Webmaster Olmak Hakkında Süper Mario’dan Alabileceğimiz 6 Ders

“Kitaplar vs Oyunlar” versus’unda her zaman kefenin “kitaplar” tarafı ağır basacak diye kanun hükmünde bir kararname yok. Hayatın her yanı öğretici olabilir. Hatta yeri geldiğinde “Yakından bakma olum! Bozcan gözlerini!” diye, avuç dolusu azar işitmemize neden olan Süper Mario bile öğretici olabilir.

Kimliği belirsiz bir prensesin peşine düşüp olur olmadık yerlerden atlamak, borulardan zıplamak, tuğlalara kafa atmak, kale direğine balıklama atlamak ve benzeri şeyler size ne kazandırdı bilmiyorum. Fakat işin felsefi boyutuyla baktığımızda Süper Mario’dan Webmaster olarak alabileceğimiz hakikatli dersler de var. O zamanın küçüklüğüyle bu dersleri kaçırmış olanlardansanız, işte Süper Mario’dan kariyer, iş ve hayat hakkında alabileceğimiz 6 okkalı ders:

01. Bu dünyada kestirme borular yok

Süper Mario’da, her bölümün sonunda -o zamanlar ne işe yaradığını bilmediğimiz- bazı borular vardı. Bu borular yardımıyla final bölümüne kestirmeden ulaşıp, normalde geçmemiz gereken birkaç ekstra bölümü paydos edebiliyorduk. Süper Mario’nun aksine gerçek dünyada geçmemiz gereken bölümleri halletmeden Level geçebileceğimiz borular yok.

Gerçek dünyadaki tüm işlerde para kazanmak zordur, internette de öyle. Sağlam ödemeler alabileceğiniz ve dış bükey açılı köşeleri dönmek için çalışmak gerekir. “Bu paraya bu işi yapamam aga!” tavrı, Süper Mario’daki hızlı Level atlama borularına benzer. Önceki bölümleri hakkını vererek tamamladığınızdan emin olun. 2 milyon dolara hızlıca ulaşabileceğimiz borunun nerede olduğunu ne yazık ki henüz biz de bulamadık.

• Yeteneklerinizi geliştirin: Mario’nun tüm bölümlerini bitirmek için yetenek ve hızlı olmaya ihtiyacınız vardı. İnternette de aynı şeye ihtiyacınız var. Hayalinizdeki banka hesabıyla uyuşmayan paralara burun kıvırmakta aceleci davranmayın. Daima kendinize değer katabilecek yeni yetenekler edinip geliştirin.

İlginizi Çekebilir!

Başarılı bir Freelancer Olma Yolunda Cebe Atabileceğiniz 5 Harika Strateji

Freelancer için ekmek artık aslanın midesinde değil, aslanın kendisi ekmek. Aslan ise para kazanmak ve başarılı olmak adına uğraşmanız gereken onlarca şeyin tek bir vücutta birleşen simgesel hali. Freelancer sektörü hiç olmadığı ...

02. Büyümek için mantardan fazlasına ihtiyacınız var

Süper Mario’nun mantar krallığındaki macerasında büyümesinin tek yolu mantarları toplamasıydı. Mantarlar her bölümde sınırlı adette olur, biri kaçırıldığında işlerin hiç hoş yere gitmeyeceği bilinirdi. Zira, mantar krallığında mantarsızken yaptığınız atar bir işe yaramazdı. İlk darbede sol yanınızdan kurşun yer ve can hakkınızı kaybederdiniz.

İnternet dünyasında Süper Mario olmaya çalışmanız gerek yok. Gelirinizi tek bir kanalla sınırlamayın. Maddi durumunuzda mantar etkisi yapabilecek diğer mantarları keşfetmeye çalışın.

• İşinizi mantarlayın: Webmaster olarak başarılı olmak için olabildiğince gelirinizi çok kanallı hale getirmeye çalışın. İnternet dünyasında birçok mantarın garantisi yoktur. Biri sizi zehirlerse diğerinin sağlam olacağından emin olun.

