Hemen çıkma oranı mı?Sayfa/Oturum oranı mı? Yoksa ortalama süre mi? Hadi kafa yoralım

Hocam bu metriğe daha önce hiç önem önemsememiştim. Bu metriği biraz analiz edeceğim.

Peki şöyle bir soru sormak istiyorum. Bir kişi siteye geldi 10 dakika süre geçirdi ve hiç bir linke tıklamadı. Bu durumda hemen çıkma %100 olması gerekirken %100 olmuyor. Bunun sebebi bence arada bir sınır değer var. Yanlış hatırlamıyorsam google için 30 saniye. Yandex için girdiği andan itibaren. Yani kullanıcı 30 saniye dolmadan sayfayı terk ediyorsa hemen çıkma %100. Fakat farklı bir sayfaya site içinden giriş yapıldığı zaman 30 saniye sınırı kalkıyor ve girdiği sayfadan itibaren bakılıyor. Bu benim çıkardığım sonuçtur. Katılıyor musunuz?





Evet hocam bu yöntemi bir çok site yapıyor. Ben de yapıyorum :) Fazlaca faydasını gördüm. Tavsiye ederim. Bounce rate hemen çıkma oranıdır.

uzmanabi

Benim anlatmak istediğim de o zaten. Bir kullanıcı sitenize gelince en az 20 saniye durmalıdır. 30 saniye daha iyidir. Ama buradaki esas konu ziyaretçinin sizin sitenizdeki arasayfa linklerinize tıklaması gerekir veya siteye arama motorundan arasayfa linki ile gelmelidir. Arasayfanın hit çekimi sitenin kalitesini yükseltir. Ayrıca bu arasayfalar özel kelimelerden verilen linkler ile anasayfaya ve birbirlerine ilişkilendirilmelidir.

Bu konu için bakınız en iyi örnek: Wikipedia.org sitesidir.
Sitenin link ilişkilendirmelerini analiz ederseniz sizi doğru yola ulaştıracaktır.

Ziyaretçilere uygulayacağınız arasayfa yönlendirmeleri sitenizin hemen çıkma oranını düşürecek ve Google ziyaretçilerin sitenizden memnun kaldığına inanacaktır.

Hocam anladım teşekkür ederim. Benim kullandığım yegane yöntem de budur. Her makalede mutlaka diğer sayfalara link veriyorum. Teşekkür ediyorum yorumlarınız içn.

Bende size çok teşekkür ediyorum bence çok güzel ve önemli bir konuyu tartışmaya açmışsınız.
İşlerinizde başarılar dilerim.

Amma sıkmışsın hee :)))

Google arama sonuçları için analytics verilerini kullanmıyor.

Kullanmıyor çünkü kolaylıkla manipule edilebilir.

Bounce rate dışında site ile alakalı ölçüm yapılmıyor.

Bounce rate dedikleri de abc harfini aradın, bir sonuca tıkladın, içeriği tatmin etmezse arama sayfasına geri dönersin... bu süreyi ölçüyorlar.. bunu da ölçen arama sayfasından tarayıcıya yüklenen bir cookie dosyası.

yani yeni site açtın, bir kelimede ilk sıradasın... millet tıklıyor sitene giriyor fakat atıyorum 3 sn içinde arama sayfasına geri dönüyor.. bu durumda google ilgili kelimede sitenin sıralamasını düşürüyor. çok da mantıklı... 3 saniyede arama sayfasına geri dönen adam demek ki sitede aradığını bulamadı.

bu yöntemden daha kral bir yöntem olabilir mi... yok sitede ana sayfayı gezeni sevmezmiş de iç sayfaları gezince bayılırmış da hhahahhaha yok daha neler :D

Ek Olarak:


