EranKucuk
Dünyayı rehin alan virüs salgınının son demlerini yaşıyoruz ve etkileri yavaş yavaş ortadan kalkarken biz insanoğlu da yaralarımızı sarmaya başlayabiliriz. Bu yaraların sarılmasından oldukça iyi etkilenecek belirli alanların öne çıktığını söylemek de hiç zor değil. Gelin böyle bir liste hazırlayalım.
Bu arada iyi alanları saymak gerçekten de daha kolay, çünkü salgın gerçekten de bütün bir dünyayı ha babam tokatladı durdu. Milyonlarca insan ölürken, milyonlarca insan işsiz kaldı ve ekonomik açıdan çok kötü afalladı ve bu kadar süre sorun yaşayan dünyamızın genç ırkı biz insanlar büyük psikolojik sorunlarla da mücadele etmek zorunda kaldık. Rahat bir nefes almaya gerçekten de ihtiyacımız vardı.
Sinema ve Filmcilik Sektörleri
Sinema salonları, salgının ilk kapanan alanları oldular ve en geç düzene giren alanlar da yine onlar oldu. Dolayısıyla işin müşteriyle birebir ilişki kurulan fiziksel alanlarının ne kadar büyük yaralar aldığını söylemek hiç zor değil.
Durumdan tek etkilenen elbette sadece sinema salonları değildi. Prodüksiyonlar çok daha zor imkânlarla kuruldu ve diyelim bir sinema filmi çektiniz. Nerede yayımlayacaksınız ki bu filmi? Gişe başarısı şansınız olmuyor. Dolayısıyla dijital platformlara mecbur kalıyorsunuz. Onlar da herkesle anlaşmıyor ya da istediğiniz ödenekleri size çıkartamıyor. Dolayısıyla oldukça dar bütçeli, küçük ekipli işler görür olmuştuk. Bu da düzelecek elbette.
Unutmayacağız, Unutturmayacağız…
Ölümünün 77. yılında, özlemle ve saygıyla andığımız Mustafa Kemal Atatürk’ü, tarihe kazınmış sözleriyle canladırmak, onu anlatmanın en güzel tarafı. Yaşadığı süreçte, ülkesi, milleti ve insanlık adına yaptıkları,...
Fiziksel Ticaret
Esnaf ciddi ciddi kan ağlıyordu. İşini bi nebze olsun dijital dünyaya taşıyabilen herkes taşıdı ancak çoğunluk büyük zorluklarla mücadele etmek zorunda kaldı. Bu dönemde üzülerek hatırlatıyoruz ki pek çok kepenk indiren küçük esnaf gördük. Maalesef intihar vakalarının da önemli bir oranı ekonomik zorluklar nedeniyle gerçekleşti. Eh bu durumun da yavaş yavaş iyiye gideceğini, fiziksel ticaretin yeniden canlanacağını söylememiz mümkün. En azından toplumsal olarak yaşadığımız paranoya ve anksiyete bozukluğu durumları bir nebze normale dönecektir.
Turizm
Bilinenin ilanı gibi olacak biraz ancak pandemi koşulları devam ederken gerek ekonomik nedenlerle, gerekse sağlık kaygıları nedeniyle turizm de çok yaralandı. Bunu yalnızca yabancı turist olarak da düşünmeyin, yerli turizmi de durma noktasına geldi. Salgının durulması, aşılanmanın dünya genelinde başarıyla sürdürülmesi ve bu macerayı atlatmamız turizmi de oldukça olumlu etkileyecektir. Bu durumun zaten devlet erkânı da oldukça farkında diyebiliriz. Sistem buna uygun bir şekilde sıkılaştırıldı ya da gevşetildi malumunuz.
Eğitim
Ne dershaneler, ne özel okullar, ne yurtlar, ne üniversite bölgesi esnafları bu dönemde rahat bir nefes alabildiler. Pek çok öğrenci kayıtlarını açık öğretime aldırdı, üniversiteler süreç boyunca kapalıydı ve öğrenciler salgının ilk yılı boyunca dışarıya çok nadir adım atabildiler. Bu da eğitim sektörünü, işin maddi yönüyle bitme noktasına getirdi. Bu noktada ülkemizin genç nüfusunun ne denli geride kaldığını ve bunun ülke geleceğini nasıl etkileyeceğini düşünmek bile çok üzücü doğrusu.
Müzik ve Eğlence
Ah, ahh burada söylenecek ne çok şey var. Ancak iyiye gidiş, müzisyenlerimize umarım ki bir umut, neşe ve ilham kaynağı olabilir. Eğlence sektörünün emekçileri bu dönemde neredeyse hiçbir faaliyette bulunamadılar. Süreç boyunca enstrümanlarını satan, borcu gırtlağına dayanan ve intihar eden pek çok kişinin haberini aldık. Doğrusu, bir özür borçluyuz. Bu noktada özellikle salgın döneminde çekilen ‘Sonki3dört’ kanalının prodüksiyonu olan ‘Ben insan değil miyim?’ belgeselini de izlemenizi tavsiye ediyorum aşağıya bırakıyorum. İyi seyirler.
Olumlu etkilenecek başka alanlar da aklınıza geliyor mu? Bu alan ve sektörlerle ilgili görüşlerinizi yorumlarda bizimle paylaşabilir misiniz? Yorumlarda görüşelim.