03. Parayı bulmak

Süper Mario’nun dünyasında oyuncular bazı gizli hazineler bulurlardı. Bunlara ulaşmak için gizli bölümlere ulaşmanız veye kafanızı kullanarak (mecaz değil) duvarları kırmanız gerekirdi. Altınları ancak böyle toplayabilirdiniz.

Buradan almamız gereken ders; gerçek paranın asla apaçık ortada durmadığı gibi, bazen mecaz bazen gerçek anlamda kafamızı kullanmamız gerekeceğidir. Daima düşündüğünüzden daha iyi işler ve fırsatlar etrafınızda olabilir. Onları bulmak mı? Orası size kalmış…

• Altın madenini bulmak: Süper Mario’da olduğu gibi altın madenleri sıkı sıkıya gizlenmiştir. Bazen onun ilk bulanı bazen ise en derinine ineni olmanız gerekir. Akıllıca çalışmak, doğru hamleleri yapmak ve en önemlisi her şeyi hesaplayarak gitmekte fayda var. Kim bilir belki altın madeni gözünüzün önünde, sizin kendisini keşfetmenizi bekliyordur.

04. Engeller oyunun bir parçası

Bir an için Süper Mario’da karşınıza hiç engel çıkmadığını, ejderhayı o köprüden atmadığınızı ve kafasına atladığınız düşmanların “Viiüğk” diye tost olmadığını hayal edin. Oyunu oynamaktan yine de zevk alır mıydınız? Engeller oyunun doğasında var ve işi eğlenceli hale getiren de yine onlar.

Hayatın her şeyi herkese altın tepside sunmasının imkanı olmadığı gibi her şeyi engelsiz kılması da mümkün değil. Engelleri eğlencenin bir parçası olarak kabul edin. Önemli olan, onları geçerek bir sonraki bölüme ulaşmayı başarmak.

• Engelleri kabul etmeyin, çözüm üretin: İnternetten para kazanmak istiyorsanız engeller daima etrafınızda olacak. Engeller yüzünden yapmak istediklerinizden vazgeçmektense çözümleri üretmeye odaklansanız iyi edersiniz.

05. Değişimlere hazır olun

Mantar krallığında maceradan maceraya dalıyorduk (bu da mecaz değildi). Bazı bölümlerde alıştığımız ortam bir anda değişiveriyordu. Bir bakmışız dipsiz sularda yüzüyoruz, bir bakmışız göğün üstüne bulutların arasında koşuşturuyoruz. Ama her seferinde oyuna devam etmek için değişken ortamlara dalıp çıkıyorduk.

Tabii ki bazı bölümleri diğerine göre kendi oyun stilimize daha yakın buluyorduk. İnternet dünyasında ve iş hayatında bölümleri kendi kendimize seçme imkanımız yok. O zaman Süper Mario oynuyor gibi şartların değişkenlik göstermesi olayına kendimizi alıştırmayı öğrenmeliyiz.

• Ayakta kalmayı öğrenin: Her iş ve her proje bir öncekinden farklıdır. Hepsi aynı oranda kârlı olamaz. Bazısı için daha çok bazısı için daha az çalışmanız gerekir. Her müşterinin mizacı aynı değildir ama çalışmak için tüm bu değişimlere ayak uydurmayı öğrenmeniz gerekir.

06. Oyun siz bitti diyene kadar bitmez!

Süper Mario ve tüm oyunlarda mutlaka bir “Yeniden Başlat” butonu vardır. Prensesi kurtaramadığınızda ve şansınızı bir başka prensesi kurtarmak için denemeye karar verdiğinizde yeniden başlatırsınız. Olmadı Atari’nin fişini çekip takarsınız…

Webmaster olmak; internet dünyasında başarılı işlere imza atmak da buna benziyor. Hepimiz bu dünyanın oyuncularıyız. Her oyunda kazananlar olduğu gibi kaybedenler var ve prenses her zaman beklediğimiz kalede olmayabilir.

Siz ki, prensesi aradığı kalede bulamadığı için sabaha kadar tekrar tekrar Süper Mario oynamış insanlarsınız. Oyunun ekranda “Game Over” yazısı çıktığında değil, siz Atari kolunu elinden bıraktığınızda (veya ekmek almaya gitmeniz gerektiğinde) bittiğini bilirsiniz.