Bu 3 saniye mi daha fazla mı bilemem ama siteye girer girmez çıkanların beğenmediği belli.
Ayrıca Biz burada fazla ince ayrıntılardan bahsediyoruz. Zaten Google'ın seo olayında sayaçlarına bakmasına gelene kadar daha ne işler var. Eğer Google'ın sayçaları seoda o kadar önemli olsa analytic kullanmayanların siteleri Google'da yükselemezdi. Tanıdığım bazı kişiler sitelerinde Analytic sayacı kullanmıyor ama Google içerisinde çok hızlı yükseliyorlar. Biz burada Analytic sayaç metriklerinin çalışma mantıklarını tartışıyoruz. Yani sitenize Analytic kurmazsanız yükselemeyeceğinizi mi sanıyorsunuz? Daha geçen gün bir arkadaşım sadece kopyala-yapıştır yaparak yaptığı sitesiyle hiç seo yapmadan günde 10 K ya ulaştı. Dikkat edin bu sitede hiç özgün içerik yok ve gerçekten hiç dış seo yapılmadı. Yalnızca arkadaşımla birlikte sitenin iç seosunu hazırlayıp bıraktık ve 6 ay sonra şimdi günde 10K organik ziyaretçi çekiyor. Bu sitede hiçbir hileye de başvurmadık. Yani bu google sayaçlarına gelene kadar neler var. Google sayacının bana göre en basit açıklanabilen mantığı şu ki sitene Anatytic eklersen Google siteni daha yakın görür daha yakından takip etme imkanı bulur. Manipule konusuna gelincede biraz yapılabilir ama kesin manipülasyonu kimse yapamaz çünkü Google Log tutuyor. Yani uyduruk hit programlarıyla sözde organik ziyaretçi gönderme konusundan bahsediyorsan bu olay Googleı kandırmıyor. Sayaçları biraz değiştiriyorsun ama logları değiştiremezsin. Senin ima ettiğin bu organik ziyaretçi gönderme olayı sadece basit bir sahtekarlıktır. Bu yüzden bir çok site ya adsenseden banlandı ya da sendboxa düştü. Sen hiç merak etme Google senin sitene gelen ziyaretçilerin gerçek olup olmadıklarını senden daha iyi anlar yani. Sayaçları değiştirmeye çalışmakla hiç bir yere varamazsın. Ayrıca google ın içerde gezinen ziyaretçiyi ve arasayfalardan hit çekimini sevdiğinede eminim. Bütün güç anasayfada olamaz ve bu da sitenin seosunun doğru olmadığını gösterir.

Son olarak, eğer daha fazla sıkmamı istersen haber ver her zaman hazırım.;)

önceki açıklamanı oku, bir de şimdikini oku.. arada öyle tezatlar var ki... cahilce, heyecanlıca, biraz da panik içinde yapılmış saçma anlatımlar. derdim sen değilsin. tanımam etmem. ancak yazdıklarını ciddiye alacak insanların olması fikri beni dehşete düşürüyor.

"google şöyle yapmaz, böyle yapar, öyledir, böyledir..." hayırdır? dayı oğlu google'da mühendis galiba.

cidden bir şeyler öğrenmeyi düşünen genç arkadaşları ilk olarak ingilizce bilgilerini çok iyi seviyelere getirmeye, moz gibi blogları, resmi google youtube kanallarını ve google çalışanlarının açıklamalarını takip etmeye davet ediyorum.

Ek Olarak:

