- #1. Çevirmeli Ağ Sesi (Dial-up)
- #2. Mail Almak & Mail Göndermek
- #3. mIRC ve Kanallar
- #4. Aşk 3 Harflidir; MSN
- #5. İnternet Fan & Topluluk Forumları
- #6. Kotalı İnternet
- #7. LimeWire, BearShare ve Nice P2P Yazılımı
- #8. Amacı olan Alan Adları
- #9. Web Portalları
- #10. RapidShare ve Çin İşkencesi Captcha
- #Bonus: WM Aracı
Eğer internet ve bilgisayar devrimini 90’lı yıllardan itibaren yaşama şansına erişmiş sayılı kişiden biriyseniz dikkat, çünkü bu listemiz ileri seviyede hatıralara gömülme rahatsızlığına neden olup, işinizi gücünüzü savsaklamanıza neden olabilir.
2017 Yılına girmemizle birlikte internetin belki en keyifli olduğunu düşündüğümüz zamanlarından bir sene daha uzaklaşıyoruz. Peki, bizimle birlikte internet de yeni bir yıla giriş yaparken ardımızda çok çok eskilerde neler bıraktığımıza şöyle bir dönüp göz atmak istemez misiniz? Bizce istersiniz.
#1. Çevirmeli Ağ Sesi (Dial-up)
Henüz ADSL’in adının sanının bilinmediği o puslu zamanlarda çevirmeli bağlantı dediğimiz bağlantı şekli vardı. Bu bağlantıyı tipinde internete bağlanmak için bilgisayarımız ile telefon hattımızı kullanmamız gerekiyordu. İlk bağlantı aşamasında ana merkezle irtibata geçen bilgisayarımızın hoparlörlerinden çevirmeli ve oldukça tuhaf bir telefon sesi duyuluyordu. Bu sese Çevirmeli Ağ Sesi deniliyordu.
En sondaki o cızırtı bir hışırtıya döndüğü anda internete bağlandığınızı anlıyor ve içinizde uçuşan kelebekleri saymaya başlıyordunuz. O zamanlara yetişememiş ve vapuru kaçırmış olanlar için kendisi şöyle bir bağlantı sesiydi.
Kısaltılmış URL’leri Açmadan Gerçek URL’yi Görme Sanatı
Onlarla sosyal platformlarda, forumlarda, maillerinizi kontrol ederken veya alenen herhangi bir sayfada göz göze gelebilirsiniz. Kısaltılmış URL’ler artık internetin vazgeçilmez yaramaz çocukları… Birçoğumuz linke tıklamadan önce ta...
#2. Mail Almak & Mail Göndermek
Daha doğrusu elektronik posta almak ve elektronik posta göndermek… Bunu sanki şimdi de yapmıyoruz muyuz demeyin. İnternete bağlanmanın büyük bir çaba gerektirdiği dönemlerden bahsediyoruz. Şimdi de mail atıyoruz ama o zamanlar elektronik posta gönderip almanın tadı bir başkaydı. Tabii bir de “Ben bunu gönderdim ama bu posta ya gitmediyse!” diye yaşadığımız e-posta tedirginliğimiz vardı ki bunun dayanılmaz hafifliğini sadece yaşayan bilir.
#3. mIRC ve Kanallar
Eğer bilgisayar dünyasının en popüler sohbet kanalı olan mIRC’yi kaçırdıysanız büyük geçmişler olsun, çünkü o günlerin tekrarını bugün yaşamanız asla mümkün değil. mIRC insanların birbiriyle sohbet etmek için kullandığı bir çeşit sohbet programıydı. “İnternette çetleşmek” ve “Yia bu internette çok garı gız dolanıyor” repliklerinin asıl mimarı ve sorumlusu mIRC’dir.
mIRC’den alınan zevki çifte katlamak için bir de Arzu, Alev gibi isimlerle sohbete katılan erkekler oluyordu ama bir anda yüzlerce “slm, nbr gzlm” tarzı mesajlar yağıp program kitlendiği için sanırım bu mesajlara pek cevap verecek fırsatları olmuyordu.
#4. Aşk 3 Harflidir; MSN
MSN, vakti zamanın en popüler internet trendi ve anlık mesajlaşma programıydı. O zamanlar Webmasterlar, Hosting firmaları ve hatta ajanslar bile kendine ait MSN adresleri üzerinden müşterileriyle görüşmeler gerçekleştiriyordu. MSN basite alınacak konu değil o bir aşktır. Tabii MSN’i kullanmak için sadece bilgisayarınızın sistem gereksinimlerinin uyması yeterli değildi. Aynı zamanda;
- Sizi cool gösterecek bir MSN anlık durumu örn; “Yol biter dert bitmez”
- Ne dinlediğinizi gösteren eklenti “Dinliyor; Cash Flow - Hayata Küstüm”
- Kendi mail hesabınızı kendi MSN listenize eklemek.
- Bazı harfler için renkli görsel animasyonlar kullanmak
- Size cevap vermeyenleri titreşim yağmuruna tutmak
- İnternetten “Kız MSN Adresleri” anahtar kelimesine bi göz atıp çıkmak
gibi mental hazırlıklarınızın da olması şarttı. Hayır yani, bunları yapmadıysanız MSN kullanmış sayılmazsınız, sakın ben MSN kullandım demeyin. Olmaz öyle şey!
