Being
Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın veya her başarılı kadının arkasında bir erkek var mıdır bilinmez. Ama Google, Facebook ve Amazon gibi binlerce kişinin çalıştığı şirketlerde profesyonel iş hayatının yanı sıra “gönül işleri” nin yadırganamayacak ölçüde potansiyeli olduğu büyük bir gerçek.
İnsanların gündelik rutinlerinin yarısını (ve bazen yarısından fazlasını) geçirdiği ortamlarda her zaman dünyayı alt üst edecek fikirler üretilmiyor. Bazen çalışanlar arasındaki kıvılcımlar bir aşka ve gönül köprüsüne dönüşüyor. Bu kadar çok çalışanı olan şirketlerin de kendince bu mekanizmayı kontrolü altına alması gerekiyor.
Bir Entrepreneur editörü, büyük şirketlerde gönül işlerinin nasıl yürüdüğünü merak ederek önce Twitter’dan “Hiç iş arkadaşlarınızla çıktınız mı?” diye bir anket oluşturmuş. %39’luk evet yanıtından sonra editör; Facebook, Amazon ve Google’ın sözcüleriyle irtibata geçerek dev şirketlerde gönül işlerinin nasıl ilerlediği sorusunu sormuş. İşte şirketlerin, şirket içindeki çalışanların birbiriyle yaşadıkları ilişkiler için cevapları.
Şirket içindeki ilişkiler konusunda tutucu bir tavır sergileyen Google’da gönül işleri düşündüğünüz kadar kolay işlemiyor. Şirket, çalışanların birbiri üzerinde ilişkiler yoluyla üstünlük kurulmasına pek hoş gözle bakmıyor ve genelde gönül işleri yönetime rapor edilmekle sonuçlanıyormuş.
Eğer taraflar ısrarla ilişkilerini yaşamak istiyor ve gönüllerine yenik düşüyorsa ne olacak? O zaman Google’ın çözümü çalışan kişilerden birinin pozisyonunu değiştirmekle sonuçlanıyormuş. Google gibi bir şirkette çalıştığınızda pozisyon değişikliği kariyeriniz için önemli bir bariyer olabileceğinden, bu stratejinin önemli bir engelleyici olduğunu kabul edebiliriz.
Google çalışanların kendi aralarındaki ilişkiler konusunda pek katı değil ancak yöneticilerle çalışanlar arasındaki ilişkiler söz konusu olduğunda katı bir tavır sergileyebiliyor. Google yönetici pozisyonundaki çalışanlarının tamamını bu konu hakkında düzenli olarak eğiteme tabii tutuyormuş. Hatta 2013 yılında Google politikalarını değiştirerek, yöneticilerin ofis içi ilişkilerini engelleyen politikalara sahip olmuş.
Anlayacağınız Google’ın politikaları Webmaster’ları olduğu kadar gönülleri de yıpratarak çalışanlarına: “Olmaz öyle şey, siz kardeşsiniz!” diyor.
Telegram Neden Öne Çıktı?
Günümüzün en popüler uygulamalarından birisi Telegram. Mesajlaşma konusundaysa WhatsApp’dan sonra en yaygın kullanılan araç olduğu ortada. Peki, bu uygulamayı öne çıkaran neydi? Kullanıcıyı doğrudan etkileyen, daha güvenilir ...
Amazon
Amazon’un sözcüsünün ifadelerine göre; Amazon’un şirket çalışanlar arasındaki ilişkilerini sınırlayan bir tutuculuğu veya politikaları bulunmuyor. Elbette bu şartsızlık durumu sadece çalışanların ilişkilerinden dolayı anlaşmazlık, çekişme ve kavga yaşamaması durumunda geçerli oluyor.
Yöneticilerin bir çalışanla ilişkisi olması durumundaysa ayrımcılığın önüne geçme tedbiri olarak, yöneticinin bu durumu şirkete bildirmesi gerekiyormuş. Amazon sözcüsü, gönül işleri açısından başarılı olduklarını hatta şirket çalışanların bazılarının evlenip, mutlu bir beraberliğe adım attıklarını belirtiyor.
Kısacası Amazon: “Sevene boynumuz kıldan ince!” diyerek konuyu kapatıyor.
Facebook’da büyük oranda Amazon’un yolundan ilerliyor. Şirketin ofis içi kültürünü sağlamaya yardımcı olan “Managing A Respectful Workplace” adında özel bir eğitimleri var. Bu eğitimlerinde bir nevi şirket çalışanlarına birbiriyle nasıl randevulaşacağını da öğretiyorlar.
Şöyle ki, eğer birine çıkma teklifinde bulunduğunuzda cevap olarak “Meşgulüm.” veya “Bu akşam olmaz.” gibi bir cevap alıyorsanız, aynı kişiye bir daha şirkette yeraldığınız süre boyunca çıkma teklifinde bulunamıyorsunuz. Tabii bunun aksi mümkün. Yani çıkma teklifi ettiğiniz kişi birgün size bir teklifle gelebilir.
Facebook’un formülü sayesinde hem şirket içindeki ilişkiler tamamen gönüllülük esasına dayanıyor hem de teklif yapan kişiyi boş bahanelerle başınızdan savmak yerine, ona gizli kapalı şekilde “Seninle çıkmak istemiyorum ve bir daha bunu bana soramazsın.” demiş oluyor. Diğer çalışan da bunu anlıyor ve duyguları yıpranmadan bu diyardan demir alıyor.
Facebook’da ilişki yaşamak için tek bir cevaba ihtiyacınız var; “Evet” veya “Meşgulüm.” İki cevap her şeyi ortaya koyuyor.
Son Söz
Sonuç olarak Google ilişkiler konusunda tutucu bir tavır sergilerken, Amazon insanları kendi haline bırakmayı, Facebook ise makul bir eğitimle ilişkilerin başlangıcına yön vermeyi tercih ediyor.
Şirketlerin gönül işlerindeki politikaları hakkında (özellikle Google’ınki) sizler ne düşünüyorsunuz?
