wmaraci reklam

Rakiplerinizin Muhtemelen Sallamadığı veya Bilmediği 9 SEO Taktiği

SEO için bugüne kadar on binlerce farklı tanımlama yapıldı. Kimi SEO’yu ergen kızlara benzetti kimi prenses olarak resmetti. Bu blog yazısında bizse SEO’yu detaylara takılma sanatı olarak yorumlayacağız. Eskiden SEO dediğimiz şey yılda bir büyük güncellemeler geçirirken artık güncellemeler anlık olarak yapılıyor ve bu durum nazlı arama motorlarının bir gününün diğerine denk düşmemesine neden oluyor.

Dün yaptığınız optimizasyon çalışmasıyla başını döndürdüğünüz o edalı arama motoru ertesi gün olunca “Olmaz başım ağrıyor” diyor ve yaptığınız çalışmaların yeterli olmadığını söylüyor. Eğer her gün değişme ihtimali olan bir şeyden söz ediyorsak bazen genel hatlardan ziyade detaylara takılmak daha önemli olabilir.

İşin güzel tarafı nedir biliyor musunuz? Toplum olarak bizler genelde detaylara takılmayı sevmiyor ve kabataslak tarafıyla işimizi halletmeye çalışıyoruz. Bu da detaylara takılmayan rakipler karşısında avantaj elde etme üstünlüğünü bize sunuyor. 

Dilerseniz çok fazla uzatıp, blog yazısını roman haline getirmeden hemen detaylara geçelim;

#1. LSI Nedir? Neden Kullanılır? (Eller Yukarı LSI!)

LSI; en basit tanımıyla forumlarda bangır bangır satılan ancak aslında her 10 makele yazarının 9’undan haberinin olmadığı ve muhtemelen ABD Özel Kuvvetleri’nin kısaltması sandığı Latent Semantic Indexing yani “Gizli Anlamsal Indexleme” olarak en lisan-ı münasip şekilde yarı Türkçeye çevirebileceğimiz SEO tekniğidir. 

Evet, aslında LSI dediğimiz şey asıl ve gerçek SEO uyumlu makale olarak da adlandırabileceğimiz yöntemin bel kemiği oluyor. Eğer Facebook hakkında bir makale yazıyorsanız bu içeriğin gizli anahtar kelimesi yani LSI’ı “sosyal ağ” oluyor çünkü bunlar anlamsal olarak birbiriyle ilişkili veya eş anlamlısına oldukça yakın kelimeler.

Bu anahtar kelimeler doğrudan SERP sayfasında görünmüyor ama dolaylı yoldan orada olduklarını inkar edemeyiz. Yani, Google aslında bir şekilde anlamsal ilişkilendirme yaparak “Aaa bak bu varmış, e o zaman neden bu da olmasın ki?” diyor. 

Kavramsal terimlerle anlatmaktan ziyade basit bir örnekle göstermemiz sanırım daha iyi olacaktır;

İçeriğimiz “Harddisk Kutusu Nedir” olsun. İçeriğin içerisinde 40 kere “Harddisk kutusu” kavramının yer alması bu içeriği SEO uyumlu yapmaz. 

Anlamsal kavramanın yapılabilmesi için Harddisk kutusuyla ilgili diğer terimlerin de yazı içerisinde kullanılması gerekir. Örneğin SATA, IDE, HDD, SDD, 2.5” ve 3.5” gibi kavramların yazı içerisinde kullanılması bu içeriğin gerçek SEO uyumlu içerik olduğu anlamına gelir. 

LSI yönetimi kullanılarak hazırlanan içeriklerin bir diğer avantajıysa çok fazla sorguda başarılı olabilmesidir. Anlamsal olarak birbiriyle ilişkili olduğu için “Harddisk Kutusu Sata” veya “Harddisk Kutusu IDE” şeklinde varyasyonlarda da arama yapıldığında içeriğiniz keni çapında en iyi sıralamaya sahip olacaktır.

LSI çok hojdir, onu kullanın.

Microsoft, Kendinin Bile Hatırlamadığı Sosyal Ağını Kapatıyor
İlginizi Çekebilir!

Microsoft, Kendinin Bile Hatırlamadığı Sosyal Ağını Kapatıyor

2011’in son demlerinde Microsoft büyük bir heyecanla “Bunlar yaptıysa ben de yaparım” diye yerinden sıçramış, bir çırpıda So.cl adını verdiğini sosyal ağ sitesini inşa etmişti. Bırakın sizi, muhtemelen artık Microsoft’un b...

