EranKucuk
Ülkemiz kritik lokasyonu gereğince savunmaya sürekli olarak önem vermesi gereken bir konumda. Çağlar boyu bu coğrafyada kurulan her devlet gibi ordu hem önemli bir gider kalemi, hem de mecburi bir ihtiyaç. Dolayısıyla savunma sanayi üzerine konuşmak, bu coğrafyada eli kalem tutan bir editör için gerçekten kaçınılmaz olabiliyor. Bu yazıda elbette ülkemizden de yola çıkalım ancak daha küresel bir çerçeveyi ele almaya çalışalım olur mu?
Burada özellikle son yıllarda yapılan atılımlar nedeniyle İHA ve SİHA çok duyduğumuz kısaltmalar halini aldı. Bu nedenle de zaten alan sadece teknolojik yatırımlara açık bir yapıdaymış gibi gelebilir kulağınıza. Ancak savunma sanayi, ancak geçtiğimiz yüzyılın son çeyreği itibariyle daha bu dönüşüme büyük oranda başlamış durumda. Hatta bu işin dijital dönüşümünü ancak yeni milenyumla ele alsak, çok da bir şey kaybetmiş olmayacağız. Geçmiş yıllarda bıçak ya da iyimser konuşmamız gerekirse tabanca üretmek dahi savunma sanayinin önemli paylarındanken bu yirmi yıllık süreçte iş oldukça değişti. Bugün bambaşka şeylerden konuşuyoruz.
Hakikatten Bugün Nelerden Konuşuyoruz?
Tüfek ve tabanca teknolojileri, zırhlı yapılar elbette bugün de savunma sanayi pastasında çok büyük yerlere sahipler. Bununla beraber yine pek tabii patlayıcı materyaller de, uçak ve helikopterler de ve tanklar da bu sanayi için elzem kalemler arasında. Ancak teknolojinin önemi arttıkça farklı konular ve başlıklar da hayatlarımızdaki yerini alıyor.
İnsansız hava araçlarının gözlem yöntemi olarak kullanılmaya başlamasından kısa bir süre sonra bu araçların daha gelişmiş ve silahlandırılmış halleri de hayatlarımıza girdi. Artık yalnızca gözlem yapmakla kalmayan bu hava araçları, teşhis ettikleri tehditlere anında müdahale de edebiliyorlar. Diğer bir yandan bu insansız yöntemlerin en büyük avantajı da zayiatı önlüyor olmaları. Dünyanın gelişmiş ülkelerinde daha az kapıya acı haber gidiyorsa caydırıcı bu yöntemin etkisinden bahsedebiliriz. Ha, ‘drone’ bu işin son noktası da olmadı tabii. Karada ve suda da bu teknolojiye benzer teknolojiler her ne kadar daha az konuşuluyor olsa da geliştiriliyor.
Ayrıca yapay zekâ demeden bu konuyu kapatmak mümkün değil o yüzden son olarak ondan da konuşalım olur mu? Dijital dünyanın nimetleriyle savunma teknolojilerine verebileceği en büyük destekler elbette yapay zekâ alanında yer alıyor. Bugün füze savunma sistemleri gibi oldukça kritik yapıların hazırlanmasında yazılım neredeyse en önemli konu başlığı diyebiliriz. Yaşanabilen herhangi bir saldırıda, gerek sivil gerekse askeri zayiatı minimal tutmak için hayati öneme sahip olan füze savunma sistemlerinde, sistem çalışmaya başladığı an itibariyle yapılan ataklar teşhis ediliyor ve algoritma yardımıyla henüz gökyüzündeki bombaların infilak ettirilmesi sağlanıyor.
Yani bu konuştuklarımız gerçekten de askerler için bir silahtan çok daha kıymetli şeyler ve önümüzdeki yıllarda da önemlerini hız kesmeden arttıracaklar gibi duruyor. Dijital dönüşüm bu sektörde tamamlandığında dünya bir daha eski haline hiç dönemeyebilir.
Öngörülerinizi, yorumlarınızı ve görüşlerinizi bizimle paylaşmak isterseniz bundan çok mutlu olacağımızı söyleyelim efendim. Sağlıcakla kalın.