Bence sen mühendislik kelimesini gözünde çok büyütmüşsün. Bir konuda senin üniversiteden mühendislik diploması alman senin o işte gerçek bir uzman olduğunu göstermez dayıoğlu! Ben 1994 yılından beri bilgisayar kullanırım ve ilk internet sitemi 2000 yılında yaptım. Yılllardır bu işin içindeyim. Geçmişte senin gibi bir çok mühendis gelip gidip benden çok şey öğrendi. Ben üniversitede Tarih okurken internet siteleri yapıp google da yükseltiyordum ve o sırada Bilgisayar mühendisliğinde okuyanlar ise Enter tuşunun yerini bulmaya çalışıyorlardı. Hayatında bir defa bilgisayar tuşuna basmamış adamlar matematik ve fen dersilerinde daha başarılı olunca doğruca bilgisayar mühendisliğine gidiyor. Bilgisayar Mühendisliği diplomasını alıyorlar sonrada gelip benim gibilerden bu işin ne olduğunu öğreniyorlar ve başkalarına hava yapıyorlar. Bir konuda birşeyler bilmek için diplomaya sarılma işine sarıl.. Bir işe kim ne kadar kendini verirse ve ne kadar doğru mantıkla ilerlerse o adam daha iyi şeyler yapar. Ben burada herkesi elimden geldiğince doğru yönlendirdiğime inanıyorum. Google sayaçlarının Seo'ya katkısı varsa da çok azdır. Ben buna hiçbir zaman çok fazladır demedim. Sayaçlar bize herşeden önce kitlenin siteye hareket halini ve site içerisinde yaptığı manevraları en ince ayrıntısıyla verir. Bu büyük bir seo olayı değildir ama aklını kullanıp bu verileri doğru analiz edenler bu doğrultuda iyi işler çıkarabilir. Olayın esası budur. Mühendislik meselesini bence fazla ciddiye almamalısın. Bir internet sitesi için yapılacak en iyi seo içerden yapılan doğru sayfa düzenlemesine ve doğru ilişkilendirmelere dayanır. Önceki yazılarımı iyi oku ben en iyi örnek olarak Wikipedia.com sitesini verdim. İstersen sen git buraya dünyanın en büyük bilgisayar mühendisini ve dünyanın en büyük seocusunu getir. Ben bu laftan asla dönmem. Dünyanın en iyi sayfa düzenleme ve iç seo yapısına sahip web sitesi Wikipedia.org'dur.
Söylediklerim bu doğrultutadır. Ziyaretçilerin ve robotların içerde iyi gezinmesini sağlamak için Link ilişkilendimeleri bütün site sayfaları içerisinde yapılmalıdır. Olay budur.

Hadi hayır işler dayıoğlu mühendis bey..

bak gene kesin konuşuyorsun. "azdır, çoktur, şöyledir, böyledir."

daha rahat anlaman, heyecanını azaltman için özlü bir sözden örnek vereyim.

Bilmezlikten gelmek, irfanın; bilgiçlik taslamak, cahilin eseridir. Ahmet Selim

Hasbel kader genç arkadaşlar denk gelir de şu anlamsız atışmaya şahit olursa kendi deneyimlerimden derlediğim naçizane bir şeyler yazayım da katkım olsun.

Arkadaşlar,

Bizim ülkenin "seo" camiasına itibar etmeyiniz. Genellikle "çakallık" üzerine kuruludur. Şuradaki "link satışı" "makale paylaşımı" tarzı ilanlara göz gezdirerek olaya ne denli "bilimsel ve etik" yaklaştıklarını görebilirsiniz.

Bir önceki yazımda da belirttiğim gibi, size bilginin kapılarını aralayacak en iyi araç İngilizce öğrenmenizdir.

İngilizce bildiğinizi farz ederek;

http://backlinko.com/google-ranking-factors

Bilmiyorsanız http://static.googleusercontent.com/media/www.google.com/tr//intl/tr/webmasters/docs/arama-motoru-optimizasyon-baslangic-rehberi.pdf

okumanızı tavsiye ederim.

"Google" deyip de kafanızda hayali, tanrısal, her şeyi bilen bir varlık yaratmayın. İngilizce, İspanyolca ve çeşitli Avrupa dillerinde yapay zeka anlamında hayli ilerlemiş olsa da, Türkçe gibi dillerde henüz "zeka özürlü" çalışmaktadır. Bu da doğal olarak arama sonucu kalitesine yansımaktadır.

