Atma Ziya: Teknoloji Konusunda Arşa Çıkarılan 10 Halk Efsanesi ve İşin Aslı

Çoğumuz gibi ben de teknolojiyle koltuk koltuğa büyüyen neslin bir parçasıyım. Ailem ve etrafımdaki insanların teknolojiyle ilgili karmaşaya düşmeleri halinde Google’dan önce başvurulan kaynak olmaya alıştım. Birileri size teknoloji konusunda yetkili bir abi’ye benziyormuşçasına davranınca ister istemez işin aslını astarını araştırma ihtiyacı duyuyorsunuz. Sürekli bir şeylerin altını eşeleyip olayların gerçek yüzünü gördüğünüzdeyse ülkecek medeniyetlerin değil, teknoloji hurafelerinin beşiği olduğumuzu fark ediyorsunuz.

Teknoloji aslında kompleks bir şey değil. Okuma ve araştırma yeteneğimizin Wikipedi’yle sınırlı kalması, üstüne Wikipedi’nin engellenmesi eşittir halk efsaneleri. Biz bu listede sadece en popüler 10 halk efsanesini açığa kavuşturacağız ancak biliyorumki bunların 40 katı sokakta, berberde, markette alelen her yerde karşınıza çıkacak. İyisi mi hazırlık olmak lazım.

1- Sağ Tık, Yenile Yapmak Windows’u Hızlandırır

Halk efsanesi: Masaüstündeyken sağ tıklayıp yenile yapmak Windows’u tazeler ve bilgisayarınızı hızlandırır. Arkaplan işlemleri daha hızlı gerçekleşir.

İşin aslı: Sağ tık üzerinden ulaştığımız “Yenile” butonunun Windows üzerindeki tek fonksiyonu etkin pencere veya masaüstünde yer alan simgelerin yenileriyle tazelenmesidir. Windows’un eski sürümlerinde bazı gecikme hataları olurdu. Bu hatalar nedeniyle değişiklikler olması gerekenden daha geç ekrana yansırdı. Örneğin Windows 95’de bir klasör simgesinin değişimi gibi… Windows 10’a geldik fakat yenile butonu kullanıcı deneyimini olumsuz etkilememek için hala aynı yerinde duruyor.

İyi de madem yenileme gerçek manada bilgisayarımızı hızlandırmıyor, neden hızlandı hissine kapılıyoruz? Burada devreye RAM ve pagefile ilişkisi giriyor. Hangi işletim sistemini kullanırsanız kullanın. Bir pencereden diğerine geçtiğinizde RAM ile pagefile arasındaki iletişimde değişiklik meydana gelir ve bu süreç SSD kullanmayan kullanıcılar için birkaç saniye sürer. Eğer yenile yapmak yerine bir iki saniye beklerseniz aynı etkiyi zaten göreceksiniz.

Madalyonun diğer yüzüne bakarsak yenile yapmak sistemi yavaşlatır. Yenile yaptığınızda etkin penceredeki tüm simgeler tazelenir. Lakin yapılan tazeleme işlemi CPU kaynağına ihtiyaç duyar. (Eğer görev yöneticisini açıp ardı ardına yenile yaparsanız CPU tüketiminin arttığını görebilirsiniz)

İlginizi Çekebilir!

Dört Gözle Beklediğimiz Nokia 3310’a Dair İlk Sızıntılar Ortaya Çıktı

Nokia’nın efsanevi telefon modeli olan Nokia 3310’un yenilenmiş bir sürümle tekrardan piyasaya sunulacağını geçtiğimiz gün farklı bir blog yazısında sizinle paylaşmıştık. Şimdi sıra sızıntılarda!  Birçok akıllı cihaz ...

2- Atı Koşturan Yemdir, Bilgisayarı Coşturan RAM’dir!

Halk efsanesi: Bilgisayarın RAM belleği daha yüksekse bilgisayar daha hızlıdır. Cigolaytlar önemlidir!