#2. Mobil Uygulama Edinin

Bildiğiniz gibi artık mobil uygulamalar hiç aklınıza hayalinize gelmeyen anahtar kelimelerde bile damdan düşmüş gibi SERP sayfasına düşüyor. Bunun nedeni uygulamanın kendisinden ziyade App Store ve Google Play’in ezici üstünlüğü. Eğer anahtar kelimenizle de ilişkili bir mobil uygulama edinip, bunu uygulama mağazalarında yayınlarsanız doğal yollarla SEO’nuzu destekleyebilir ve farklı avantajlar elde edebilirsiniz.

Elbette bu adım  baya ve en derin detaylardan biri, yine de aklınızda bulunsun dedim. Bir de eğer bu strateji size mantıklı geliyorsa bu işin göründüğü kadar kolay olmadığını hatırlatayım. Uygulama işinin altından kalkabilmek için iyi bir bütçenizin ve kaliteli bir mobil uygulamanızın olması gerekiyor. Yine de sitenizin adıyla ilişkili ve anahtar kelimenizle ilişkili bir uygulamanın uygulama mağazaları üzerinde yer alması size beklediğinizden çok daha iyi bir derecelendirme sunabilir, fena mı?

#3. 404 ve Tarama Hataları Masum Değildir

Google ve diğer tüm arama motorlarının öncelikli amacı; kullanıcıya istediğine en yakın sonuç veren ve en kaliteli içeriği içeren siteyi kaynak göstermektir. Bu cümlenin içerisinde sizin de gördüğünüz gibi “bulunamayan” kelimesi yok. Eğer arama motorlarına bende şöyle şöyle bir sayfa var dedikten sonra karşısına 404 veya benzeri tarama hatalarıyla çıkıyorsanız, işi ciddiye alma vakti gelmiş ve geçiyor demektir.

Google başta olmak üzere tüm arama motorları hatalardan olabildiğince uzak internet siteleriyle iyi geçinmek isterler. Sitenizdeki her bir 404 hatası dolaylı yollardan SEO puanınızı sarsan bir etmen konumundadır. Sitenizdeki tüm hataları birer birer arayıp, hepsini en aza indirmekse asıl SEO ve detaycılık sanatıdır.

#4. Bir Resim 1000 Kelimeden Etkili Olabilir

Eğer Mona Lisa’nın ressamı Leonardo Da Vinci bugün hayatta olsaydı muhtemelen bu sözü o söylerdi. Da Vinci etraflarda görünmediğine göre bu sözü biz size hatırlatalım. İnternet dünyasının artık çok daha fazla görsele döndüğünü düşünecek olursak eğer bir resim 1000 kelimeden daha etkili olabilir. Kuvvetli etkileri elde etmek içinse görsellerin optimize edilmişi makbuldür.

  • Resim dosyalarının adını “000f6123nfbaksıfncsjenlfnasdk982e0n.png” şeklinde bırakmayın. Görselle daima alakalı bir isim vermeye çalışın.
  • Görsel dosyalarınıza mutlaka bir alt-title belirleyin ama kaş yaparken göz çıkarmayın.
  • Görsel dosyalarınızı mutlaka sıkıştırın ve olabildiğince en düşük boyuta indirgeyin. Bunu yaparken de ziyaretçilere pikselleri saydırıp, insanların gözünü boş yere kanatmayın.

#5. Rakiplerinizle Gerçekten Yarışın!

Rakiplerle yarışma kavramını galiba birileri bize yanlış öğretti. Rakiple yarışmak demek; onun yaptığı her şeyin daha iyisini yapabilmek ve sunduklarının daha fazlasını kullanıcılara sunabilmek demektir. Parayı bastırarak daha fazla link elde etmek her zaman rekabette size istediğiniz avantajı sunmayabilir.

Rakipleriniz kaç tane olursa olsun hepsini analiz edin ve özellikle hit aldıkları içerikleri hedef alın. Bu analizlere ulaşmanız için geliştirilen onlarca araç ve yüzlerce yöntem olduğu için madde altında değinmeyi gerek görmüyorum. Rakiplerinizin anahtar kelimeleri tek başına rakiplerinizin anahtar kelimeleri olmaz, olamaz. Rakiplerinizin anahtar kelimeleri aynı zamanda çoğu zaman sizin de anahtar kelimelerinizdir. Hadi bakalım Rocky, göreyim seni!

