Being
Hollywood yapımları bizi içten içe gerdi. Farkında mısınız, izlediğimiz filmler veya okuduğumuz kitapların hepsi bilinen gizemden ibaret. Ortada hep sorunlar ve başarıya ulaşmaya çalışan insanlar var. Başarı istiyoruz. Buna ulaşmak için insanların, şirketlerin, girişimlerin başarı öyküsüne tanıklık etmek istiyoruz. Başarısızlık öyküleriyse hiç mi hiç ilgimizi çekmiyor. Hem neden çeksin ki?
Filmin sonunda zengin olacağını veya başarılı olacağını bildiğimiz bir adam var. Baştan sona tüm kalbimizle o adamın zengin olmasını istiyoruz. Film bitiyor ve adam muradına ererken biz kaldığımız yerden hayata devam ediyoruz. Bütün ömrümüzü bu şekilde geçiremeyeceğimizi fark eden bi saz arkadaşı ekini harika bir işe imza atarak; Startup Graveyard’ı kurmuş.
Startup Graveyard bizi Hollywood etkisinden kurtarmak için tasarlanan ve popüler olan olmayan birçok girişimin başarısızlık hikayesine değinmek için kurulan bombastik bir girişim. Bazen başarısızlık öyküleri, başarının kendisini fitilleyebilir. Henüz proje yeni alevlendiği için içerisinde çok fazla tabut yok. Yalnız Footer’daki alıntıya bakacak olursak daha çok tabuta ulaşmak için her gün toprağı kazacaklarının sözünü vermişler.
Eğer çatara patara İngilizceniz varsa ve başarılı olan girişimler kadar başarısız olanlarla da ilgileniyorsanız bu yeni projeye bi göz atsanız hiç fena olmaz. İlerde bu site tam bir mezarlık olursa eminim ki, bir proje geliştiren Webmasterlara da hatalarından ders çıkartmak adına çok şey öğretebilirler.
Tamamen ölü projelerle dolup taşan girişim mezarlığına gitmek için hemen şuraya tıklayabilirsiniz.