İşin aslı: RAM’in bilgisayarınıza katabileceğin en büyük avantaj süper hızlı geçici bellek depolaması olabilir. Geçici bellek depolamanızın fezatronik seviyelere ulaşması bilgisayarınızı hızlandırmaz. Sadece daha çok program açmanıza ve geçici belleğinizi etkin kullanmanıza yardımcı olur.

İlginizi Çekebilecek İçerik: 1 TB RAM ile Yapabileceğiniz 5 Şey

Eğer 2 GB RAM’li bilgisayarınız varsa ve 3 GB’a denk gelecek kullanım sergiliyorsanız, RAM takviyesi yapmak bilgisayarınızı daha optimal kullanmanıza yardımcı olur. Aksi taktirde veri işlemesi gecikmesine bağlı olarak bilgisayarınızda performans düşüşü yaşayabilirsiniz. Bilgisayarınızda 4 GB RAM kullanıyorsanız ve benzine ne kadar zam gelirse gelsin hep 50 liralık benzin alıyorsanız, o zaman 8 GB RAM sadece kredi kartı ekstrenizi coşturabilir.

RAM belleğinin yanı sıra RAM belleklerinin hızını es geçmeyelim. Birbiriyle bağlantılı ve hızlı işleme kapasitesine sahip olan RAM bellekleri maksimum performans demektir. Makinenin içine RAM adına ne varsa doldurmak RAM devrimi olmaz.

3- Telefon Çok Çekiyorsa İnternet Hızlıdır

Halk efsanesi: Telefonunuzun tam çektiğini gördüğünüzde operatörünüz tarafından sunulan optimum internet hızına ulaşabilirsiniz.

İşin aslı: Telefonunuzun full çekmesi internet hızınızın veya konuşma kalitenizin optimum düzeyde olacağı anlamına gelmez. Dahası internetimizin optimum hızda olması için telefonumuzun full çekmesine bile gerek yoktur.

Telefonlarımızdan gördüğümüz gösterge bize telefonumuzun aldığı sinyal kuvvetini gösterir. Aldığınız sinyalin kuvvetli olması size sinyali sunan kulenin yüksek hızlı internet ve veri sunduğu anlamına gelmez. Tam aksine çok fazla kişi aynı kuleye bağlıysa kapasite aşımı nedeniyle internet ve telefon görüşmelerinde sıkıntı yaşayabilirsiniz. Telefonunuz full çekiyor olsa bile…

4- Telefonu Şarjda Kullanmak Patlamasına Neden Olabilir

Halk efsanesi: Telefonunuzu şarja takılıyken kullanırsanız, telefon patlayabilir. Bekleyin dolsun sonra kullanın.

İşin aslı: Telefonlar el bombası veya C4 değildir. Haliyle patlama eğilimleri yoktur. Özellikle şarj edilme esnasında bir telefonun patlaması mümkün değildir. Telefonların infilak etmesi donanımsal hatalardan meydana gelir, örneğin; Samsung Note 7’de olduğu gibi. Bunun dışında telefonun patlaması şarj ediliş şekliyle alakalıdır. Patlayan telefon efsanesi yanlış şarj aletiyle şarj edilmesi sonucu elde patlayan cihazlar buhranından sonra yayılmıştır. Eğer kullandığınız şarj cihazında bir sorun yoksa telefonunuzu şarjda dilediğiniz gibi kullanabilirsiniz.

Bir ufak bilgi notu: Telefonlar patlamadan önce ısınırlar. Eğer telefonunuz elinizde tutamayacağınız kadar ısınıyorsa bir şeyler ters gidiyor demektir. Bilgisayarların aksine telefonların içinde soğutma fanlarının olmadığını unutmayın. Biraz ara verin ve daha sonra kullanmaya devam edin.

5- Telefonunuzu Yalnızca Üreticinin Şarj Aletiyle Kullanmalısınız

Halk efsanesi: Telefonunuzu daima kendi markasının şarj aletiyle veya üretici tarafından önerilen 3. parti bir üreticinin şarj aletiyle kullanmalısınız. Aksi halde bataryanız zarar görür hatta patlayabilir.