#6. Kırık Linkler Düzeltilmeyi Bekleyen Kalpler Gibidir

Bu dünyada arkanızda iki şey bırakmadığınızdan emin olun. Biri kırık kalp ki bu inançlı biriyseniz ilerde başınıza bela olabilir. Bir diğeriyse kırık linkler ki bu da galiba sitenizin geleceği ve SEO değerleri için doğrudan önem arz eden bir kriter.

Kırık linklere sahip internet sitelerini arama motorları “Bu sitede istediğim her yere ulaşamıyorum, demek ki bu site tam ulaşılabilir bir site değil.” şeklinde yorumlamasına neden olacaktır. Kırık linkler için çeşitli araçlar kullanarak hataları bulup giderme işlemini otomatikleştirebilirsiniz. Kırık linkleri düzeltelim ki, Google’ın kalbini kırmayalım.

#7. Çok Kod veya Az Kod İşte Bütün Mesele Bu

“Kodlar çok iyi güzelde fazlası boğuyor be abi!” bunu ben değil ama muhtemelen arama motorları yüzünüze yüzünüze siz anlasanız da anlamasınız da söylüyordur. Sitenizde çok fazla kodun olması bazen sitenizin taranmasını güç hale getirebiliyor. Daha uzun sürede taranan siteler de hızlı site imajına ters düşüyor. 

Eğer kendiniz kod küd işinden anlamıyorsanız o halde bu iş için gerçekten işinin eri birilerini bulabilir ve kodlama yapınızın baştan sona optimize edilmesini sağlayabilirsiniz. Yalnızca kodlamanızın temiz olması değil tüm kriterleriyle sitenizin hızlı açılması konusunun üzerine eğilebilirsiniz. Daha hızlı site demek daha iyi SEO demek.

#8. İnfografikler Çok Hojdir

İnfografik dediğimiz içerikler yıllar ne kadar geçerse geçsin, internet kullanıcılarının en çok dikkatini çekmeyi başaran içeriklerden biri olmayı başarmaya devam edecek. Biliyor musunuz, Kissmetrics sitesi yapmış olduğu infografikler sayesinde 2 milyon kullanıcı ve toplamda 41,142 backlink elde etmeyi başarmış.

Yani, bu adamlar sadece İnfografik içerikler hazırlayarak belkide binlerce dolar harcasalar bile elde edemeyecekleri avantajı kendilerine sağlamış. Hem bir düşünün, kim gerçekten kaliteli ve gerçeği doğrular bilgilerle oluşturulmuş infografiklerden hoşlanmaz ki? Şimdi bu bilgi ışığı doğrultusunda belki infografikler size de çok hoj görünmeye başlayabilir.

#9. Video İçerik Diye Bir Şey Var

Video içerik diye bir şey var ve insanlar bu içerikleri gerçekten çok seviyorlar. Bu sevgiyi sanırım karşılıksız bırakmak istemeyeceksinizdir, öyle değil mi? Eğer alanınız uygunsa mutlaka bir şekilde zaman ayırın ve içeriklerinizin yanı sıra size rakipleriniz karşısında avantaj sağlayacak video içerikler hazırlayın. Hazırladığınız bu video içerikler sayesinde hem SEO avantajı elde edecek, hem marka bilinirliğinizi arttıracak hem de videonun açıklama bölümünden kendi sitenize binlerce doğal trafik sağlayabileceksiniz.

Evet, video işi bazen uğraş isteyen ve can sıkıcı bir iş haline gelebiliyor ancak bu can sıkıcı ve uğraştırıcı işin sitenize katacağı faydaları parayla bile satın alamayacağınız gerçeğini göz önünde bulundurursak, sanırım buna değecektir.

Bu içeriğe tepkini gösterebilirsin! 👍

Bu içerik hakkında daha önce tepki gösterilmemiş. İlk tekpi göstererek yazarlarımıza geri bildirim verebilirsin.

Yorumunuz

    Son Yorumlar

    Site Ayarları
    • Tema Seçeneği
    • Site Sesleri
    • Bildirimler
    • Özel Mesaj Al