#5. İnternet Fan & Topluluk Forumları
WM Aracı aslında bu maddenin yaşayan efsane ve nostaljilerinden biri. Eskiden millet Facebook’a ve benzeri servislere saramayacağı için mutlaka kendi ilgi alanıyla ilgili bir veya birden fazla foruma üye olur, yer imlerine ekler ve internet başına geçtiği anda bu forumlarda takılırdı.
Bunların da büyük çoğunluğu genelde ünlü kişilerin Fun Club’ı olmasıyla ünlenmiş forumlardı. O zamanlar ha kaliteli bir forumda moderatör arkadaşın olmuş, ha kaymakam akraban olmuş aynı şeydi. Bir de mesaj sayısı ile elde edilen rütbeler vardı ki, nice insan post kasacağım daha çok mesaj yazıp rütbemi arttıracağım zıplatacağım diye deli oldu bitti gitti.
#6. Kotalı İnternet
Kotalı internetler ölmedi! Onlar hala çeşitli vücutlarla aramızda dolaşıyorlar ama ADSL’in (İlk okunuşuyla Eyç-diyey-sel) ülkemizde ilk geldiğinde internet tarifilerin neredeyse tümü kotaya tabiydi ve internet sağlayıcıları bu işin kaymağını güzelce yediler.
O zamanlar internet dünyası belki şimdi olduğu gibi değildi tamam da 3 GB kota bir ay demek ne demek Allah aşkına? Sadece MSN’de vakit geçirerek bile kota bitiren adamlar vardı. Onlara da buradan selam olsun!
#7. LimeWire, BearShare ve Nice P2P Yazılımı
Müziklere erişmek şimdi olduğu kadar kolay değildi ve aslında hiçte kolay olmamıştı. Orijinal albümlerin fiyatları çok yüksek olduğu için ADSL’in ülkede yaygınlaşmasıyla birlikte genç nesil korsan içerik denilen şeyle tanışmanın ilk adımlarını atıp P2P yazılımlarıyla her türlü müzik, video ve dosya paylaşmanın dibine vurmuştu. Yalnız tabii aman dikkat kota dolmasın en nihayetinde tüm ailenizle ilişkiniz 3 GB’a bağlı. O 3 GB dolduğu anda evde fatura savaşları başlardı.
#8. Amacı olan Alan Adları
Okullarda eklenen bilgisayar derslerinde alan adlarının her birinin anlamı ve hangisi için hangi alan adının seçilmesi gerektiği öğretiliyordu. Hatta benim sınav sorularım alan adlarıyla ilgili çoktan seçmeliydi, ne kadar Webmasterım artık siz düşünün. Şimdilerde tabii alan adları artık alan alana mantığıyla işliyor. Çoğu nadiren kullanılması gerektiği şekilde kullanılıyor ve genelde .com uzantısı olmak üzere sonradan diğer uzantılar şeklinde tercih etme şeklinin sistematiği değişmiş durumda.
#9. Web Portalları
Türkiye’de ilk internet döneminin asıl krallarının bloglar olduğu size söylenirse sakın inanmayın. Çünkü internetin ilk kralları forumlar ve içerisinde her telden içerik bulabileceğiniz, birinin elinde ne varsa tümüyle yükleyerek içerik deposu haline getirdiği web portallarıydı. Web portalları genellikle derme çatma ASP ve PHP scriptlerden oluşurdu.
Elbette bu sitelerin büyük kısmı alan adlarını satın alsalar da hostinglerini ücretsiz sağlayıcılardan temin ederdi. O zamanlar bir de reklamlı hosting paketleri vardı. Yayıncı farkında bile olmadan kendi içerikleriyle Hosting firmasına para kazandırırdı ama olsundu, mutluydu o Webmasterlar.
#10. RapidShare ve Çin İşkencesi Captcha
RapidShare sadece bir upload servisi değildi, Rapidshare her şeydi! Bir tarihçi için Vatikan kütüphanesi ne demekse, bir bilgisayar ve internet meraklısı için RapidShare da oydu. Kim ne kadar dosyası varsa buraya upload eder neyin indirme linki paylaşılacaksa RapidShare servisinde olurdu. O zamanlar bir RapidShare premium hesabı sahibi olduğunuzda kendinizi kutsal güçler tarafından kutsanmış bile hissedebilirdiniz.
Rapidshare’ın bir de her yıl geçtikçe daha da zor hale gelen Captcha doğrulamaları vardı, bu nostaljinin galiba en kötü tarafı o Captcha kodlarıydı. Bazen 20 defa ardı ardına Captcha kodunu girerdiniz ve bu kodların bilerek mi bu kadar zor yapıldığını düşünmeye başlardınız. İşin büyüsü artık bozulduğuna göre; evet, RapidShare sırf Premium hesap satabilmek için bize her seferinde bu çin işkencesini çektiriyordu. Edilen beddualar yerine gitmiş olmalı ki Rapidshare kökten kapandı.
#Bonus: WM Aracı
2017 ile birlikte WM Aracı’da sektördeki bir yılını daha geride bırakmış olacak. WM Aracı ilk kurulduğunda Webmasterların analiz işlemlerini gerçekleştirebildikleri ve çeşitli sorgulamalar yapabildiği, içi tümüyle Webmaster araçları dolu bir internet sitesiydi!