Bir işin oluş sürecinin tamamını kapsayan algoritma kavramıyla çoğunlukla giriş seviye yazılım ve programla derslerinde tanışıyoruz. Dolayısıyla da bu tanışıklığımız aklımızda hep bu alanlarla girintili kalıyor. Ancak söylemekte fayda var, algoritmalar hayatımızda sadece bu alanlarda yer almıyor. Aslında oldukça kullanışlılar ve sık sık karşımıza çıkıyorlar diyebiliriz.
Bu yazımızda işlediğimiz ‘algoritma’ konusunun, şimdiden tahmin edebilirsiniz ki hayatımızın her alanında kullanışlı olduğunu falan söyleyeceğiz. Bu özet bilgi, devamını merak etmiyorsanız sizin için yeterli olabilir. Bu söylemimizle birlikte konuya biraz farklı bakınca görebiliyoruz ki aynı zamanda hayatın her alanında programlamadan faydalanılıyor da denilebilinir. Ülke yönetirken de bu böyle, hayatımızla ilgili küçük kararlar verirken de. Dolayısıyla biz algoritmadan konuşurken programlamadan ayırıyoruz, ancak siz zihninizde düşünürken programlama ve yazılımı da beraberinde getirebilirsiniz efendim. Şimdi gelin dilerseniz alt başlıklar halinde fikirlerimizi aktaralım.
Algoritmalar Ne İşe Yarar?
Yazının girişinde çok yüzeysel bir cümleyle değindik ancak açmakta fayda var. İyi bir algoritma ortaya koyulan bir işin hatasız ve verimli olmasını sağlar. Bununla birlikte zamandan, enerjiden ve maddiyattan tasarruf etme şansını da getirir. Tüm bu süreç de algoritmanın, başarının anahtarlarından birisi olmasını sağlar. Öncelikle gelin bu sürece yazılım dünyasından, sizlerin de yakından tanıdığı bir örnek verelim.
Google, ilk yıllarından itibaren daha başarılı ve verimli algoritmalarla sıralamalarını oluşturmaya çalıştı. Başlangıçtaki ‘ilkel’ algoritmalarında aradığımız doğru adrese tıklamamız için ilk birkaç sayfa sıralamayı teker teker ziyaret etmemiz gerekebiliyordu, ancak verim arttıkça aradıklarımızı daha kolay bulabilmeye başladık. En iyi sonuç listelemesine de bu başarılı algoritmalarla ilerlediği için, başka bir arama motorundansa hep Google’ı kullandık ve kullanım sıklığı artan şirket dünyanın en başarılı birkaç şirketinden birisi haline geldi. Fakat başlıkta da belirttiğimiz gibi, algoritmaların yuvası yazılım dünyası gibi görünse de her yerde uyguluyoruz.
Bir algoritma “şu şöyleyse, şöyle olsun” listesidir en nihayetinde. Çok basit ve yüzeysel bir yaklaşım olsa da bu tip yaklaşımlardan binlercesi bir araya gelerek programları oluşturur. Başarılı algoritmaların kendilerini gösterebilmelerinin de sebebi tam olarak bu. Yaklaşım çeşitliliği için alanımız oldukça geniş.
Rusya ve Ukrayna Savaşı Bilişim Sektörünü Nasıl Etkiledi?
Savaşlar, insanlık tarihinin en çok zarar gördüğü eylemler olmuşlardır. Sivil halkın çektiği acılar çağlar boyu unutulması güç anları beraberinde getirmiştir. Bugün böyle bir savaşa daha ilk elden şahitlik yapıyoruz. Ancak ko...
Gerçek Hayatın Algoritması: Düşünceler
Bir gün içerisinde yapacaklarımızı, olay özelinde yapacaklarımızı düşünmek algoritma kurmaktan neden farklı olsun ki? Evden çıktığımızda yetişebileceksek yürüyebiliriz ya da erken varıp bir kahve içmek için araç kullanabiliriz değil mi? Belki tasarruf etmek için toplu taşımadan faydalanabiliriz ya da giderken birkaç işimizi daha halletmek için yolumuzu şehir merkezinden geçecek şekilde koordine edebiliriz.
Uzun yılları da planlayabiliriz. Okulu bitirince işe girebiliriz ve bir yandan da lisansüstü eğitimimizle akademik bir kariyer üzerine çalışabiliriz. Diğer bir yandan bir süreyi kişisel gelişim ve iş eğitimine ayırarak farklı bir sektörde iş bulabilecek hale gelmeye çalışabiliriz. Ee para mı biriktireceğiz? Yoksa bir an önce aile kurmak için biraz borçlanmaya da okey miyiz? Peki, işini en iyi yapan eleman mı olacağız? Yoksa ekip liderliği yeteneklerimizi ortaya koyarak yönetici seviyesi için mi çalışacağız? İşte tüm bu yolları çizerken oturup düşünüyoruz ya, daha iyi algoritma örneği mi olur? Bu düşünce eyleminde istediğimiz yere bizi ulaştırabilen başarılı algoritmalar kuruyorsak, bunlara uyabiliyorsak da daha mutlu bireyler haline geliyoruz.
Siz hayatınızda sık sık plan yapıyor musunuz? Yaptığınız bu planlar geleceğinizi nasıl etkiledi peki? Yorumlarda görüşelim efenim.