur.” Diyerek açıkladı. Paula’nın birkaç dakikada milyon dolarları cebine koymasına haset edenler (haters) için de güzel bir cevabı vardı: “Bunun sadece birkaç dakikada olduğunu nasıl söyleyebilirsiniz? Bu birkaç dakika ve 34 yılda oldu.”

Paula, herkesin bildiği deneyim hikayesi ve mesleğindeki 34 yıllık tecrübesiyle herkesi köşe yapmayı başarmıştı. CitiBank mı? Onlar paralarının karşılığını aldıkları için memnundular. Logolarının tümüyle marka imajlarına yansımasıysa 10 milyon dolara mâl oldu. Eğer 700 milyar doları kontrol ediyorsanız sanırım cebinizden çıkan 11 milyon dolar sizin için çok büyük bir meblağ değildir?

Bize ne öğretti: Bir logonun ekonomik değeri asla tasarlanmasına harcanan süreyle ilişkilendirilmemeli ama ne kadar işe yaradığıyla ilişkilendirilmelidir. Paula’nın örneği tasarımcı arkadaşlar için tarihi bir örnektir. Önemli olan işi ne kadar zamanda ortaya çıkardığınız değil, ne kadar işe yaradığıdır.

3- Belfast - 250 Bin Dolar

2008 Yılında Belfast şehri için yeni bir logo tasarlandı. Süreç beklenenden daha uzun geçti ve 15 ay sonunda 250 bin dolar karşılığında yukarıda gördüğünüz logo tasarlandı. Logonun çeşitli alanlarda kullanılması ve tanıtılması ise toplamda 350 bin dolara patladı.

Logo resmi olarak görücüye çıktıktan sonra medya organları tarafından eleştiri yağmuruna tutuldu. Sunday Life adında bir medya kuruluşunun yeni Belfast logosunun sadece 10 bin dolara tasarlanan “Food and Drink Devon“ un logosuna olan inanılmaz benzerliği ortaya çıkarmasıyla çarşı pazar tümden karıştı.

Neyse ki, eleştirilerin sonunu getiren bir açıklama yapıldı. Logo kabul edilmeden önce Belfast şehrinde ticari faaliyet yürüten iş dünyasından turizme, turizmden sanata ve hatta gençlik komitelerine kadar 3 binden fazla kişiye logonun sunulduğu, herkes tarafından onay aldıktan sonra kabul edildiği açıklandı.

Benzerlik sinir bozucu olmasına rağmen logo geniş bir kitlenin beğenisine sunulmuş ve onay almıştı. Önemli olan da buydu. Logo için yapılan eleştiriler açıklamalardan sonra şiddetini yitirdi ve insanlar mutlu mesut yaşamaya devam ettiler.

Bize ne öğretti: Logonuzun bir başka logoya benzemesi size pahalıya mal olabilir. Logo tasarımınızı yaptırırken kitlenin en azından yönetimdeki herkesin onayını almanız sizin ve çalışmanızın faydasına olabilir.

4- NBC - 750 Bin Dolar

1976 Yılında bir TV kanalı olan NBC, logosunu 50. yıla özel olarak yenilemek istedi ve N harfi üzerine temellendirilmiş, iki renkten oluşan bir logo tasarlanılmak üzere harekete geçildi. Birkaç ay sonra yeni logosunu kullanan TV kanalı logosunu Lippincott and Margulies şirketine 750 bin dolara yaptırdığını açıkladı.

Maalesef logo yayınlanana kadar hiç kimse bu logonun şans eseri PBS ağının bir başka TV kanalı olan Nebraska Educational TV kanalının logosuyla neredeyse birebir aynı olduğunu fark edemedi.

Logosunun farklı bir şirket tarafından kullanıldığını fark eden Nebraska Educational TV, NBC’yi telif hakları gerekçesiyle dava etti. Uzlaşmayla son bulan dava için NBC logonun telif haklarını satın almak için 800 bin dolar, Nebraska Educational TV’ye kendilerine yeni bir logo yaptırıp kullanmaları için de ekstradan bir 55 bin dolar ödedi.

Bu arada Nebraska Educational TV’nin kendi logosunu yalnızca 100 dolar karşılığında tasarlattığı ironisini de şuraya iliştireyim.

Bize ne öğretti: Logonuzla ilgili sadelik temelli fikirlerin üzerine eğiliyorsanız ve bunu özellikle markanızın ilk harfinden yola çıkarak yapıyorsanız, daha dikkatli bir araştırma yapmayı unutmayın. Aksi halde sonuçları beklediğinizden daha ağır olabilir.

5- Tropicana - 30 Milyon Dolar

Tropica’nın logo öyküsü; toplamda 30 milyon dolara mal olan bir geri vitesin öyküsünden ibaret. Meyve suyu firması 2009 yılında radikal bir karar alarak logosu ve ürün ambalajlarında yenilik yapmak için harekete geçti. Her şey hazır olunca aşağıda gördüğünüz minimalist logo ve ambalajları kullanmaya başladı.

Bu pırıl pırıl ürünler vakit kaybetmeden mağazadaki raflarda yerini aldı ve satışlar başladı. Birkaç hafta sonra şirketin satış ekibi yeni ambalajlar ve logoyla birlikte bir şeyi daha farketti. Satışlar inanılmaz oranda düşmüştü. Eee hani biz marjinaldik? Hani minimalist tasarım kraldı?

Hemen araştırma ekibi işin olası nedenlerini araştırdı ve hikayenin aslı ortaya çıktı. Yeni logo kenarda dikey olarak yer alıyor ve ambalajlar marka içinde farkındalık yaratamayacak kadar sadeydi. O kadar sadeydi ki, her zaman Tropicana alan müşteriler raflarda bakıp aradıkları markayı bulamıyordu.

Meyve suları genelde çocukların dikkatini çekiyordu ancak yeni ambalajlar ve logo kesinlikle çocukların ilgisini çekecek türden değildi. Yetişkin müşteriler aradıkları Tropicana’yı bulduklarında nedense satın almaktan vazgeçip farklı bir markaya yöneliyordu.

Garipliklerin ardı arkası kesilmeyince marka minimalist tasarım ve yeni yaratıcı ürün ambalajlarının işe yaramadığını kabul etti. İşe yaramamış olması bir tarafa, yeni logo şirkete para kaybettirmeye başlamıştı! Bir süre satışlardaki düşüşleri saçını başını yola yola izleyen marka yetkilileri, nihai olarak eski logo ve ambalaja geri dönme kararı aldı. 2 aylık satış kaybı ve diğer maliyetler Tropicana’ya 30 milyon dolara mal oldu.

Bize ne öğretti: Sade ve minimalist tasarım her alana uygun olmayabilir. Teknoloji sektöründe işe yarayan bu tasarım trendi, iş bu gıda sektöründe tutmamıştı. Bir yerde marka sadakatini de sarsmıştı. Logonuzu seçerken “Minimalist olacaaaağhh!” Diye yola koyulmadan evvel alanınızdaki başarılı örneklere göz atmak faydalı olabilir.

Bu içeriğe tepkini gösterebilirsin! 👍

Bu içerik hakkında daha önce tepki gösterilmemiş. İlk tekpi göstererek yazarlarımıza geri bildirim verebilirsin.

Yorumunuz

    Son Yorumlar

    Site Ayarları
    • Tema Seçeneği
    • Site Sesleri
    • Bildirimler
    • Özel Mesaj Al