"ne yaptıysam olmuyor" diyor, isyan ediyorsanız; bu gibi forumlardan medet umacağınıza, ilk paylaştığım linkleki sıralama faktörlerinin hangilerini tatbik ettiğinizi, rakiplerinizi incelemeniz menfaatinize olacaktır.

Gelelim bu konuyu açan arkadaşa vereceğim yanıta.

Sevgili arkadaşım, bahsettiğin üç faktörün de bence google sıralamalarına bir etkisi yoktur. Olsa idi, rakip sitelere 2şer saniye girer çıkar, sıralamalarını düşürürdük.

(ee ööö google bunu tespit eder diye çığıran olursa digital ocean'da bir imaj oluşturup saatliği 0.007 dolardan yüzlerce vnc'li vps açılabileceğini hatırlatırım.. her birinin farklı ip adresi, farklı lokasyonu olacak) işte bu gibi sebeplerden ötürü google analytics verilerini (bence) kullanmaz.

Bir de Google çalışanlarının Youtube'daki açıklamalarını takip et. Analytics verilerini arama sonuçları için kullanmadıklarını ifade ediyorlar. https://www.youtube.com/user/GoogleWebmasterHelp

Bugüne kadar yaptıkları açıklamalardan çıkardığım sonuç, site ile alakalı süre anlamında ölçümledikleri tek metrik "bounce rate" olabileceği yönünde. Aslında bunu ölçümlemeleri de bana göre yanlış. Hatta bu bile yurtdışında tartışılıyor.

google.com.tr'ye giriyorsun. aradığın kelimeyi yazıp sonuca tıkladığında tarayıcına hangi kelimeyi aradığın, hangi siteye gittiğin ve zaman bilgisi içeren bir cookie yüklüyor.

sen bir sonuca tıkladın baktın sitede reklamlar açıldı veya aradığın bilgi yok ne yaparsın "geri" tuşuna basıp arama ekranına geri dönersin. geri döndüğünde senin cookie'deki bilgiler Google'a geri gidiyor. Google bu sayede "bounce rate" ölçüyor.

Mantık olarak girdiğin bir sitede bir iki dakika geçirmen gerek... fakat bu sistemin çuvalladığı senaryolar da yok değil... örneğin "istanbul kaç yılında fethedildi" bu soru kafana takıldı, hatırlayamadın.. ne yaparsın.. google'da ararsın. ilk sonuca tıkladığında "1453" bilgisini gördüğün anda ya siteyi kaparsın ya da el alışkanlığı geri gelirsin... eee nolacak şimdi?

Ben Google'da çalışsam kesinlikle süre ile alakalı elde ettiğim hiçbir bilginin arama sonuçları için kullanılmasına izin vermezdim. Yukarıdaki 1453 örneği size de mantıklı gelmiyor mu...

Google, Analytics'i siz sitenizi, ziyaretçi alışkanlıklarını ölçümleyin, satışlarınızı arttırın diye hizmetinize sunuyor. Ancak ülkemizde büyük ticaret siteleri haricinde yalnızca seo amaçlı kullanılıyor.

Ek Olarak:

Bak şimdi bana cahil diyen cahil mühendis. Bence sen cahillerin bayrak sallıyanısın…
İngilizceden bahsedip duruyorsun ama zaten türkiyedeki bütün web masterların ve seocuların bu işi en başta İngilizce kaynaklardan öğrendiğini unutuyorsun. Bu kadar İngilizce herkeste var biraz, hiç merak etme sen. Bence sen sadece çok bilmişlik havasına girmişsin tek olay bu. Bir defa konuşmaya başlama şeklin bile cehaletini çok basit ortaya koyuyor. Hiçbir zaman bir forumda bir yazıya cevap verirken hehehe hahaha diye gülerek ve cahil kelimeleri kullanarak başlanmaz. Ben bunu hareketin senin karakter seviyeni ele verdiğine inanıyorum. İnşallah senin gibiler bu piyasada çoğalmazlar.
Şimdi konuya gelelim. Senin gönderdiğin bu Google Rankings olayını zaten webmasterlık veya seoculuk ile ilgilenen neredeyse herkes bilir. Bu olay kaç yıl öncesinden biliniyordu. Yeni bir şey gönderdiğini zannetme. Biz burada kendi görüşlerimizi ve kendi deneyimlerimize dayanarak elde ettiğimiz bazı tüyoları da paylaşıyoruz. Mesela bunu tartışalım. Google Rankings’de ilk sırada domain yaşı, domain uzunluğu, domainin sahip olduğu ilk kelime vesaire gibi örneklere bak. Yani uzun domaine sahip site yükselemeyecek mi? Veya içerisindeki konunun anahtar kelimesi ilk başta kullanılmayan site o kelimede yükselemeyecek mi?
Ben geçmişte bir site açmıştım ismi lazım değil! Sitemin domainindeki harf sayısı 25 idi. Yeni bir domaindi ve anahtar kelime ilk başta değildi. Yani googleın domain isteklerine tamamen zıt! Ama ister inan ister inanma ben bu site ile fazla uzun sürmeden 5 kelimede 1. Sıraya, ayrıca 20 kadar kelimede ise ilk sayfaya yerleştim. Bu nasıl oldu? Hani benim Google’ımın rank istekleri neden bunu engellemedi. Senin gönderdiğin o yazıda keywordslerden bahsediyor ama baksen internete birçok site keywords kurallarını hiç umursamadan yükseliyor!

Yani bunlar ufak şeyler. Sen çok basit açıklamalara takılıyorsun ve gerçek hedefe ulaştıracak tüyoları göremiyorsun. Bunları herkes bilmeli ama bunlar tek olay değildir. İngilizce bilmeyide fazla abartma bence çünkü artık çok kişi İngilizce biliyor. Bilmeyenlerde Google translate veya diğer motorların translatelerini kullanarak bu eksiklerini bir bakıma kapatabiliyor. Bu mantık insanları hataya götürür. Sakın hiç kimse İngiliz seocuları doğru söylüyor türk seocuları sahtekar gibi düşünmesin!!!! Bu iş insanın yapısına göre değişir. İnternetin ve arama motorlarının işleme şeklini anlayan bir insan Ugandalı da olsa fark etmez o işi hakkıyla yapar. Yalnızca İngilizce kaynakların doğru yazdığına inanmak da büyük bir gaflettir. Sonuçta şu unutulmasın seo ile ilgilenen herkes zaten bu kaynakları az çok araştırıyor. İngiliz sitesinin linkini göndermek marifet değil. Biz o rank sıralamasını zaten çok uzun zaman önceden biliyoruz. Ama sen şunu unutuyorsun her insanın kendi becerileri ile bulduğu bazı ipuçları ve tüyolar olur. Herşeyi uzaklarda arama, biraz çevrende ve kendi içindeki güçte de bir şeyler aramalısın. Bence senin bu işte kendine güvenin yok ve İngilizce, bilgisayar mühendisliği gibi şeylere sığınıp başkalarının kaynaklarını kullanıp yer edinmeye çalışıyorsun…
Birde digital oceanda imaj oluşturmaktan ve siteye girçık yapmaktan bahsediyorsun. Böyle şeylere sığınma hiç. O zaman sen git siteni yükseltmek için birkaç sağlam siteden acklink veya backlink al da her şey bitsin! Ne sayaçlara bak ne de Google’ın rank sıralamasını umursa!

Senin sorunun hep İngilizce kaynakta ne yazıyorsa onu takip etmek. Bence biraz yaratıcı olmayı düşünüp kendi internet tüyolarını bulmaya çalışırsan bir yerlere gelebilirsin…

Bu ara şunu da söyleyeyim, Eğer iç ve dış seo için tüyo istersen bana özelden mesaj at, sana yardım edicem! Üstelik para da almayacağım!