İşin aslı: Üreticinizin sunduğu şarj aletini kullanmak, kötü bir şarj aleti kullanmadığınızdan emin olmanın en kolay yoludur. Fakat bu cihazınızı diğer şarj aletleriyle şarj edemeyeceğiniz veya etmemeniz gerektiği anlamına gelmez.

Halk efsanesinin doğmasının ardında yatan neden muhtemelen elektrik ve elektronikten az çok anlayan abilerdir. Uzak Doğunun eteklerinde üretilen ve ülkemizde satılan bazı şarj cihazları çok sakat aletler olabilir. Bu aletlerin içindeki kullanılan düşük malzemeli kablo ve kaliteler pil ömrünü etkileyebiliyor hatta patlamasına neden olabiliyor. Sahte şarj aletlerinin telefonunuzu şarj ederken cehennem topuna dönüşmesinin nedeni de budur.

İlla üreticinin markasına para bayılmanıza gerek yok ama en azından adı sanı duyulan Belkin, RAVPower veya Anker gibi bilindik markalara (diğerleri de olabilir, önemli olan bilindik olması) yönelmektir.

6- Açık Uygulamaları Kapatmak RAM ve CPU’yu Rahatlatır

Halk efsanesi: Açık olan uygulamaları kapatsanız bile uygulamalar arkaplanda çalışmaya devam edebilirler. Bir görev yardımıcısı kullanarak arkaplandaki işlemleri kapatabilir, cihazınızın RAM ve CPU’sunu rahatlatabilirsiniz. (Yerseniz)

İşin aslı: Evet, bir uygulamayı kapatmanıza rağmen uygulama arkaplanda varlığını devam ettirebilir. Genellikle Facebook ve WhatsApp tarzı uygulamaları buna örnek gösterebiliriz. Fakat bu uygulamaların arkaplanda yer almasının iyi bir nedeni var. Yapıları gereği bu tür uygulamalar durum güncellemeleri, mesajlar ve önemli güncellemeleri kontrol ederler. WhatsApp eğer arkaplan işlemini gerçekleştirmezse gelen yeni mesajlardan haberdar olamaz, sadece uygulamaya girdiğinizde haberdar olabilirsiniz.

İşin aslı, arkaplan işlemini kaptsanız bile bir işe yaramaz. Çünkü bunlar sürekli kendini tekrar eden işlemlerdir. Siz işlemi kapatırsınız, birkaç saniye (veya dakika) sonra işlem tekrardan başlatılır. Sizin kapattığınız arkaplan işlevi sadece işlemi yeniden başlatmaya yardımcı olabilir.

Yok illa ben bu uygulamanın arkaplanda çalışmasını istemiyorum derseniz, işletim sistemi ayarlarından uygulamanın arkaplanda çalışmasını engelleyebilirsiniz. Genellikle güç tasarrufu modu açıkken arkaplan işlevlerinin durdurulduğu ipucu işinize yarayabilir.

7- USB Sürücülerini “Güvenle Kaldır” Demeden Kaldırırsak, Kaldırırlar mı Gülüm?

Halk efsanesi: USB belleğinizde veri bozulmalarının oluşmasını önlemek için önce “Güvenle kaldır” seçeneğine tıklamalı ardından USB’yi fiziksel olarak yuvadan çıkarmalıyız. Aksi taktirde verilerimiz bozulabilir ya da yaptığımız değişiklikler gümbürtüye gidebilir.

İşin aslı: USB sürücüsüne veri yazılmadığı veya sürücüden veri okunmadığı sürece ne zaman kaldırıldığının ya da çıkarıldığının bir önemi yok. Güvenle çıkar seçeneği sadece işletim sistemi tarafında aktif veri transferi olmadığından emin olmanıza yardımcı olur. Böylece tüm işlemin sonlandığından emin olabilirsiniz.

Hayatı riskli yaşamayı sevin veya sevmeyin, yazma ve okuma işlemi bittikten sonra genelde 0.5 saniye maksimum gecikmeyle verilerin işleneceği ileri sürülür. Diskiniz üzerinde değişiklikleri meydana getirdikten sonra 0.5 saniye beklerseniz USB’yi istediğiniz gibi çıkarabilirsiniz.

8- Antivirüs Sizi Tüm Virüslerden Korur

Halk efsanesi: Bilgisayara çakıyorsun lisanslı Antivirüsü baba, sonra kralı gelse bir şey olmuyor.

İşin aslı: Antivirüs tarzı güvenlik yazılımları aktif bir veritabanı üzerinden çalışırlar. Eğer saptadıkları dosya veritabanlarında mimli ise dosyanın virüs olduğunu anlayabilir ve sizi uyarabilirler. Yeni virüslerin antivirüs üreticileri tarafından tanınması ve veritabanına eklenmesi zaman alır. Eğer yeni bir virüs söz konusuysa bilgisayarınız şifayı kapabilir.

Tabii bir de milyonlarca tanımlanamamış bilgisayar virüsünün olması ve her gün yüzlercesinin kabileye dahil olduğu gibi bir gerçek var. Antivirüs kurduktan sonra kurşun geçirmez bilgisayara sahip olduğuna inanmak, en büyük efsanedir. Sisteminizde aktif bir antivirüs olsa bile bazen kendiniz virüsü içeriye buyur edebilirsiniz. Mesela Crack’li antivirüs kullanmak?

9- Geri Dönüşüm Kutusunu Boşaltmak Verileri Siler

Halk efsanesi: Geri Dönüşüm Kutusu’na postaladığınız öğeler, Geri Dönüşüm Kutusu’nu boşaltmanızla birlikte ebediyete yolculuğa çıkarlar.

İşin aslı: Geri Dönüşüm Kutusu’na fırlattığınız ve ardından sildiğiniz dosyalar tamamen silinmezler. Bu malum dosyalar yalnızca işletim sistemi tarafından boş alan olarak işaretlenirler. Sisteme yeni veri girişi yapıldığında, verileriniz silinmiş verilerin üzerine yazılır. Windows veya farklı bir işletim sistemi kullanıyor olmanız fark etmez. Geri Dönüşüm Kutusu’nun olayı budur.

Sildiğiniz verileri kurtarma programları yardımıyla kurtarabilir veya diskinizi kurtarma merkezine göndererek verilerin kurtarılmasını sağlayabilirsiniz. Kazara sildiğiniz veriler için bu harika olabilir fakat malum dosyalarınıza birilerinin gerçekten isterse daima ulaşabileceğini unutmayın derim.

10- Saklı Cennetimiz Gizli Sekme Tüm Verileri Gizli Tutar

Halk efsanesi: Gizli sekme tüm verilerinizi gizli tutar. Üstelik gizli olduğunuz için sizi kimse takip edemez ve ne yaptığınızı anlayamaz.

İşin aslı: Gizli sekme veya gizli mod, sadece yerel verilerinizin tutulmamasına yardımcı olur. Yerel verilerin arasına geçmiş kaydı, çerezler, form girdileri ve önbelleği ekleyebiliriz. Yerel verileriniz haricinde her şey sıradan internet tarayıcısı pencerenizi kullandığınız gibi aynıdır.

IP adresiniz görülebilirdir. İnternet sağlayıcınız konumunuzu görebilir. Dahası okul veya şirket bilgisayarını kullanıyorsanız hala hangi siteleri ziyaret ettiğiniz öğrenilebilir. Bir son kullanıcı için anonim gezinme dostu daima VPN servisleridir. Gizli bahçeniz, saklı mabedinizin sandığınız kadar gizli olmadığını bilin. Ha bir de, gizli mod açtığınızda karşınıza çıkan açıklamayı okuyun ve okutturun. Açılan pencerede bilinmesi gereken detayların tamamı yazıyor.

İtiraf etmek gerekirse #5 benim de uzun süre inandığım ve #9 öğrenmeyi reddettiğim bir gerçekti. Muhakkak aramızda efsaneleri duyan arkadaşlar vardır.

Listede olmayanlar siz ekleyerek, yeni bir liste daha oluşturmamıza yardımcı olabilirsiniz.